• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Ortak akılla hareket etmeliyiz

Yeniakit Publisher
Haber Merkezi Giriş Tarihi:
Ortak akılla hareket etmeliyiz

Gazetemiz okurlarından Süleyman Akıllı / Kocaeli 'Ortak akılla hareket etmeliyiz!' başlıklı yazısını bizimle paylaştı.

Türkiye Cumhuriyeti, jeopolitik konumu, demografik yapısı ve bölgesel gelişmelerin etkisi altında, uzun yıllardır terörle mücadeleyi devletin en öncelikli güvenlik başlığı olarak ele almaktadır. Bu çerçevede Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin, ulusal birlik ve toprak bütünlüğünü esas alan kararlı duruşları, devlet politikalarının sürekliliğine katkı sağlayan önemli bir unsur olmuştur. Her iki liderin terörle mücadeledeki yaklaşımı, kurumlar arası eşgüdümün güçlendirilmesi ve devlet mekanizmasının ortak hedef doğrultusunda bütünleşmesi bakımından dikkat çekmektedir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın özellikle son yıllarda güvenlik birimlerinin reorganizasyonu, operasyonel kabiliyetlerin artırılması ve sınır ötesi tehditlerin bertaraf edilmesine yönelik stratejik adımları; Devlet Bahçeli’nin ise terörle mücadelede devletin meşruiyetini, hukuki çerçeveyi ve milli iradenin bütünlüğünü vurgulayan yaklaşımı, ülkenin terör tehdidine karşı sergilediği yekpare duruşun önemli bileşenlerini oluşturmaktadır. Bu süreçte atılan adımlar, güvenlik politikalarının yalnızca askeri değil; diplomatik, sosyo-ekonomik ve kurumsal yönleriyle de kapsamlı bir şekilde ele alındığını göstermektedir.


 

Türkiye’nin terörle mücadele stratejisinin başarısı, yalnızca yürütme organının değil, yasama faaliyetlerinin de katılımcı ve sorumlu bir zeminde yürütülmesini gerektirmektedir. Bu bağlamda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kurulması önerilen Terörü Araştırma ve Önleme Komisyonları, farklı siyasi görüşlerin katkı sunduğu ortak bir irade zemininin oluşturulması açısından önem arz etmektedir. Komisyonların amacı, terörün sosyolojik, ekonomik ve dış bağlantılı boyutlarını kapsamlı biçimde incelemek; çözüm ve önleme mekanizmalarını güçlendirecek öneriler geliştirmektir.

Bu noktada, CHP’nin söz konusu komisyonlara destek vermemesi, demokratik süreçler açısından tartışma konusu olmaktadır. Zira terörle mücadele, siyasi yelpazenin tüm unsurlarının üzerinde uzlaşması gereken bir milli güvenlik meselesidir. Komisyonda yer almamak veya katkı sunmamak, yalnızca siyasi bir tercih değil; toplumsal beklentiler açısından da eksik bir konumlanma olarak değerlendirilmektedir. Terörle mücadelede ortak aklın hedeflendiği bir süreçte, bütün siyasi partilerin yapıcı katkı sağlaması, demokratik sorumluluğun doğal gereğidir.


 

Öte yandan, Türkiye’deki tüm siyasi oluşumların—Ak Parti, MHP, CHP, DEM Parti ve diğerleri—toplumsal temsiliyeti ve demokratik sistem içindeki meşru konumları, terörle mücadelede geniş tabanlı bir dayanışmayı zorunlu kılmaktadır. Bu dayanışmanın amacı, herhangi bir siyasi çizgiyi yüceltmek ya da yermek değil; ülkenin huzurunu, güvenliğini ve geleceğini müşterek şekilde korumaktır.

Filhakika, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin terörle mücadelede ortaya koyduğu istikrarlı tutum, devlet aklının sürekliliği açısından önemli bir çerçeve sunarken; yasama organındaki tüm partilerin katılımıyla desteklenecek geniş tabanlı bir ulusal konsensüs, Türkiye’nin terörle mücadelede daha güçlü ve daha kalıcı neticeler elde etmesinin yolunu açacaktır. Bu doğrultuda, tüm siyasi aktörlerin sorumluluk bilinciyle hareket ederek, ulusal güvenlik meselelerinde ortak irade geliştirmesi, hem devlet geleneğimizin hem de toplumsal beklentilerin doğal gereğidir.
Binaenaleyh, Türkiye devleti, milleti ve toprağı ile bölünmez bir bütündür.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23