Terör örgütünü destekliyorsunuz, sonra niye ağlıyorsunuz?
Şu solcularda, gerçekten ilke diye bir şey yok.
Deniz Gezmiş’in, eline silah almasını eleştiriyorum ama..
Bugünkü solcularla kıyasladığımızda, bugünkü solcuları dürüstlükte de, ilkelilikte de, Deniz Gezmiş dörde beşe katlar..
PKK terör örgütüne destek veriyorlar..
Teröristlere “gerilla” diyorlar..
PKK’nın başındaki adam için, “Çok uzun süre cezaevinde kaldı. Serbest bırakılmalı” diyorlar..
Ki, o teröristbaşı cezaevinde kala kala, daha 30 yıl bile olmamış..
25. yılında, serbest bıraktırmaya çalışıyorlar..
Çağlayan Adliyesi’nde savcı Selim Kiraz’ı şehid eden DHKP/C’li teröristlerin ağzından, “Mecbur bırakıldık” şeklinde meşrulaştırıcı başlık kullanıyorlar..
Trabzon’un 14 yaşındaki delikanlısı Eren Bülbül, PKK’lı teröristler tarafından öldürülüyor..
PKK’lı teröristler için düzgün bir kınama bile yayınlamıyorlar..
Sonra..
Bu yaptıkları, halk nezdinde anlatıldığında..
“Hedef gösterildik” diyerek, ağlaşıyorlar..
Son örnek, Trabzon Ortahisar Belediyesi’nin düzenlediği bir etkinlik ile ilgili yaşanıyor..
YRP’nin başkan adayının % 5,75 oy aldığı, SP’nin yüzde 1,67 oy aldığı, Ak Parti’nin ise, yüzde 38,43’de kalıp, CHP’nin 49,68 oranı ile seçim kazandığı ve başkanlığın AK Parti’den alındığı Trabzon Ortahisar’da..
İlçe genel meclisi sonuçları daha net bir kanaat veriyor: CHP % 42,17. AK Parti % 40,05. YRP % 7,06. SP % 2,26.
Belediye başkan adayının şahsına yapılan itibarsızlaştırma operasyonu sonucu, YRP kazanamasa da, SP kazanamasa da. CHP’ye seçim kazandırıyorlar..
CHP’li başkan da, Cumhuriyet gazetesinin yazarlarını Ortahisar’a masrafları belediye kasasından ödeyerek çağırıyor...
Katılımcılar kimler?
CHP’de genel başkanlık da yapan Cumhuriyet yazarı Altan Öymen.
Vahideddin’e, Abdülhamid Han’a hakaretleri ile bilinen Sinan Meydan..
Trabzon’un nabzını tutan ve yıllardır medya sektöründe Karadeniz bölgesinin sesi olan Günebakış internet sitesi, siyasi tartışmalardan uzak, net ve gerçeklerle uyumlu bir başlık atmış:
“Demirtaş’a ve DHKP/C’ye Destek Veren Yazarlar Trabzon’a Geliyor”
Şimdi, bu başlıkta bir yanlış bilgi var ise.
Buyrun söyleyin..
“Selahattin Demirtaş’a, Cumhuriyet gazetesi ve bu iki yazarı destek vermemiştir” diyebiliyorsanız..
Günebakış sitesi de, ben de memnun olurum..
Ama destek verdiniz. Veriyorsunuz.. Vermeye de devam edeceğiniz apaçık ortada..
O zaman neye itiraz ediyorsunuz?
DHKP/C’ye desteğe mi itiraz ediyorsunuz.
Bence orada da sorun yok..
DHKP/C’li teröristler Suriye’de öldüğünde, ağlaşanlar sizlersiniz.
Cenazesi Türkiye’ye getirilmek istendiğinde, bazı kontrollerin yapılması istendiği için yaşanan gecikmeye itiraz edip, ortalığı birbirine katan, sizlersiniz.
Polis memuru Şeyda Yılmaz’ı öldüren uyuşturucu müptelası genç, sosyal medya hesabında silahla çekilmiş fotoğraflarını yayınlayıp, “Nerede yaşıyoruz? Türkiye Teksas’a mı döndü. Yetkililer bunlara niye sesiz kalıyor” diyenler..
Ki; bu noktada doğru söylediklerini, böylesi fotoğraflar verenlerin savcılık tarafından takip edilmesi gerektiğine ilişkin isteğe bizim de katıldığımızı belirtelim..
Ama sözkonusu elinde silah ile fotoğraf çektiren DHKP/C’li teröristler olduğunda.
Onları kahraman gibi gösterirseniz..
Orda size, “riyakarlık yapmayın” diyen birisi çıkar..
Somut örnek, Suriye’ye gidip, orda PKK saflarında silahlı eylemler yapılırken öldürülen Aziz Güler..
Aziz Güler’in cenazesine, CHP milletvekilleri Gamze Akkuş İlgezdi katıldı..
Cumhuriyet gazetesi de, güzellemelerde bulundu..
Bunu yaptınız mı?
Yaptınız..
Peki şimdi, bu bilgiyi, kamuoyuna aktaran bir medya kuruluşuna, “Bizi hedef gösteriyorsunuz” diye saldırmak neyin nesi.
Bir de savunma yaparken, kendilerinin sabahtan akşama kadar kullandıkları argümanların hepsini boşa çıkaracak malzemelere başvurmaları, tam bir komedi..
Cumhuriyet gazetesi, yazarlarının hedef gösterildiğini yazarken, şunları ileri sürmüş:
“Haberde hedef gösterilen, gazetemizin eski yazarı İnci Aral, daha önce AKP’li Trabzon Belediyesi’nin düzenlediği ‘100 Yazar, 100 Yayınevi’ adlı organizasyona davet edilirken şair Şükrü Erbaş ise AKP’li Kocaeli Belediyesi tarafından düzenlenen 13. Kocaeli Kitap Fuarı’na davet edilmiş ve fuar kapsamında bir söyleşi düzenlemişti.”
Altan Öymen ve Sinan Meydan eleştirilirken, isimlerini yeni duyduğum iki kişi üzerinden, savunma yapmak, tam bir hinoğlu hinlik ama..
Şunu da hatırlatalım:
Hani sizler, AK Partili belediyeleri, kadrolaşmakla, kendi adamlarını kayırmakla suçluyordunuz..
Bakın, Trabzon Belediyesi de, Kocaeli Belediyesi de, sizin adamlarınızı fuara davet etmişler, önyargılı olmadıklarını ispatlamışlar.
Buyrun siz de, CHP’li Ortahisar Belediyesi’nin..
Veya İstanbul Belediyesi’nin, Ankara Belediyesi’nin, akit gazetesinden bir kişiyi davet ettiği bir etkinlik gösterin..
Akit’i bıraktık, sağ cenahtan birisini davet ettikleri bir etkinlik gösterin..
Demek ki siz kadrolaşıyormuşsunuz..
Siz, kendinizin dışında hiç kimseyi, etkinliklerinize çağırmıyormuşsunuz..
Ama AK Parti’yi, bu suçlarla itham ediyormuşsunuz.
Bu arada AK Partili belediyelere de hatırlatalım..
Cumhuriyet’ten o isimleri davet ettiğiniz etkinliklere, Akit’ten niye kimseyi çağırmıyorsunuz? Sağ cenahtan niye isimleri davet etmiyorsunuz.
Solculara şirinlik yapmak isteseniz bile..
Bakın, sizin o iyiniyetiniz, nasıl size bumerang gibi dönüp, sizi alnınızdan vuruyor..