• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Recep Öncel
Recep Öncel
TÜM YAZILARI

İyilik ve cömertlik

16 Mart 2025
A


Recep Öncel İletişim: [email protected]

İyilik ve cömertlik

Recep Öncel

Ramazan ayındayız.

Ramazan oruç demektir.

Ramazan sahur ve iftar demektir.

Ramazan teravih ve teheccüt demektir.

Ramazan Kur’an ve mukabele demektir.

Ramazan zekât ve sadaka demektir.

Ramazan iyilik ve cömertlik demektir. 

 

İslam’da bu güzellikler öyle benimsenmiş ki, 

Referans; Sevgili Peygamberimiz olmuş.

Çünkü, O Üsveyi Hasene’dir.

Çünkü, O en güzel örnektir.

 

Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de; 

‘Siz, insanlara iyiliği emrederken kendinizi unutuyor musunuz? Oysa siz kitabı okuyorsunuz. Yine de akıllanmayacak mısınız’? (El Bakara 44)

‘Ey İman edenler! Ne bir alışveriş ne bir dostluk ne de (Allah’ın izni olmadıkça) bir şefaat bulunmayan kıyamet günü gelip çatmadan önce, rızıklandırdığımız nimetlerden Allah yolunda cömertçe sarf edin. Küfranı nimet (nankörlük) içinde olanlar zalimlerin ta kendileridir’. (El Bakara 254) buyurmuştur.

Peygamber Efendimiz; 

‘İyilik gönlünü huzura kavuşturan ve içine sinen şeydir.’

‘Allah Teala cevattır. Yani cömert ve ihsan sahibidir. Bu sebeple cömertliği sever. Yine O, güzel ahlakı sever, kötü ahlaktan hoşlanmaz’. (suyuti 1,60) buyurur.

Sevgili Peygamberimiz insanların en iyilik severi ve en cömerdiydi. Bir seferinde ailesi koyun kesmişti. İnfakta bulunuldu ve Peygamberimiz; geriye ne kaldı, diye sordu. Hazreti Aişe validemiz; bir tek kürek kemiği kaldı; diye cevap verdi. Bunun üzerine Efendimiz; desene kürek kemiği hariç hepsi bizim oldu; buyurdular.

Hz. Mevlâna; Cömertlik cennet servi ağacının dalıdır. Bu dalı elinden bırakana eyvahlar olsun; demiştir.    

İyilik hiçbir zaman boşa gitmeyen yatırımdır.

Dinimizde, iyilik ve cömertlik çok önemlidir.

Müslümanlar tarih boyunca iyi ahlaklı olmuşlardır.

Ve bu iş kurumlaşmış insanın yetişemediği alanlarda vakıflar yetişmiştir.

Vakıf kurumunun meşruiyeti sadakayı cariye anlayışıdır.

“İnsan öldükten sonra amel defteri kapanır. 

Ancak; hayırlı evlat, faydalı ilim, iyi bir hizmet (çeşme, yol, cami, aşevi vb.) bırakan kişinin defteri kapanmaz.” 

İşte vakıf hizmetleri, bu şekilde mütalaa edilir.

Vakıf kurumu, Osmanlı döneminde zirve yapmıştır.

Birkaç örnek;

Ayasofya, Fatih’in vakfıdır.

Galata Köprüsü, Bezmiâlem Valide Sultan vakfıdır.

Vakıf Gureba Hastanesi ve daha birçok kurum Osmanlıdan kalma vakıf mirasıdır. 

 

Vakıflar insanlığa hizmet konusunda o kadar müesseseleşmiş ki,  

Fakir fukaraya kol kanat germiş,

Yetime kimsesize sahip çıkmış,

Eğitim, barınma, sağlık, sosyal dayanışma hizmetleri hep vakıflar aracılığıyla yapılmıştır.

Topluma faydalı ekonomik faaliyetler icra edilmiş,

Zarafet ve nezaket çok ileri seviyelere erişmiştir.

Bunlardan bazıları şöyledir;

Gariplere yardım vakıfları,

Yoksullara harçlık verme vakıfları,

Yol güvenlik sağlama vakıfları,

Kadın sığınma vakıfları,

Sıcak pide dağıtma vakıfları,

Hastalara bakma vakıfları,

Sokak hayvanlarına bakma vakıfları,

Su kuyusu açtıran vakıflar, 

Leylekleri koruma vakfı,

İflas eden tüccara yardım vakfı,

Tabakları kıran hizmetçilere yardım vakfı,

İlim ve kitap vakıfları,

Şehit ailelere yardım vakfı,

Savaşta gazilere at veren vakıflar,

Şehir estetiği sağlama vakıfları, kurulmuştur.

 

Bizde, Batının yaptığı gibi algı ve gösteriş yoktur.

‘Allah için yapalım, O biliyor’ kültürü vardır. 

 

Vakıflar Osmanlıda, bir sosyal yardımlaşma ve güvenlik kurumu olarak devlet katında yerini almıştır.

Evkaf Vekaleti (Vakıflar Bakanlığı) adıyla teşkilatlanmıştır.

 

Cumhuriyetin kuruluşundan sonra İngilizlerin dayatmasıyla; 

Evkaf Vekaleti ve dolayısıyla Vakıf Kurumu ortadan kaldırıldı.

Memleketimizde, binlerce cami ve vakıf eseri satıldı.  

İslami değerlere düşmanlık o safhaya geldi ki, mabetlerimiz tarumar oldu. 

Böylece Müslümanlardan intikam alındı.

İnkâr etmeye çalışıyorlar, ama bu durum TBMM kayıtlarına geçmiştir.

Nihayetinde, Ümmete ait tapulu mülkler yok edildi.

Bilmeliyiz ki, Kudüs bile vakıf malıdır.

Vakıf kurumu lağv edilmeseydi, İsrail bu kadar cüretkâr olamazdı.

 Ayrıca, ihtilal dönemlerinde vakıflara çok sıkıntılar verildi. 

 

Bugün; 

AFAD,

Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı,

Birlik Vakfı,

Ensar Vakfı,

Diyanet Vakfı, 

İlim Yayma Vakfı,

İHH,

Kızılay,

MTTB,

TİKA,

Yeşilay,

Gibi kurumlarımız, deprem ve sel felaketlerinde çalıştılar.

Ramazan’da, zekâtları hayırları yerlerine ulaştırdılar.

Kurban’da, kurban hizmetleri yapmak için uğraştılar.

Şimdi sadece Türkiye değil, Gazze’de ve Dünyanın çok farklı coğrafyalarında gayret ediyorlar. 

Türkiye son yaşadığımız deprem felaketinde başarılı işler yaptı.

Ayrıca, Dünyada çapında mazlumlara en çok yardım eden ülke Türkiye oldu. 

Vakıflarımız, hizmet yarışında devam ediyorlar.

Bu yıl iyilik teması işleniyor.

Diyanet Vakfı, ‘Uluslararası İyilik Ödüllerini’ dağıttı.

Gayretlerini tebrik ediyorum. 

Malum Osmanlının Dünya coğrafyasından çekilmesiyle, her yerde kan zulüm gözyaşı hâkim oldu.

Ama, son yıllarda güzel şeyler yapıldı.

Ve küfrün sonu geldi artık.

Zekât potansiyeli Dünya da 10 trilyon dolar.

Türkiye de 59 milyar dolardır.

Eğer, zekat layıkıyla verilse birçok yaralar sarabilir. 

Günümüzde cezaevlerinde yatacak yer kalmamış.

Gerçekten durum vahim.

Çözüm ise; iyilik, iyilik, iyiliktir.  

Sonuçta; bir tebessüm bile iyiliktir.

 

Dünya, İslam’ı bekliyor.

Bir çağrıdır, Ramazan.

İslam, bir cömertlik medeniyetidir.

İslam’da, iyilik hayatın anlamıdır. 

 

Bugün, 

Bütün insanlık iyiliğe muhtaçtır.

 

Bizler, birey olarak çalışacağız.

Vakıflarımız, kurum olarak çalışacak.

Cömertlik daha da artacak. 

Ramazan bereketiyle iyilikler çoğalacak.

 

Çünkü çok ihtiyacımız var.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Okuyucu

İyilik iyilik iyilik

Vatandaş

Kanunlar tirt tirt olduğu için güven azalıyor güvenin azaldığı yerde iyilik cömertlik kalkiyor nokta
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23