Hasan İmamoğlu yolsuzluktan tutuklu oğlu Ekrem’i aratmadı. Kardeşinin servetine çöktüğünü hatırlamayan Hasan İmamoğlu, şirketinin 117 taşınmazı şaibeli yöntemlerle aldığından hiç bahsetmezken, mallarına tedbir konulmasından şikayetçi oldu.
BUĞRA KARDAN İSTANBUL
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun babası da kendisi gibi! İstanbul’da örülen dev vurgun ve rüşvet ağının göbeğinde yer aldığı iddiasıyla kayyım atanan İmamoğlu İnşaat’ta yüzde 40 payı olan baba Hasan İmamoğlu, dün fonlu medyaya verdiği mülakatta “Ülkemize komünizm gelmemesi için mücadele ettiğime pişmanım. Çünkü komünizme gerek yok. Şu anda malınıza mülkünüze el konmasının önünde mani bulunmuyor” ifadelerini kullanarak kirli bir algı oyununu daha sahneledi.
Şirketinin 117 taşınmazı şaibeli yöntemlerle aldığına değinmeyen, mahkemenin kayyım kararını ise mülkiyet hakkının olmadığı komünizm kelimesine sarılarak hedef alan Hasan İmamoğlu tepki topladı. CHP tarihinden de bihaber olan Hasan İmamoğlu’nun hem acziyeti hem cehaleti tescillendi.
Akit’e konuşan merhum Erbakan Hoca’nın yol arkadaşlarından 20 ve 21. Dönem Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu da şunları söyledi:
CHP’NİN TARİHİNİ OKUMASINDA YARAR VAR
“Ekrem İmamoğlu’nun babasının açıklamaları çok yanlıştır. Bir kere kayyım uygulamasını komünizmle yan yana getirme imkânı yoktur. Belli ki Hasan İmamoğlu, komünizmi bilmemektedir. Komünizm yanlıları için temel olan alın teriyle kazanılmış mallara el koymaktır.
Kayyım uygulaması böyle değildir. Kayyım, alın teriyle kazanılmamış mallara ve hukuk dışına çıkan şirketlere atanır. Hasan İmamoğlu’nun tarih okumadığı da nettir. CHP’nin tarihini okusa 1940 ve 1942’de el konan şirketleri görürdü. Yakın dönemi hatırlasa Erbakan Hoca’nın başına gelenleri anlardı. CHP’nin tarihi kirlidir. Yok yere şirketlerine, mallarına el konanların tarihidir. Evleri ellerinden alınanların tarihidir. Fakirliğe fukaraya terk edilenlerin tarihidir. İdama mahkûm edilenlerin tarihidir. Bir şapkadan ötürü öldürülen o kadar çoktur ki. Hasan İmamoğlu, kendine gelmelidir. Gerekli okumaları, araştırmaları yapmadan açıklamalarda bulunmamalıdır. Algı oyunlarını da terk etmelidir. Böyle oyunlarla ne kendine ne de oğluna mazlum rolü biçebilir. Hasan İmamoğlu, nafile yorulmamalıdır. Akılları yönetmeye girişmek yerine hakikatleri anlatmalıdır. Kayyım uygulamasını komünizmle yereceğine şirketinin gelirlerini, taşınmazlarını hangi metotlarla elde ettiğini belirtmelidir. Kazancının helal olduğunu ispat etmelidir. Numaranın anlamı yoktur. Çünkü mağdur Hasan ve Ekrem İmamoğlu değildir, İstanbul’dur.”