Dizi sektöründe tekel oluşturduğu gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatılan menajer Ayşe Barım’a bu kez de gezi ihanetindeki rolünden dolayı yeni bir soruşturma açıldı.
Sebahattin Ayan İstanbul
Dizi sektöründe tekel oluşturduğu gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatılan menajer Ayşe Barım’a bu kez de gezi ihanetindeki rolünden dolayı yeni bir soruşturma açıldı. Türkiye’nin ilk sivil darbe girişimi olan Gezi Kalkışmasında menajerlik şirketine bağlı oyuncuları söz konusu eylemlere katılmaya yönlendirdiği ve kendisinin de katıldığı gerekçesiyle hakkında re’sen soruşturma açılan Gezici Menajer Ayşe Barım, “Türkiye Cumhuriyeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme” suçundan gözaltına alındı.
KOÇ VE BOYNER DE HESAP VERMELİ
“Mesele sadece Gezi Parkı değil arkadaş, sen hâlâ anlamadın mı” şeklinde provokatif paylaşımlarda bulunan Mehmet Ali Alabora ve Gezi Finansörü Osman Kavala’ya kadar ihanet şebekesini üyeleriyle temasta olan Barım hakkında açıklama yapan İstanbul Başsavcılığı, Gezi Parkı olaylarına ilişkin detaylara yer verilerek Barım’ın da söz konusu eylemlerde aktif rol oynadığı, Gezi Parkı davasının sanıklarıyla çeşitli görüşmeler yaparak fikir alışverişinde bulunduğu, şirketine bağlı sanatçıları eylemlere katılmaya yönlendirdiği ve kendisinin de eylemlere katıldığı ifadelerine yer verdi. Kamuoyu, ülkeyi milyarlarca zarara uğratan ve demokrasi tarihimizde kara bir leke olarak yer alan Gezi kalkışmasına finans desteği veren Boyner ve lojistik desteği veren Koç’un da yargılanmasını istiyor.
HALİT ERGENÇ İFADEYE ÇAĞRILDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Barım hakkında başlattığı soruşturma derinleşiyor. Bu kapsamda Barım’ın bazı oyuncuları Gezi Parkı olaylarına katılması için yönlendirdiğinin tespit edilmesi üzerine bu oyuncular da ifadeye çağrılmaya başlandı. Gezi Parkı olaylarına en önde katılan isimler arasındaki Halit Ergenç ve Dolunay Soysert, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca ifadeye çağrıldı. Diğer taraftan Ayşe Barım hakkında başlatılan soruşturma kapsamında oyuncu Rıza Kocaoğlu ve Mehmet Günsür de ifade için İstanbul Adalet Sarayı’na getirildi.
ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTÜ
Konuyla ilgili olarak gazetemize konuşan TİMAG Başkanı Avukat Ertuğrul Akar, şunları dile getirdi: “Hukuki açıdan olaya baktığımızda, bunun organize bir suç örgütü tarafından gerçekleştirildiği açıkça belli. Bu örgütün yurt dışından ve ülke içindeki bir sermayeden destek sağladığı da görülüyor. Bir ülkede en etkili şekilde kullanılabilecek araçlar, genellikle en görünür unsurlardır. Bu bağlamda özellikle ünlü oyuncular, bu tür durumlarda kullanışlı birer aparat olarak seçiliyor. Dikkat ederseniz benzer durumlarda hep bu kişiler devreye sokuluyor. En ufak bir yangında bile sosyal medyada ‘Yardım et Amerika’ gibi asılsız söylemlerle tezviratlar yapanlara şahit oluyoruz. Bu olayların altında şantaj kasetleri veya tehdit unsurlarının çıkması ihtimali de var. Daha önce benzer olaylarla ilgili soruşturma başlatılan bazı sanatçıların yurt dışına kaçtıklarını biliyoruz. Benzer bir durum yaşanabileceği için bu kişiler hakkında tutuklama tedbirinin uygulanması yerinde olacaktır. Bu durum, savcılık makamının derinlemesine yapacağı soruşturma sonucunda netlik kazanacaktır”
OLAYLARIN ÜZERİNE GİDİLMELİ
Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya ise, şu değerlendirmelerde bulundu: “Şahısların tek bu süreçte ne yaptıklarını bilmiyorum. Bu gezi olayları yaşandığında bunun bir kalkışma olduğunu, toplumsal bir hareket olayları değil de askeri bir darbeye zemin hazırlandıklarını söylemiştik. Ve bu yönde açıklamalar yaptık. Olayların yaşandığı günden bu yana çok zaman geçti. Bu soruşturmaların o gün yapılması lazımdı. O günlerde yapılmaması eksikliktir. Ancak, bu olayların üzerine gidilmesi ve yapanların yanına kâr kalmaması açısından bu süreci olumlu buluyoruz.” Yürütülen soruşturmalar hakkında sosyal medyada başlatılan haksızlık olduğu yönündeki çarpıtmalara cevap veren Kaya, “Bugün bunların alakasız olduğunu söyleyenler o günlerde gezi olaylarının isyan olduğunu, iktidarı devirmeye yönelik toplumsal hareket olduğunu gurur ve iftiharla söylüyorlardı. Bence sözlerinin arkasında durmaları gerekiyor” şeklinde konuştu.