Akif’i Akif’in Şuuruyla İdrak Etmek
En zor olan da budur! Mehmet Akif’i onun şuuruyla anlayabilmek, okuyabilmek, dinleyebilmek, bilgilenebilmek, anlatabilmek, yazabilmek.
İstiklal, İstikbal ve İslam şairi eğer bugün yaşasaydı, kendisini sömürenleri bulur ve onlardan şeytandan kaçar gibi kaçardı.
Mehmet Akif’teki şuuru idrak edebilmek için, Akif’i; İstiklal, İstikbal ve İslam şairi olduğu bilinciyle anlamak ve anlatmak gerekir.
Mehmet Akif davasının çilekeşiydi. Çilesi; “Dini, Vatanı, Bayrağı, Milletiydi”!
Bu derdine derman olarak şiir yazdı, nesir yazdı, vaaz etti, İstiklal Harbi’nde nerede lazımsa oraya koştu ve İstiklalimizin mührüne İstiklal Marşı’nı vurarak vazifesini yaptı.
Mehmet Akif’teki şuuru anlamak için öncelikle onun ahlakıyla ahlaklanmak gerekir. Ancak böyleleri Akif’i anlatmalı ve konuşmalıdır.
¥
Son yıllarda Akif’ten hiç ders almamış, Akif’teki şuurdan zerre nasiplenmemiş öyle Akif’çiler türedi ki, geçimlerini Akif’in sırtından yapmaktalar.
İşin garibi bir kısım kurum-kuruluşlar da bunlara prim vermektedir. İslam ve İstiklal Şairimizin üzerinden para kazanmak isteyenlere fırsat verenler, Akif’e zulmetmektedirler.
Akif’i anlatmak isteyenler, masraflarını kendileri üstlensinler, ancak o zaman Akif’i, Akif’in şuuruyla anlatmış olurlar, böylece samimiyetleri ortaya çıkmış olur. Geçelim.
¥
Yerkürenin en kutlu coğrafyasına sahibiz. Topraklarımız devlet kurulmak üzere Kelime-i Tevhid ile nasiplendirilmiştir.
Bu sebeple vatanımızın neredeyse her metrekaresine bir şehit düşmektedir. Topraklarımızda ne kadar çok şehidin yattığını Mehmet Akif kadar kuvvetli ifade edebilen başka bir şairi de rastlamak mümkün değildir.
Akif, milli mücadelenin büyük cihat olduğuna halkımızı öyle ikna etmiştir ki, başka birisine nasip olmamıştır.
Öyle mahirane, öyle candan bir üslup kullanmıştır ki, Anadolu’nun birçok vilayet ve kazalarda, nahiyelerde, camilerde, medreselerde, meydanlarda genç, ihtiyar, kadın erkek, bütün insanlara öyle samimi hitap etmiştir ki, onu duyan evine girmeye utanmıştır.
Çünkü çok samimi konuşmuş, ağzından çıkan her kelime, dinleyenleri kalbinden vurmuş ve gelecek vadetmiş, güven vadetmiştir.
Akif’i bir kere bile dinleyenlerin üzerindeki bıraktığı tesir, “Vatan, Din ve Bayrağın” savunulması adına cihada çıkmasını sağlamıştır.
Eli silah tutan erkeklerden, kucağında bebeğiyle birlikte mermi taşıyan analar, Akif’teki şuuru gördükleri için yollara dökülmüş ve cepheye koşmuşlardır.
¥
Ezcümle:
İstiklal ve İslam Şairi Akif, ömrü boyunca dimdik yaşamış, hiç eğilmemiştir. Öyle zaman olmuştur ki açlığa bile rıza göstermiş, kimseye eyvallah etmemiştir.
Mehmet Akif olmak kolay değildir ama hiç olmazsa nasıl bir şuura, inanca, ideale sahip olduğu idrak edilebilirse, belki bir parça Akif’e karşı vazife yapılmış olunur.
Mehmet Akif; kalbiyle, vicdanıyla, şuuruyla ve feragatiyle büyüktür. Kuyruklu yıldızlar gibi asırda bir doğan fakat tek başına bütün bir ufku dolduran bir kahramandır.
Ruhu şerifi için el-Fatiha.