• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Osman Aydın
Ali Osman Aydın
TÜM YAZILARI

Güvenlik bir hak mı yoksa lüks mü?

17 Eylül 2025
A


Ali Osman Aydın İletişim: [email protected]

Güvenlik bir hak mı yoksa lüks mü?

ALİ OSMAN AYDIN

Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile silah ruhsat harçlarına zam yapılmış. Miktarı da çok şaşırtıcı: % 100… Bu aynı yıl içindeki ikinci zam.

5 yıllık 25 bin olan bulundurma ruhsatı harç bedeli 50 bin TL olmuş. 5 yıllık 79 bin TL olan taşıma ruhsatı harcı 150 bin olmuş. Ayrıca her yıl 31 bin lira da ekstra bir ödeme olacakmış.

Üstelik yeni yılda muhtemelen bir zam daha yapılacak!

2023 yılı ocak ayında 5 yıllık taşıma ruhsatı harcı 34 bin, bulundurma ruhsat harcı 11 bin lira idi. (2023 Ocak’ta asgari ücret net 8 Bin 500 TL idi.)

2024 yılında bu miktar taşıma ruhsatında 54 bin küsur, bulundurma ruhsatında 17 bin liraya çıktı.


2024 Ocaktan bu yana ruhsat harçlarına %190 oranında zam yapılmış oldu.

Ne emekli maaşlarına ne asgari ücrete ne de memur maaşlarına bu kadar zam yapıldı.

Yani Türkiye’deki ortalama insanın kazancında böyle bir artış olmadı. Bunun yanında yine ortalama insanın hayatında güvenlik riski son birkaç yılda azalmak yerine arttı.

Güvenlik riski son sürat artarken, buna karşı bireysel önlem alınmasını zorlaştırmanın mantığı nedir?


İnsanları sokakta da, evlerinde de yeteri kadar koruyamadığınız, onlarca suç kaydı olanları serbestçe dolaştırdığınız hâlde, insanların “kendilerini koruma haklarını” kullanmalarını neden zorlaştırıyorsunuz?

Yasal silahlanma bir sorunsa bunu tümden yasaklayın. Parası olana kapıları açıp, parası olmayana kapıları kapamayın.

*

Bireysel güvenliği, yıl içinde yapılan ekstra artışlarla bir ”kazanç kapısına” dönüştürmek sıradan bir zam hadisesi değil bana göre.

Silaha erişimin bu kadar zorlaştırılmasıyla Türkiye’de suçluların, bürokrasinin ve zengin sınıfların hayatlarında hiçbir değişiklik olmuyor.

Suçlular zaten silahlı. Bürokrasi zaten korumalarla dolaşıyor ve silaha erişimi gayet kolay. Zengin sınıflar için ise böyle artışların hiç mi hiç önemi yok.


Peki ya dar gelirli sınıflar?

*

Bu şekilde devlet eliyle bir “kast sistemi” meydana getirilmiş oluyor. Bu kast sisteminde toplumun müreffeh kesimleri silahlı, ama dar gelirli kesimler silahsız.


 

Zengin kendini ve ailesini sadece evinde değil her yerde koruma imtiyazına sahip, ama bir asgari ücretli ya da emekli değil. O en fazla kendini evinde koruyabilir. En fazla… Çünkü taşıma ruhsatı alması için sadece zenginlerde olan haklara sahip olması mümkün değil!

Zengin kendini sana karşı koruyabilir, ama sen kendini bir zengine karşı koruyamazsın!

Silahlanma karşıtları tam burada “taşıma ruhsatı almasınlar, silah da taşımasınlar” diye bas bas bağırıyorlar.

Ama suçlu taşıyor. Bürokrat taşıyor. Siyasetçi taşıyor. Zenginler taşıyor. Dar gelirli hariç herkes taşıyor…

Bu da bir eşitsizlik yaratıyor! “Güvenlik”, gelir düzeyiyle ve statüyle ölçülen bir “ayrıcalığa” dönüşüyor.


 

Üst sınıfların hem uzun site duvarları hem de harcını kolaylıkla ödedikleri silahları var. Ya dar gelirlilerin?

Burada mesele bireysel silahlanma hakkı değil, “eşit güvenlik hakkı”dır. Daha doğrusu toplumun bir kesiminin bu “haktan” mahrum edilmesidir.

Bu “eşitsizlik” sadece güvenlik alanında değil toplum psikolojisinde de derin problemler yaratıyor. Suç karşısında çaresiz kalan bir insanın adalete olan güveni yok oluyor.

Eğer devlet bireysel silahlanmayla ilgili gerçekten bir şey yapmak istiyorsa bunun yolu yüksek harçlarla sadece zenginlerin silahlanmasına izin vermek değildir! Bunun yolu, adalet sistemini güçlendirmek, sokakta dolaşan onlarca suç kaydı olan suçluyu bulup cezalandırmak, polisin ve yargının caydırıcılığını artırmaktır.

İçinde bulunduğumuz bu durum uzun vadede bir toplum için en tehlikeli eşitsizliktir. Çünkü eşitsizliği, sadece gelirde değil, yaşam hakkının korunmasında üretmektedir.


 

Eğer bireysel silahlanma ile ilgili durumu değiştirmek istiyorsanız, bunu gelirine göre insanları sınıflandırarak yapmaktan vaz geçin! İnsanları uzun süreli psikolojik testlere, detaylı güvenlik soruşturmalarına, silah kullanmakla ilgili kapsamlı kurslara ve katı bir eğitime tabi tutun…

“İnsanlar silahlanmasın” diyorsunuz ama mevcut yasaya göre bunların hiçbirini yapmayanları silahlandırıyorsunuz.

Adam öfke kontrolü olmayan bir psikopat mı bilmiyor, parası olduğu için ruhsatı veriyorsunuz.

Derdim silahlanmayı savunmak değil! Güvenlik hakkının adalet temelinde herkese eşit uygulanmasını vurgulamak. Eğer bireysel silahlanma sorunluysa o zaman tümden yasaklayın ve bunu uygulayın. Ama bunu yapmıyorsunuz… Onu dar gelirlileri mahrum edecek şekilde kısmen serbest bırakıp, daha çok varlıklı sınıfların yararlandığı bir imtiyaza dönüştürerek, sosyal adaleti çiğniyorsunuz…  

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Avi

Doğri sölisin

Tarih Doktoru Uğur

Yerleşimler içinde ortak alanlarda silah taşıma herkese yasak edilmeli ve cezası sert olmalı. Eskiden insanlar kamusal alanda, ortalık yerde mızrak ve kılıç ve ok ve misket tüfeğiyle dolaşabiliyor muydu ve hatta gizli hançer ve bıçakla? Ayrıca kısas gibi gerçek cezalar gelmeli. AMA hapishane temelli modern ceza sistemi sistemi, Michel Foucault'nun izah ettiği üzere, zaten zenginlerin/burjuvazinin sosyal sınıf egemenliği içindir, adalet/eşitlik için değil ve kıst/hakkaniyet için değil. Tehlikeli mafyatik tekrarlı-suçlular da elbette serbestçe taşıyıp bizleri tehdit edebiliyor, çünkü egemen burjuvazi onlara tam da bu görevi verdi. 200 senelik bütün küresel kapitalist rejimi küresel çapta kökten söküp atmadan böyle uygulamalar değişmez. Bozuk zorba burjuvazi önce Rumeli ve Anadolu'da (Rumi ülkemizde) ve ardından bütün yeryüzünde devrilmediği müddetçe kanunları ve normları elbette o yapacak, çünkü yapabiliyor. Eğer müminler olarak Türkiye'de gerçekten iktidara gelirsek ve burjuvaziyi burada devirirsek, uluslararası üst burjuvazinin bize karşı başlatacağı cihan harbine hazır olmalıyız ve öncelikle kafir ve münafık Asya güçleri (Çin ve Rusya ve İran) ile diğer küffarı birbirine düşürüp zayıflatmayı da planlamalıyız.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23