17-25 Aralık darbe operasyonuyla, ABD’nin petrol hegemonyasını kıran Halkbank’ı ve Türkiye’nin önemli projelerini üstlenen holdingleri batırmayı amaçlayan taşeron yapı, kendi kazdığı kuyuya düştü. Bankanın ortak yapısının gizlenmesi, işten çıkarmalar ve şube kapatmalarda hileli yöntemlere başvurulması üzerine TMSF harekete geçti.
Bank Asya’nın TMSF’ye devri üzerine, paralel medya “Devlet eliyle banka batırma operasyonu” yaygarasına başlarken, gazetemiz iddiaların gerçeği yansıtmadığını ortaya koyan ilginç bilgilere ulaştı. Bankanın paralel yapı tarafından adım adım batağa götürüldüğü ortaya çıktı. El koyma işleminin, banka yöneticilerinin ortaklık yapısı ile ilgili BDDK ve küçük varlık sahiplerine bilgi vermemesi, işten çıkartmaların gizlenmesi, şube kapatmalarda hileli yöntemlere başvurulması, bankanın varlıkları arasında önemli bir yer tutan turistik tesislerle ilgili usulsüzlük yapılması üzerine gerçekleştirildiği bildirildi. Ortaklık ve banka yapısıyla ilgili olarak BDDK’ya bilgi vermeyen ve 1 ay süre isteyen bankanın bu 1 aylık süre zarfında da gerekli bilgiyi vermediği öğrenildi.
DATALAR BDDK’DAN GİZLENDİ
Basında yer alan iddialar üzerine Ağustos 2014’te BDDK, Bank Asya’da inceleme yapmak üzere 5 murakıp görevlendirdi. Murakıplara bankanın mali yapısı ile ilgili somut bilgiler verilmedi. Ortaklık yapısı, para hareketleri ve transferlerine ilişkin dataların erişimine teknik gerekçelerle engel olundu. 22 Haziran 2012 tarihinde BDDK Başkanlığına getirilen, sağlık gerekçeleri yüzünden 15 Kasım 2014’te görevi bırakmak zorunda kalan eski BDDK Başkanı Mukim Öztekin bu süreçte erişime engel olunan datalarla ilgili somut adım atmadı.
Mali tablosu bozulan, 2014 yılının sadece üçüncü çeyreğinde dahi 301 milyon lira net zarar ettiği tespit edilen bankaya soru işaretleri ile dolu para girişleri olduğu belirlendi.
Küçük yatırımcıların korunması, bankacılık sistemindeki dalgalanmalara engel olunması amacıyla yapılan düzenlemeler gerçekçe gösterilerek banka yönetimine 3 defa uyarıda bulunulduğu, bankanın mali tablolarına ilişkin verileri paylaşmaya yanaşmadığı kaydedildi.
Akit, paralel yapının bankası Bankasya’nın Kamuoyunu Aydınlatma Platformu’na (KAP) açıklama yapmadan toplu personel kıyımı yaptığını ortaya çıkarmıştı.
Kurum içinde personelin fişlendiği, “Haslar” ve “Hamlar” olarak ikiye ayrılan personelden “Ham” olarak nitelenen çalışanların işten atıldığı belirlenmişti. Basında yer alan haberler ve BDDK’nın uyarısı üzerine Bankaysa daha fazla dayanamayıp açıklama yapmak zorunda kalmış, atılan personel sayısının 1700 olduğunu belirtmişti.
HİLELİ YÖNTEMLE ŞUBE OPERASYONU
TMSF’ye devir işlemiyle sonuçlanan süreçte Bankaysa şubelerinin durumunu da BDDK’dan gizlediği tespit edildi. Bankanın bölge müdürlükleri dahil birçok şubesini “birleştirme” adı altında kapattığı, ilgili kurumlara ve mevduat sahiplerine bilgi vermeden hesap transferleri yaptığı, bu şekilde 100’e yakın şubenin bulunduğu belirlendi. Kasalar ve hesaplarda bulunan milyonlarca liralık nakit para, kıymetli evrak ve madeninin sessiz sedasız başka şubelere transfer edildiği ifade edildi. “Hileli yöntem” vasıtasıyla erimenin gizli tutulmaya çalışıldığı vurgulandı.
İŞTİRAKLERİN SATIŞINDA OYUN OYNANDI
Bankasya’ya el konulmasına engel olmak isteyen yapılanmanın hisse senetlerinde spekülasyona dönük düzmece varlık satışı yaptığı tespit edildi. Tuna GYO (Asya Termal) ve Nil Yönetim Hizmetleri AŞ’deki payları ile ilgili ciddi alıcılarla görüşüldüğü ve hatta devre mülklerin satıldığı açıklamasına rağmen, satışların sürekli iptal edilerek, kamuoyunun yanıltıldığı belirtildi.
BDDK kaynakları, tüm bu yapılan işlemlerin mevduat sahipleri ve hisse senedi sahiplerinin zarar etmesine neden olduğu, kâr payı usulü ile çalışan bankada öngörülemez tahribata yol açabileceği vurgulandı.
NEDEN MÜDAHALE EDİLDİ?
l Türkiye’deki 4 katılım bankasından biri olan Bank Asya’nın, 900 milyon lira ödenmiş sermayesi bulunuyor. Bütün bankaların kâr ettiği bir ortamda, Bank Asya, 2014 yılının üçüncü çeyreğinde 301 milyon lira net zarar açıkladı.
l Ortaklık ve banka yapısıyla ilgili olarak BDDK’ya bilgi vermeyen ve 1 ay süre isteyen bankanın bu 1 aylık süre zarfında da gerekli bilgiyi vermediği öğrenildi.
l Borsa İstanbul’da işlem gören bankanın tahtası önce geçici olarak kapatılmış, daha sonra ortaklık yapısındaki belirsizlik giderilene kadar tüm borsa endekslerinden çıkarılmasına karar verilmişti.
l Ziraat Bankası, 21 Ağustos’ta Bank Asya ile resmi olmayan görüşmelerin sonlandırılmasına karar verildiğini açıklamıştı.
l İşlem sırası 7 Ağustos’tan itibaren kapalı olan Bank Asya hisseleri, 15 Eylül 2014’te borsada işleme açılmış ve açılış seansında yüzde 11,29 düşüşle 1,10 lira taban fiyattan güne başlamış ve hisselerdeki değer kaybı birkaç gün devam etmişti.
l Banka yönetimi, 900 milyon liralık ödenmiş sermayesinin 225 milyon lira artırılmak suretiyle 1 milyar 125 milyon liraya çıkarılmasına karar verildiğini açıklamıştı.
l 26 Eylül’de tekrar geçici olarak işleme kapatılan banka payları, “gözaltı pazarı”na alınmıştı.
POLİS GÜVENLİK ÖNLEMİ ALDI
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), Bank Asya’nın yüzde 63’lük imtiyazlı payın temettü dışındaki ortaklık haklarının Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından kullanılmasına karar verdi. Polis, Ümraniye’deki Bank Asya Genel Müdürlük binasında güvenlik önlemi aldı.
SPEKÜLASYONLAR SONLANDIRILDI
ANKARA - Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Bank Asya yönetiminin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devrine ilişkin kararın, bankacılık piyasası kurallarının bir sonucu olduğunu belirterek, “Türkiye’deki bankacılık piyasasının kurallarının bir sonucudur, bunun yorumlanacak bir tarafı yoktur. Kim olursa olsun, yapılması gereken yapılmıştır. En azından finansal piyasalar için de bir spekülasyon sonlandırılmış ve daha güvenli bir ortama geçilmiştir.”
MEVDUAT SAHİPLERİNİ KORUMAK İÇİN
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Beşir Atalay, Bank Asya ile ilgili olarak şunları söyledi: “Bankanın kendi yürüyüşü herhalde ilgili teknik kurullarca BDDK tarafından değerlendirildi ve o risk aşamasına geldiği için de oradaki mevduat sahiplerini korumak açısından böyle bir karar alınmıştır. Bu teknik bir konudur. Bankacılık sistemimizin kendi iç denetim mekanizmasıyla alınmış bir karardır, öyle değerlendirmek lazım.”
ARKASINDA SİYASİ BİR KARAR YOK
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Bank Asya yönetiminin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) devriyle ilgili, “Arkasında siyasi bir karar yoktur. Bu teknik şartları keşke Bank Asya yerine getirmiş olsaydı, şeffaflık şartını sağlamış olsaydı. Ortaklık yapısını bu belgeler istendiği zaman net bir şekilde ortaya koyabilseydi ve bu iş bu noktaya gelmeseydi. Ama maalesef başından itibaren bu noktaya geleceği anlaşılıyordu” dedi.
DAHA SAĞLIKLI BİR YAPIYA KAVUŞACAK
MUHAMMET KUTLU - AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber, Bank Asya’nın TMSF’ye devredilmesi ile batma endişesinin ortadan kalktığını ifade ederek, “Yeniden ekonomiye daha sağlıklı bir şekilde kazandırılmış olacak. Bankada parası olan mudiler artık güvendedir” dedi. TBMM KİT Komisyonu Başkanı Hasan Fehmi Kinay da, “Yönetim değişikliği ile banka çok daha şeffaf ve ülke ekonomisine daha etkin hizmet edecek” diye konuştu.
GÜNDOĞDU: BANK ASYA DÜNDEN DAHA GÜÇLÜ
İSTANBUL - Bank Asya Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Aydın Gündoğdu, “Bugün Bank Asya dünden daha güçlü bir banka” dedi. Bank Asya’nın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından atanan yeni yönetim kurulu üyesi ve Genel Müdürü Aydın Gündoğdu, yeni yönetim kurulu üyeleri Mehmet Ali Gökçe ve Bedri Sayın ile Bank Asya Genel Müdürlük’te bir açıklama yaptı.
“Gerek halkımız, gerek müşterilerimiz, gerekse personelimiz açısından fayda mülahaza ettiğim birkaç konuya temas edeceğim” diyen Gündoğdu, şunları kaydetti: “Bugün Bank Asya dünden daha güçlü bir banka. Bunu hepimizin bilmesi gerekiyor. Çünkü bugün bankamızın arkasında kamunun da desteği oldu. Bu durumun mevduat sahiplerimiz için oldukça önemli olduğunu düşünüyorum ve mevduatlarının bundan sonraki süreçte de artırarak devam ettireceklerini düşünüyorum. Yönetim kuruluna baktığımız zaman katılım bankacılığında çok deneyimli bir ekip var aramızda. Onların deneyimlerinden istifade edeceğiz.”
KATILIM BANKACILIĞI PRENSİPLERİ KONUSUNDA HASSAS OLACAĞIZ
Gündoğdu, Banka Asya’nın bir katılım bankası olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Katılım bankacılığı belli prensiplerle yürüyen bir bankacılık. O anlamda hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki, katılım bankacılığı prensipleri konusunda en hassas şekilde davranacağımızı herkesin bilmesinde fayda mülahaza ediyorum. Dün olduğu gibi bugün de ekibimizle Bank Asya’yı daha ileriye taşımanın gayreti içinde olacağız.”
