• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Muhammet Kutlu
Muhammet Kutlu
TÜM YAZILARI

Terörsüz Türkiye karşıtları ve Türkiye düşmanlarının haset ittifakı…

22 Aralık 2025
A


Muhammet Kutlu İletişim:

Terörsüz Türkiye karşıtları ve Türkiye düşmanlarının haset ittifakı…

MUHAMMET KUTLU 

21. asırda Türkiye’nin başına gelen en büyük lider olarak tarihe geçen Başkan Recep Tayyip Erdoğan, ülkemizin ekonomisini güçlendirdikçe savunma sanayimiz de güçleniyor. 

Bilindiği gibi ülkemiz, Erdoğan liderliğinde Çelik Kubbe gibi hava savunma sistemlerinden Tayfun balistik füzelere, 6. nesil savaş uçağı Kaan’dan Atak savaş helikopterlerine, genel maksat helikopterlerine, yerli ve milli tankımız Altay’dan kendi tasarımı olan yerli ve milli savaş gemilerine, çeşitli modellerde SİHA’lara, insansız savaş jeti Kızılelma’dan TCG Anadolu SİHA ve helikopter gemisine kadar, pek çoğunu burada sayamayacağımız yüzlerce stratejik savaş sistemlerini geliştirip üretiyor. 

Türkiye’nin ilk uçak gemisi de birkaç yıla kadar yerli ve milli imkânlarla üretilip denize indirilecek. 


Önceki gün İstanbul Tersanesi Komutanlığı'nda gerçekleştirilen “Deniz Platformlarının Hizmete Giriş, Bayrak Çekme ve İlk Sac Kesim Töreni”nde konuşan Başkan Erdoğan’ın, “TCG Anadolu'nun ağabeyi olacak 300 metre uzunluğundaki uçak gemimizin inşa süreçlerini başlattık” sözü, İsrail ve Yunanistan gibi kendileri küçük, hırsları büyük düşmanları titretmeye yetti. 

Türkiye'nin deniz gücünü hızla büyüttüğüne dikkat çeken İsrail basını, bunun İsrail'i endişelendirdiğini yazdı. “Aynı anda 39 gemi: Erdoğan'ın devasa donanması hız kazanıyor” başlığıyla yayınlanan haberde, Türkiye'nin deniz kuvvetlerine yönelik güç inşa programının üretim hacmi, platform çeşitliliği ve sanayi sürekliliği ekseninde ilerlediği vurgulandı. 



AK Parti öncesi vesayet dönemlerinde çevredeki irili ufaklı düşmanların rahatı yerindeydi. CHP zihniyetinin hakim olduğu komuta kademesinin tek yaptığı, NATO doktrinleri ve laikliğe yönelik tehditleri bertaraf etmekten ibaretti. 

Ordu envanterinde gelişmiş hava savunma sistemleri, balistik füzeler, etkili savaş sistemleri ve güçlü bir donanma yoktu. Zaten o dönemlerde kimsenin böyle bir kaygısı da yoktu. 

Ama Recep Tayyip Erdoğan ülkenin başına geçince işler değişti. Türkiye başını kaldırıp çevresinde olan bitenlerle ilgilenmeye, Osmanlı bakiyesi kardeş ülkelerin dertleriyle dertlenmeye başladı. 

Türkiye, şu anda bile dünyada savunma sanayi ihracatçısı ülkeler arasında 11. sırada. Ayrıca kendi savaş gemilerini geliştirip üreten 10 ülkeden biri. Buna uçak gemisi dahil. 


İşte bunlar çevredeki irili ufaklı emperyalist uydusu yapay ülkeleri fena halde endişelendiriyor. 


Bunlardan Yunanistan ve İsrail, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile birlikte, Doğu Akdeniz’de Türkiye’ye karşı ortak bir “Hızlı Müdahale Gücü” oluşturulması yönünde askeri ittifak peşinde. 

Yunanistan’daki üst düzey askeri yetkililer ve analistler, “Hızlı Müdahale Gücü’nün”,Tel Aviv’e ihtiyaç duyduğu stratejik derinliği kazandırırken, Atina’ya ise Türkiye kaynaklı tehditlere karşı ek bir güvenlik kalkanı sağlayacağını belirtiyorlar.  

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, 20 Aralık 2025 günü basın yayın kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle gerçekleştirdiği Yıllık Değerlendirme Toplantısı’nda, Yunanistan, İsrail ve GKRY arasındaki askeri iş birliğine değinerek, “Yunanistan, İsrail ve GKRY’nin bir araya gelmesi ve anlaşmalar imzalaması bizim için bir tehdit oluşturamaz. Biz de birçok ülke ile anlaşmalar imzalıyoruz. Ama bu anlaşmaları belli bir ülkeye karşı yapmıyoruz. Gayri Askeri statüdeki adalara da İsrail’den alacakları hava savunma sistemlerini yerleştireceklerine dair haberler gündeme geliyor. Buralar adı üzerinde Gayri Askeri Statüdeki Adalar, yani hukuken silahlandırılmaması gereken adalar. Biz bu konuda gerekli çalışmaları yapıyoruz. Öyle çok fazla heveslenmesinler” uyarısında bulundu. 


Yunanistan’daki personel krizine atıfta bulunan Güler: “Yunanistan Savunma Bakanı Dendias 2030 diye bir projeksiyon açıkladı. ‘Artık kadınları da askere alalım’ diyorlar. Yunan Kara ve Deniz Kuvvetlerine müracaat eden neredeyse kimse yok. Yani personel temini onlar için büyük bir sorun. Daha birkaç gün önce Yunanistan’ın Havacı Astsubayları yönetimi protesto etmek için rapor alarak işe gitmediler. Öncelikle bu problemlere yoğunlaşmaları gerekir” diyerek, kendi boylarına poslarına bakmadan Türkiye’ye karşı düşmanlık beslemelerindeki ironiyi ortaya koydu. 

MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli’nin öncüsü olduğu ve Başkan Erdoğan’ın tam desteğiyle hayata geçirilen “Terörsüz Türkiye” sürecini bir de bu pencereden değerlendirmek lazım. 



Terörsüz Türkiye süreci, Türkiye’nin çevresinde, emperyalizmin ileri karakolu görevi gören irili ufaklı devletçiklerle Suriye’deki SDG/PYD gibi terör artığı örgütlerin haset ittifaklarına karşı iç cephemizi güçlendirmek üzere başlatıldı. 

Terörsüz Türkiye sürecine ve iç cephemizin güçlendirilmesine şiddetle karşı çıkan çeşitli siyasi parti ve bazı sivil toplum kuruluşlarının iplerinin kimlerin elinde olduğu ise bu açıdan bakıldığında daha iyi görülüyor.  

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23