İslam ismiyle bağdaşmayan spor oyunları!..
İslami ve Dayanışma Oyunları. Bu bir spor organizasyonu olarak gözükse de, üzerinde o kadar ‘tartışılması’ gereken konu var ki.
Eskiler çok iyi bilir, çocuklar bir araya gelerek ‘oyunlarla’ nasıl hoşça vakit geçirirlerdi. Ne zamanki oyunları Müslüman kimliğimizle bağdaşmayan, İslami hassasiyetten uzak, spor adı altında beşeri kurallarla bu hale getirildi, işte o oyunlarımız çocuk ve gençlerin fıtratına aykırı, rekabetçi/yarışmacı kimliğine büründü.
Kural koyucular dediler ki ‘Benim anlayış ve sistemimize’ uyacaksın ki, yarışabilesin, sonrasında ise ‘oyunuma’ katılım sağlayıp derecede yaptığın için seni ‘maddiyatla’ ödüllendireceğim.’ Onlara göre sportif başarıya giden her yol mübah. Deyim yerindeyse, kuralarıma rıza göster ki seni İslam ile bağdaşmayan, bir nevi şöhretin/paranın/kapitalizmin ‘uşağı’ yapayım. Sonrası malum. Sporcu kendini genç, pişmemiş bir yaşta rekabeti gerektiren ‘bulanık’ ortamda, nefsinin kölesi haline getirilebiliyor. Tabii bu süreç durduk yerde veya günümüzde oluşmadı.
Ne olduysa, her defasında dikkat kesilmesi için, adına/önemine vurgu yaptığımız 1896 Atina Olimpiyatlarıyla başladı. Yeni spor branşları, yeni oyun kuralları (bu kıyafetinden, karma seanslar, ödül sistemine kadar). Gücünü batıdan, felsefesini/kurallarını Haçlı ve Siyonist anlayıştan alan spor olarak isimlendirilen bu bir takım ‘oyunlar’, milyarlarca insanın ilgi odağı, bir o kadar ‘maneviyatın’ yıkım gücü oldu. Varlığı her aile ve bireye uzanan spor adı alındaki bu süreç öyle kurnaz, bir o kadar sinsi ve haince işletiliyor ki, o ‘oyuna’ dur demek yerine, İslam ülkeleri bu tür spor organizasyona (İslami Dayanışma Oyunları) sahipliği yapabiliyor hale gelebiliyor, maalesef. Tabii, durduk yerde oluşmadı bu süreç. Olimpiyat Oyunları’nın bugüne kadar Müslüman bir ülkeye verilmemesinin nedenini de açıklık getirir nitelikte, ‘Biz ne dersek o olur’ şeklinde, baskıcı bir zihniyet. Devam edelim…
BEŞERİ KURALLARI OLAN SPOR ORGANİZASYONU
MEVLANA’NIN ŞEHRİ KONYA’YA YAKIŞMIYOR
Kendini internet ansiklopedisi olarak tanımlayan Vikipediarama motoruna göre Uluslararası Olimpiyat Komitesi (UOK) 23 Haziran 1894 günü Pierre de Coubertin’in önderliğinde kurulmuş olan ve Olimpiyat Oyunları’nı düzenleyen organizasyondur ve Komitenin merkezi İsviçre’nin Lozan kentindedir. Komitenin kuruluş tarihi (Modern Sporların Başlangıcı) ve komite merkezi (İsviçre’nin Lozan kenti) aslında fazla söze gerek bırakmıyor. İslam’dan bîhaber (icraatları bunu gösteriyor) böyle bir komitenin belirlediği spor kurallarıyla siz, ismi İslam kelimesiyle başlayan bir Spor Organizasyona katılmakla kalmıyorsunuz. Bugün Konya’da, açılışı danslarla yapılan ve kuralları İslam ile bağdaşmayan bir Komitenin (UOK) belirlediği Organizasyona (İslami Dayanışma Oyunları) ev sahipliği yapıyorsunuz. Tüm bunları söylerken Fıkıh Doktoru İhsan Şenocak Hocamızın ‘Müslüman Gence’ isimli İslam ile ilgili şu ifadelerini hatırladık; “İslam Nizami beşeri değil, Allah’a aittir. Her şey değişir, güncellenir lakin o, esas itibariyle hep aynı kalır. Çünkü beşeri nizamlar, ilimler nasibi çok az olan insana, İslam ise her şeyi bilen Allah’a aittir.İslam, hiçbir anlayışın, hiçbir düşüncenin yedek parçası değildir. Bu yüzden hiçbir ideolocya ile sentez kabul etmez. İslam’da akıl Şeriat’a hükmetmek için değil, Şeriat’ı anlamak için vardır.” Hatırladığımız İslam ile ilgili bu düşüncelere bakıyor, diğer yandan Sayın Şenocak Hocamızın ifade ettiği beşeri düşüncenin kuralları belirlenen İslami Dayanışma Oyunları’na bakıyoruz. Oyun kurallarını İslam ile nasiplenmemiş/şereflenmemiş Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nden alan bir Spor Organizasyonun, Türkiye’ye ne de inancı Müslüman diğer ülkelere yakışmadığını/yakışmayacağını görüyoruz.
Bu hususta sözü İlahiyatçılara bırakıyoruz; İhsan Şenocak Hoca (@ihsansenocak); “Nasıl ‘İslamî faiz’, ‘İslami şarap’ olmuyor ise tereddütsüz bir oyun da İslami olamaz. Yetkililer, İslam’a uymayan oyunlardan İSLAM kelimesini çıkarmalıdır.” Halil Konakçı Hoca (@halil_konakci); “İslami hassasiyet gözetmeyen bir şeye ‘İslami’ demek, ortaya Allah’ın gazabını cezbedecek sebepler çıkarıyor” Cübbeli Ahmet Hoca “İslam Dayanışma Oyunları tabelası altında çıplak kıyafetlerle dans etmek İslam›a hakarettir. Yetkililerden ricamız, en azından tabeladan çıkarılması için gayret gösterilmelidir.” Vesselam…