TUSAŞ tarafından yürütülen ve Türkiye'nin en önemli teknoloji geliştirme projesi olan MMU geçtiğimiz günlerde motor çalıştırarak hangardan çıktı.

MMU, 2030'lu yıllardan itibaren kademeli devreden çıkartılması düşünülen F-16 uçaklarının yerini alacak. Türkiye, projede, yeni nesil bir uçakta olması gereken düşük görünürlük, dahili silah yuvası, yüksek manevra kabiliyeti, artırılmış durumsal farkındalık ve sensör füzyonu benzeri teknoloji alanlarındaki çalışmalar sonucu, 5. nesil bir muharip uçağı üretebilecek altyapı ve teknolojiye sahip ülkeler arasına girecek.

Emekli Albay Eray Güçlüer HaberTürk'te MMU'nun çok az bilinen savaş stratejilerinde oyun değiştirici özelliklerini anlattı. İşte Güçlüer'in o açıklamaları;

İnanılmaz bir test süreci var. Şu anda bile test yapıyorlar. Yani bu uçak hiç durmuyor sürekli test aşamasında. Çok ümit verici gelişmeler. Çünkü Normalde 18 Mart'ta hangardan çıkması beklenen uçak 25 Aralık gecesi çıktı sabaha karşı. 16.000 Türk mühendisi çalışıyor. Onlara da selam olsun mükemmel bir iş gerçekten.

Bu testler başarıyla geçer bu uçak seri üretime geçtiği andan itibaren dünyadaki ilk sıraya yerleşecek. Şimdi Neden bunu söylüyoruz. Bunun birkaç tane sebebi var

ir kere bu bir uçak değil aslında yani bu başka bir şey. Neden diyeceksiniz. En önemli özelliğini söyleyeyim. Bu çok da bilinen bir şey değil.

Bu uçağın pilotu Sadece bu uçağı yönetmeyecek. Bu uçakla birlikte Anka 3 gibi insansız savaş uçağı, taarruzi SİHA/İHA'lar, Atak helikopterleri gibi Türkiye'nin ürettiği diğer bütün hava araçlarını da kontrol edecek bunun pilotu.

Yani bu pilot havalandığı zaman sadece bu uçağı değil bir filoyu yönetecek. Bu mükemmel bir şey. Dolayısıyla şunu da söyleyeyim Türk pilotları artık dünyanın en iyi pilotu olarak yetişecek. İlk testi çıkaran da dikkat ederseniz tuğgeneraldi.

Türk pilotları sadece fiziksel performans ve teknik bilgi değil aynı zamanda Komuta Kontrol becerisi olarak da çok yüksek seviyede olmaları gerekiyor. TCG Anadolu'nun komutanı gibi yani düşünün aynı zamanda çok değişik hava araçları birlikte uçacak.

F-35 kıyasladığımızda çok önemli bir özelliği daha var. Dünyanın en dar açısıyla manevra yapabilecek uçağı. Bu ne demek; bu uçakla hiç kimse it dalaşı yapamaz. İt dalaşı normalde havada birbirini takip etme olarak arkasına geçip radar kilitlemesi atıp ondan sonra gitme. Bu uçağın bu performansı, yani en dar açıyla dönebilmek, F-35'in bu kabiliyeti yok. Dolayısıyla burada bu kadar dar bir açıyla dönebilme kabiliyeti nedeniyle hiç kimse bununla it dalaşına giremez.