Ak Parti’de Yeni Bir Yürüyüş Kolu
Ak Parti’de Yeni Bir Yürüyüş Kolu
HÜSEYİN ÖZTÜRK
Başta Cumhurbaşkanımız Erdoğan olmak üzere, iki dünyalarını irfan ve hikmet pınarlarından besleyenlerin nezdinde siyaset, insanı ihya merkezlidir.
İnsanın imarını ve ihyasını öncelemeyen siyaset; topluma fesat, fitne, kargaşa ve kaostan başka bir şey veremez.
Cumhur ittifakının siyaseti insanı imar ve ihya üzeredir. Bu ittifaka muhalefet eden siyasi hücrelere bakıldığında, böyle bir dertleri olmadığı, aksine daha çok ayrışmalara, bölünmelere ve Batı’ya teslim olmayı sahiplendikleri meydandadır.
Muhalefete güç veren partilerle onlara destek veren medyanın her türlüsü de aynı zihniyetin ürünü oldukları için çıkarlarının gereğini yapmaktadırlar.
Bu sebeple Ak Parti teşkilatları, Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın siyasetini kendilerine düstur ve hedef olarak belirlemek mecburiyetindedirler.
Neden? Böyle değil mi? Sorusu elbet akla gelecektir. Şöyle diyelim:
İstanbul ile birlikte yıllardır kazanılan şehirlerde, son iki seçimde üst üste seçim kaybediliyorsa, bu muhalefetin güçlü olduğundan değildir.
Kayıplara sebep olan teşkilatlarda; “Bize bir şey olmaz Reis halleder” zaafı ile genel merkeze yanlış aday baskısıdır.
•
Ak Parti İstanbul il teşkilatının kongresini medyadan izledim. İl Başkanı Abdullah Özdemir, tam da Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın özlediği siyasetin namzedidir.
İsim hafızamdaki eski yeni ne kadar tanıdığım dürüst ve ahlaklı kimse varsa, hepsinin övgüyle ve güvenle takdir ettiği bir isimdir Abdullah Özdemir.
Ülkemizin bekası için Tayyip Erdoğan’ın siyaset anlayışı; feragat, feraset ve fisebilillah cihat meydanı mesabesindedir.
Cumhurbaşkanımızın siyaseti tarifinde; gaflete, basiretsizliğe, ihtiraslara, sloganlara, övgülere yer yoktur. Böylelerini bilir ve vakti saati geldiğinde yol verir.
MSP gençlik kollarından bu yana tabandan tavana siyasetin içindeyim. Şunu gördüm:
Siyasetin bir ayağını nefis, diğer ayağını hikmet ve irfan temsil eder. Bu iki ayak birbiriyle daima çatışma halindedir. Nefis ayağına yenik düşenler kaybetmişlerdir.
Siyasetin nefis ayağında; bencillik, kibir, ukalalık, kişinin bir adım önünden yürür ve yönetir. İrfan ve hikmet ayağı ise iki dünyayı ihya eder.
•
Ak Parti İstanbul il teşkilatındaki değişimden aklıselim sahibi insanlar çok umutlu. Abdullah Özdemir ve ekibi, bu umudu yaşatmak ve güçlendirmek zorundadırlar.
Ak Parti teşkilatları içeriye çalışmakla yükümlüdür. Ne demek bu? Şu demek:
A’dan Z’ye tüm teşkilat mensupları her hal ve hareketleriyle, Cumhurbaşkanımızı temsil etme irade ve erdemiyle donanmalıdırlar. Bu donanımla sahaya çıkmalılar.
Cumhurbaşkanımız zalimlerin karşısında kükrer ama mazluma gelince gözyaşı döker. Sadece bu özelliğini iç âlemimize bir kaftan gibi giyip, dışımıza yansıtabilirsek kâfidir.
•
Ezcümle:
Son iki seçimde, Nuh’un (a.s.)in gemisine binen inanmışlar ihmal edip, binmeyi reddedenlere yaranacağız diye nice kayıplar verilmiştir.
2028’e bu zihniyetle gidemeyiz. İnkârda direnenleri hiçbir güç ikna edemez. İşimize bakalım.