He he türk sinaması hep öyleydi bizde kiliseye giderdik. Allahım ya Rabbim sen bilirsin sen büyüksün.

Yeşilçamda İslamla cami ile ilgili olumlu sahnelerde vardı, mesela kemalist laik seküler kesim istemeden peydahlıkları çoçukları, meyhane önlerine bırakmak yerine , cami avlusuna bırakırlardı.

Türk sineması ve kültürü adına yapılan çok güzel bir çalışma. Biz bu sansürü iliklerimize kadar hissediyor ve biliyorduk ama belgeye dayalı değildi. Aslında neredeyse tamamı dini kötülemeye ve dine dayalı kültürü bitirmeyi hedefleyen bu sansür sadece sinemada değil, tiyatro ve diğer sanat dalları ile eğitim ve kültür materyallerinde de uygulanmıştır. Bir genç 15 yıl boyunca aldığı eğitimde bir defa bile din ile ilgili olumlu mesaj almazken sürekli dini nesneler ve sözlerin kötülendiği bir süreçte eğer din düşmanı olmadı ise dine sıcak bakmayan, adı müslüman ama müslümanlığa nefret duyan birisi olmuştur. Bu gün gördüğümüz din karşıtlarının altyapısı bu. Allah bu dinin koruyucusu benim diyor. C. Allah korumasıydı bu gün Türkiye’de islamiyet, müslümanlık gibi bir şey olmayacaktı. Allah bu düşüncede olanlara fırsat vermesin, Müslümanım diyen insanlara da şuur ihsan etsin.