Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, balistik füze saldırılarına nükleer silahla yanıt verilmesine olanak tanıyan doktrini onaylaması uluslararası alanda büyük yankı uyandırdı. Rusya'nın olası bir nükleer savaş durumunda hedef alacağı ülkeler, devlet televizyonunda yapılan açıklamalarla gündeme geldi.
Putin'in onayladığı yeni doktrin, Rusya'nın balistik füze saldırısına uğraması durumunda nükleer silah kullanma seçeneğini açıkça ifade ediyor. Bu gelişme, Moskova'nın uluslararası arenada nükleer savaş ihtimalini açıkça dile getirmesi olarak yorumlanıyor.
İNGİLTERE "ÖZEL İLGİ" GÖRECEK
Rusya devlet televizyonunda yapılan açıklamalarda, Kremlin'in İngiltere ve müttefiklerine yönelik tehditleri dikkat çekti. Ukrayna'ya verdiği destek nedeniyle İngiltere’nin, olası bir nükleer savaş durumunda Rusya'nın öncelikli hedeflerinden biri olacağı belirtildi. Rus bir sunucu, İngiltere'ye yönelik "özel ilgi" göstereceklerini ifade ederek, Baltık ülkelerinden Çek Cumhuriyeti'ne kadar birçok Avrupa ülkesinin potansiyel hedefler arasında olduğunu açıkladı.
AVRUPA'DA SALDIRILACAK İLK HEDEFLER
Televizyonda yapılan açıklamada, Baltık ülkeleri, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Almanya ve Fransa'nın Rusya'nın nükleer füzeleriyle hedef alınacak ülkeler arasında olduğu belirtildi. İngiltere ise bu ülkeler arasında "geleneksel düşman" olarak nitelendirildi ve özel bir tehdit unsuru olarak vurgulandı.
İNGİLTERE’DE HEDEF ALINACAK NOKTALAR
Rus devlet televizyonundaki açıklamada, İngiltere’nin stratejik bölgelerinin detaylı bir şekilde listelendiği görüldü. Londra'nın yanı sıra Manchester, Birmingham ve İskoçya'daki Devonport ile Clyth gibi büyük askeri üsler, Sheerness limanı ve Chatham tersanesi gibi yerler de hedef olarak gösterildi.
ABD VE MÜTTEFİKLERİNE MESAJ
Rusya'nın bu açıklamaları, Batılı ülkelerin Ukrayna'ya verdiği desteği kesmek için bir uyarı olarak değerlendiriliyor. Kremlin, Batı'nın Ukrayna’yı silahlandırmaya devam etmesi durumunda bu tür tehditlerin artabileceğini ima ediyor. Ancak bu tür açıklamaların uluslararası gerilimi artırdığı ve küresel güvenlik dengelerini tehdit ettiği belirtiliyor.