• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Ne dediğini bilmiyor! Erdoğan'a dava açan Engin Altay savurduğu tehditleri unuttu

Yeniakit Publisher
2021-04-29 14:01:00 - 2021-04-29 14:02:29

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sonunun da Menderes gibi olabileceğini söyleyerek tehditte bulunan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, cevabı alınca ne diyeceğini şaşırdı. Erdoğan'a savurduğu tehdidi bir görmezden gelen Altay, "Kimse milletvekiline hakaret edemez" diyerek 128 bin TL'lik tazminat davası açtı.

 yeniakit.com.tr 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da sonunun merhum Adnan Menderes gibi olabileceğini söyleyerek aklınca milli iradeyi tehdit eden CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, kendisine yönelik tepkileri daha da artıracak rezilliklere devam ediyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisine, “Edepsiz, ahlaksız…” demesini hazmedemeyen darbe şakşakçısı Engin Altay, kendisiyle çelişen açıklamalar yaptı.

Erdoğan hakkında 128 bin TL'lik tazminat davası açan Altay, Cumhurbaşkanı’nın kendisine hakaret ettiğini ileri sürerek, “Böyle bir sözüm yok. Hedef göstererek açıklama yapması kabul edilemez. Kimse seçilmiş milletvekiline hakaret etme hakkına sahip değildir.” dedi.

Kendilerinin her türlü haltı serbestçe yiyebileceğini zannedip, Erdoğan’ın verdiği cevabı hazmedemeyen Altay’ın, hiçbir hakaretvari ifade içermeyen açıklamalara dava açması manidar bulundu.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

Menderes benzetmesi

Engin Altay Erdoğan için şunları söylemişti:

Rahmetli Menderes de bir dönem bu dinci odaklara pek yüz vermişti, taviz vermişti. Ve onlar o kadar ileri gitmişlerdi ki Menderes'ten aldıkları güç ve yüzle. Menderes, Atatürk'ü Koruma Kanunu'nu yapmak zorunda kaldı. Umarım Erdoğan'ın da sonu benzemesin Menderes'e.

Erdoğan’ın cevabı

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, yaptığı Meclis konuşmasında Altay’a cevap vererek şu ifadeleri kullanmıştı:

Kasım 2002'den beri neler görmedik, neler yaşamadık ki? Arkası karanlık cinayetlerden Cumhuriyet mitinglerine kadar sayısız siyaset ve toplum mühendisliği taktikleriyle karşılaştık. Partimize yönelik kapatma davasından gece yarısı bildirilerine kadar pek çok haksız, hukuksuz, çirkin tezgaha maruz kaldık. Şimdi de çıkmış bir ahlaksız, bir edepsiz benim akıbetimin de Menderes'in akıbeti olabileceğini ümit ettiğini söylüyor. Be ahlaksız, be edepsiz, biz bu yola çıkarken kefenimizi giyerek yola çıktık. Biz ölümden korkmadık. Bizim imanımızın gereği, ölümü korkutmaktır ve bu yolculuğumuzu da böyle devam ettireceğiz. Ama siz zaten ölüm denildiği zaman kaçacak delik arayanlardansınız. Yani Menderes'in akıbetinden hoşnut mu oluyorsunuz, memnun mu oluyorsunuz? Çünkü o akıbeti hazırlayanlar da sizdiniz. Şimdi bize de aynı akıbeti mi hatırlatıyorsunuz? Boşuna uğraşmayın, boşuna gayret etmeyin; evelallah biz bunların hepsine hazırız. 15 Temmuz'da bunu gördük ve 15 Temmuz'u hazırlayanlara bu ülkeyi mezar ettik.

Senin genel başkanın tankların arasından kaçıp Bakırköy Belediyesine giderken biz orada milletimizle, milli iradeyle beraber sadece ülkemize değil tüm dünyaya selam verdik. Dik durduk. Asla geri durmadık. Ama siz hemen kaçtınız Bakırköy Belediyesinde çay-kahve sohbetine daldınız, oradan seyrettiniz; daha çok seyredeceksiniz ve biz bu yolda aynı kararlılıkla yürüyeceğiz. Öyle kalkıp, yaptığınız basın toplantılarıyla falan benim akıbetimin böyle olacağından hiç bahsetme. Biz şuna inanmışız: 'Her nefis ölümü tadacaktır.' Bitti. Ama senin değerlerin içinde böyle bir şey yoksa onu ben bilmem. Ama sen de tadacaksın, onu bil. Biz bu yolculukta böyle devam ediyoruz. Bu yolculuk bir vatan yolculuğudur ve bu vatanı ayağa kaldırma yolculuğudur. Nefsimiz bu yolda feda olsun dedik ve bu yola böyle çıktık.

Avrupa Birliği tam üyelik sürecinde verilip tutulmayan sözler başta olmak üzere uluslararası riyakarlıkları da bunlara eklememiz gerekiyor. Rabbimize olan teslimiyetimiz ve milletimizden aldığımız güçle, bu baskıların hiçbirine boyun eğmedik, dik durduk, çareyi hep milli iradeye gitmekte aradık. Hamdolsun, her seferinde de milletimiz bizi bağrına bastı, daha güçlü bir şekilde 'yola devam' mesajı verdi.

Vesayet güçlerinin 1950'den beri uyguladıkları yöntemler işe yaramayınca, bu defa daha sinsi, daha alçakça yöntemleri devreye soktular. Gezi olaylarıyla sokakları kaosa sürüklemeye, 17-25 Aralık emniyet-yargı darbesiyle milli iradeyi hançerlemeye kalktılar. Bunlar yetmeyince, PKK’dan DEAŞ’a ve FETÖ’ye kadar, iplerini ellerinde tuttukları tüm terör örgütlerini üzerimize saldılar. Ardından da tarihimizin en acı hadiselerinden biri olan 15 Temmuz darbe girişimini yaşadık. Her saldırıya cevabımızı geriye çekilerek değil, daima ileriye atılarak verdik.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

ne var bunda

"verdiği cevabı hazmedemeyen" diyerek ne anlatmaya çalışıyorsun akit, burası kıraathane değil. kimse kimseye hakaret edemez. eğer hakaret etmek suçsa bu suça herkes tabidir.

Genç emekli

Sayın Altay secilmise hakaret edemez diyorsunuz.Cumhurbaskanimiz da seçilmiş bir baskanimizdir.Sizde cunhurbaskanimiza hakareti edince oluyorsa cevabını verince niye şikayet ediyorsunuz
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23