• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hüseyin Öztürk
Hüseyin Öztürk
TÜM YAZILARI

Siyaset kasa masa mevki aracı değildir

22 Mayıs 2025
A


Hüseyin Öztürk İletişim: [email protected]

Siyaset kasa masa mevki aracı değildir

HÜSEYİN ÖZTÜRK

Siyasete; “kasa, masa, mevki ve vekillik” olarak bakmak, bir araz halidir. Siyasi tarihimiz böyle araz vakıalarıyla doludur.

Millet olarak siyasetçiden beklentilerimizin başlıca özelliği, ne masa ne makam ne mevki ne de vekilliktir. Milletimizin siyasetçiden beklentisi şudur:

“Vatanımızı sadece yaşadığı toprak paçası olarak görmeyen, hayatını idame ettiği coğrafyaya ruh verip canlandıran, sahiplenen, savunan, bunun için milli birlik ve beraberliğimiz için mücadele edilmesidir”.

Bir insanlık medeniyeti kurulan topraklarımızın bekası için fedakârlık üstlenenler, millet ve devlet adına sorumluluk hissedenler, siyasette güç birliği oluşturdukları müddetçe, içeriden ve dışarıdan gelebilecek taarruzlar, milletimizin de desteğiyle püskürtülecektir.

Yüzyıldır ilk defa yakaladığımız milli birliğimize karşı içten ve dıştan sürekli açık yahut gizli oyunlar oynandığı aşikârdır.

Bu gerçeği görmemek için bedeni üzerinde kafa taşıyanlar, bir kafatası değil, sele yahut küfe taşıyorlar demektir. Küfeye veya seleye hamallık ediyorlar demektir.

Milletimiz böylelerinden geçmişte çok çekti. Çok acı tecrübelerle; ne vatanına ne devletine ne kültürüne ne de tarihine canı gönülden sahip çıkamadı.

Son yirmi üç yıldır, tam kendine gelmişken, ülkenin gidişi rayına oturmuşken, Batıya muhtaçlığı gittikçe azalmışken, İslam dünyası ve diğer mazlum coğrafyalarda lider ülke görülmeye başlamışken, iç-dış zındıklar, mesailerini ikiye, dörde katlamaya başladılar.

Milli devlet adına, milli birlik adına, medeniyetimizden miras aldığımız değer yargılarımız çerçevesinde, mazimize sadakatle bağlanarak kendimiz olarak yaşamaktan başka çıkar yolumuz yoktur.

Aksi halde bireysel ve toplumsal ahlakın çöktüğü memleketlerde olduğu gibi hiç kimse yarınına güvenle bakamaz.

Dış ve iç mihraklar, şemsiyeleri altına aldıkları bazı siyasiler ve partilerle işte bu güveni sarsmaya çalışmaktadırlar.

Emperyalizmin elini üzerimizden çekmediği ve araç olarak siyaseti kullandığı günümüzde, farklı yollarla meşru hükümetimize ve Cumhurbaşkanımıza karşı yürüttükleri algı operasyonlarıyla bir yere varılmayacağı meydandadır.

Böyle olmakla birlikte bu algılara karşı devletimiz daha güçlü durarak, her algıya anında tüm medya araçlarıyla cevap vermekle yükümlüdür.

Ülke olarak geldiğimiz noktada söz söyleme ve etki etme gücümüz, bütün dünyada takdir edilmekte ve görülmektedir. Bu gücün içeride de hissedilmesi ve anlatılması elzemdir.

İslam âlemi başta olmak üzere mazlum coğrafyaların halklarını dünya genelinde savunarak, emperyalist ahtapot kollarını kırabilecek, insanlığa iadeyi itibar verecek güç artık Türkiye’dir.

Bu hakikatin anlaşılması için devlet erkânımızla birlikte, muhalefetin de vicdan ve ahlak ikilisi arasında hareket ederek, üzerinde yaşadığımız coğrafyanın İstiklali ve istikbali adına birlik oluşturmak vazifesidir.

Ezcümle:

Milli birliğimize kasteden kim olursa olsun, hangi zihniyetten ve partiden veya başka bir klikten olursa olsun, bilinmeli ki, bindikleri dalı kesmektedirler.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Şizofren

Siyaset zeka işi....şimdikiler politikacı yani ne ararsan var yalan dolan palavra dün dediğini bugün kabullenme her türlü ayakkabı numarası...vs vs vs vs

Ömer

Milletvekili kaç lira maaş alır Emekli kaç?
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23