Ya efendi gibi o şerefli forma giyilecek ya da defolup gidilecek...
Ya efendi gibi o şerefli forma giyilecek ya da defolup gidilecek...
EMRAH SAVCI
Beşiktaş’ta gün geçmiyor ki bir kriz patlamasın... Giden futbolcuların ülkelerinde yaptıkları açıklamalardan tutun da kiralık olan giden futbolcuların kadroya dahi girememesine kadar kaotik bir ortam aldı başını gidiyor her seferinde...
Şimdi ise yepyeni bir problemi var Beşiktaş’ın o da takımın en değerli ve en çok kazanan oyuncularından olan Portekizli Rafa Silva.
Öncelikle Başakşehir maçı sonrasında Serdal Adalı ile yemek yiyen ve ben futbolu bırakmak istiyorum dedikten sonra ise kazan kaldıran ve haftalar öncesinden de dile getirdiğimiz gibi birçok maçın kadrosuna sakatlık bahanesiyle alınmayan Rafa’nın Sergen Yalçın ile arasındaki ego savaşları günümüze kadar geldi ve sonunda çatır çatır çatladı.
Sergen Yalçın ve Serdal Adalı’nın ısrarla o da burda olsa ve konuşsa dediği ve “anlamıyor musunuz adam konuşmuyor” sözleriyle basın mensuplarına her defasında hatırlattıkları Rafa Silva’nın yaptığı ise ne olursa olsun bir futbolcunun sözleşmeli olarak çalıştığı, alın teri döktüğü kulübüne aidiyet duygusuyla hareket etmesidir.
Ama 32 yaşındaki Rafa’nın bu tavrı öncelikle kabul edilebilir bir durum değil. Tıpkı daha geçtiğimiz aylarda Barış Alper Yılmaz’ın Galatasaray’da idmanlara çıkmaması gibi. Bu tip olayların ardı arkası bu aralar kesilmiyor, umarım TFF’de de bu konuda birtakım kararlar bütünü alarak bu tip fevri hareketlerin önünü kesecek birtakım radikal hamleler de kulüpler ile birlikte alırlar.
Böylesi bir düzenin ne ülke futboluna ne de takımlar düzeyinde Süper Ligimize bir seviye atlatması da söz konusu değil haliyle. Rafa’nın öncelikle şunu çok iyi anlaması lazım, Beşiktaş armasından hiçbir futbolcu büyük değildir. Bu şerefli formayı bugüne kadar sayısız yabancı futbolcu terletti, birçoğu kuyruğuna teneke bağlanarak gönderildi, bir çoğu da kulübün efsaneleri arasına altın harflerle adını yazdırdı. Öncelikle kendi iç dünyasında ne yaşıyorsa yaşasın bu tür terbiyesizlik adına bir an önce özür dilemesi şarttır. Kaldı ki 1.5 yılı bu denli vurdumduymazlık ve kendini beğenmişlik ve daha da önemlisi menajer şirketlerinin ayak oyunlarıyla geçiştirmesi mümkün olmayacaktır. Ya efendi gibi o siyah-beyazlı formayı giyecek ya da defolup gidecektir. Bu kadar basittir bu olay. Yani bazı futbolculara bu denli değer verip göklere çıkarmanın da diğer sahada alınteri döken futbolculara da büyük saygısızlık olduğu kanaatindeyim. Uzun lafın kısası şu; ya Beşiktaş kulübünden özür dileyeceksin ve taraftarın gönlünde Rafa Silva olarak kazınacaksın ya da tarihin çöplüğüne gideceksin. Nokta!