PKK/YPG yeni anayasadan rahatsız: Dürzilerle bir olup Şara’ya ateş püskürdüler
Dün ilan edilen yeni anayasa bildirisinde, Suriye halkı için farklı etnik kimlik tanımının bulunmaması en çok PKK-YPG'yi rahatsız etti. Terör örgütünün sözde özerk yönetiminden tepki açıklaması geldi. İkinci tepkiyi ayrılıkçı Dürzi grupları gösterdi.
Terör örgütü PKK'nın Suriye'deki sözde yapılanması olan YPG/PYD, Suriye yönetiminin açıkladığı "geçiş süreci anayasa taslağı"nı eleştirdi. Terör örgütü, taslağın Suriye'nin çeşitliliğini ve ulusal kimliğini yansıtmadığını iddia etti. İkinci tepkiyi ayrılıkçı Dürzi grupları gösterdi.
ANAYASA TASLAĞI SURİYE'NİN GERÇEKLERİNDEN UZAK
Terör örgütü YPG/PYD, Şam hükümetinin imzaladığı anayasa taslağının, Baas rejiminin yasal yapısıyla benzerlik gösterdiğini savunarak, "Bu taslak, Suriye'nin gerçekliğinden ve çeşitliliğinden uzak. Suriye toplumunun kimliğini tersine çeviriyor" ifadelerini kullandı.
KÜRT, ARAP, SÜRYANİ VE ASURİLERİN TEMSİLİ YOK
Açıklamada, anayasa taslağının Kürt, Arap, Süryani ve Asuriler gibi Suriye'nin temel bileşenlerini temsil etmediği belirtildi. YPG/PYD, "Bu taslak, Suriye halkının ruhunu ve kimliğini yansıtmıyor. Demokratik bir gelecek için ulusal katılım ve halkın birliği şart" dedi.
SURİYE'DE DEMOKRATİK BİR GELECEK İÇİN ÇAĞRI
Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi, Suriye'de kalıcı bir demokrasi için tüm bileşenlerin uzlaşması gerektiğini vurgulayarak, "Dar görüşlü ve dışlayıcı yaklaşımlar, Suriye yarasını açık tutar. Umuyoruz ki bu hatalar tekrarlanmaz" mesajını verdi.
SURİYE'NİN GELECEĞİ İÇİN ORTAK ADIM ŞART
Terör örgütü YPG/PYD, Suriye'nin geleceği için tüm bileşenlerin üzerinde uzlaşacağı bir anayasanın gerekliliğine dikkat çekti. "Suriye halkının umutlarını karşılayacak, çeşitliliği kucaklayan bir anayasa, ülkenin geleceği için hayati önem taşıyor" açıklamasını yaptı.
İKİNCİ İTİRAZ DÜZİLERDEN
Süveyda Dürzi Operasyonları Komutanı Baha Cemal Rudaw'a konuştu. Yeni anayasanın İslam'ı temel almasına eleştiriler yönelten ayrılıkçı sözde komutan Cemal şöyle dedi: "Bizim hem dini hem de sosyal bir otoritemiz var ve bunun başında Ebu Selman Hikmet Hicri bulunuyor. O, topluluğumuzun ruhani lideridir. Hikmet Hicri’nin onayı olmadan Süveyda’da alınan hiçbir karar geçerli değildir. Biz hazırlıklıyız, binlerce askeri personelimiz ve silahımız var. Ancak ilk saldırıyı başlatmayacağız. Fakat eğer dağın herhangi bir bölgesine askeri bir saldırı olursa, kendimizi savunma hakkımız vardır.

