Salaklar olmasa uyanıklar nereden ne kazanacaklar? Her şey sanal ama para gerçek!
Sabah yazarı Engin Ardıç, “Eşek tuzağı” olarak tarif ettiği “Metaverse” çılgınlığına yönelik dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Ardıç, “Her şey sanal ama para gerçek. Eh, salaklar olmasa uyanıklar nereden ne kazanacaklar?” dedi.
Engin Ardıç, geçen yıl isim değiştirerek Meta adını alan Facebook'un fitilini ateşlediği "metaverse" çılgınlığını bugünkü köşesine taşıdı.
İşte Ardıç’ın ‘Metaverse’ yazısı
“Eşek tuzağı” başlığıyla Sabah’taki köşesinde Metaverse Seul adındaki sanal kent projesini Paris Hilton’un ‘yılbaşı partisi’ üzerinden değerlendiren Sabah yazarı Engin Ardıç, şunları söyledi:
Paris Hilton yılbaşı partisi vermiş.
Ama bu dünyada değil...
"Metaverse" ortamında.
"Universe"ün "meta"sı, yani evrenin ötesi, "öte-evren"... Bunu Aristo bile akıl edememişti.
Parti Beverly Hills'teki malikânesinde düzenlenmiş.
Öte-evrenin Beverly Hills'i.
Peki bu hanım o sırada gerçek dünyada neredeymiş? Çok çalışıp yorulduğu için Maldivler'de tatilde.
Yok yok, balayında.
Dünyanın dört yanından birçok salak bu partiye katılmış.
Paris Hanım'ın elinde yepyeni bir Gucci çanta, altında da parlak pembe (böğk!) bir Bentley araba varmış…
Yok yahu, onun değil, partiye katılanlardan birinin elinde. Öyle ya, öyle bir partiye katılmak için "hava kasmak" gerekiyor.
Burada değil canım, o evrende.
Partiye giriş ücretsiz, fakat bu konuyu gazetesine yazan hamşo saçını 1 sterline yaptırmış, çantaya da 10 sterlin bayılmış.
Her şey sanal ama para gerçek.
Parti sırasında Paris Hanım Maldivler'de, 11 sterlini sokağa atan gazeteci hanım da 9 bin kilometre uzakta, Londra'daki evinin mutfağında…
İnsanoğlunun ahmaklığına sınır olmadığını bilen birçok firma, bu öte-evrende kullanılmak ve tüketilmek üzere sanal ürünler satıyorlar. Coca Cola da var, Nike da, Gucci de.
Her şey sanal ama para gerçek.
Parayı bastırıyorsun, bir şişe kola alıp sanal sanal içiyorsun, içmiş gibi yapıyorsun, içmiş kadar oluyorsun.
***
Şimdi çokbilmiş çokbilmiş bu tezgâhın felsefesini yapan "entel yazarlar" da türedi…
Normal hayatta olamadığımız her şeyi o evrende olabilecekmişiz.
Bu dünyada başını sokacak bir evin mi yok, orada en fiyakalı malikâne senin. Parasını vermek kaydıyla.
Ev sanal, para gerçek.
İstersen parsel parsel arsa da satıyorlar.
Nerelere ne paralar ödeyip o arsaya inşaat da yapabilirsin. Köşk dikebilirsin.
Cihangir'deki bacası tüten iki odalı bekâr evinden çıkmadan.
Ağzından burnundan memnun değilsen gene parayı bastırıp kendine "şekil" de yapabilirsin.
En güzel ya da en yakışıklı, en seksi, en şık, en zengin olmak elinde…
Burada değil, orada.
Ama kendini kandırmak için bütün bunlara ne gerek var?
Kendini okşarken Brad Pitt'in yerine de koyabilirsin, Scarlett Johansson'un da.
"Muhayyile fukaraları" için de yaşasın Öte-evren.
***
Bakalım suyu ne zaman çıkacaktır ve ne zaman "kripto para müflisleri" gibi "Metaverse batıkları" belirecektir?
Tövbe tövbe, Kunteper canavarı mağdurları gibi... Bilen bilir…
Gitti gitti, binlerce dolarım gitti…
Eh, salaklar olmasa uyanıklar nereden ne kazanacaklar?
Git bakkaldan bir şişe gerçek gazoz al iç de sesini kes.
Ya da biz geri kafalıyız, bize aldırma, at paracıklarını sokağa.
