• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Erdoğan ve Erbakan'ın büyük oyunu! Sessiz devrim böyle gerçekleşti

Yeniakit Publisher
2018-02-27 23:12:00 - 2018-02-27 23:17:13

Gazetemiz yazarı Hacı Yakışıklı'nın 2014'te yazdığı "Erbakan Gerçeği, Türkiye'nin Refahı" başlıklı yazısı, Milli Görüş'ün merhum lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın vefatı vesilesiyle tekrar gündeme geldi.

Hacı Yakışıklı yazdı:

Öncü adamlar vardır, milyonların düşünüp yapamadığını onlar yapar. Dağlar üzerindeki karları çığ gibi boşaltmak için sadece bir çığlık bekler bazen! Necmettin Erbakan “çığlık” olmuştur. Erbakan ile Erdoğan “zıt ve düşman” kutuplar gibi gösterilse bile Türkiye’nin yeni kuşakları onları “öncü adamlar” olarak tanıyacaktır. Necmettin Erbakan Türkiye’nin ufkunu açan liderdir! Kısıtlı kadrolarla adam yetiştiren Erbakan oldu, bunları sahaya süren Erdoğan oldu! Birileri “gömlek değiştirme” hikayesine öyle inandı ki, düşmana yapılan hilenin farkına varamadı; hâlâ varmak istemeyenleri biliyoruz. Bunları yolun başında söyleseydik “hayaldi, hayal kaldı” sloganıyla ortada gezerdik.

Yakın Türkiye Tarihi hakkında doğru okumalar yapmak isteyenler ve önümüzdeki 10 yıllık süreç hakkında öngörüde bulunmak isteyenler Necmettin Erbakan’ı, ideallerini ve yaşadığı dönemin olaylarını iyi bilmek zorunda! Erbakan’a kök söktürenlere “kök söktüren” Erdoğan’dır! 1997 ve sonrası ile 2002 ve sonrasının yakın şahitlerinin ilerleyen zamanda söyleyecek çok sözleri olacak.

Rahmetli Necmettin Erbakan o kadar zekiydi ki bunu düşmanları bile onaylıyordu. Erbakan, 28 Şubat sonrası aynı siyaset tarzıyla devam etseydi müslümanlara nefes dahi aldırılmayacağını biliyordu. Fırtınanın kasırgaya dönüşeceğini iyi okuyan Erbakan partiyi yenilikçi/gelenekçi diye ayırarak bölünmenin esasında hayırlı bir iş olacağını bilerek hareket etti, zira ortada bir sürü yasaklı vekil vardı, yasakların büyümesi böylece önlendi.Bu yasakları getirenler “Nihayet Erbakan’ın partisini böldük” diye ziyafet şölenlerinde sarhoş zafer naraları atarken onun aklından büyük Türkiye macerası bir an olsun gitmiyordu.

Recep Tayyip Erdoğan İstanbul gibi bir metropol şehrin imtihanını geçmiş, Erbakan kadrolarının tüm detaylarını bilen bir kişilik olarak halkın teveccühünü de kazanmıştı. Erbakan halkı iyi tanıyor, Erdoğan liderliğindeki bir oluşumun yeniden iktidara geleceğini biliyordu. Bu sebeple kendi efsanesini bitirmeye karar veren yine Erbakan’ın kendisidir.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

Milli Görüş gömleğini çıkardık” diyen irade, Milli Görüş çizgisinin Ak Parti’ye öngördüğü şiardır.

Peki Erbakan’ın Ak Parti ve Erdoğan’a söylediği sözler ne olacak diyenler var! “Bunlar daha çocuk, bunlar siyaseti bilmez, bunlar siyonistlerin yolundan gidiyor” sözleri Erbakan’a ait! Peki Erbakan yıllarca kendi gölgesinde yetişen kadroları bilmiyor muydu? İhanet eden “one minute” diyebilemez!

Ak Parti’ye en sert eleştiriler Erbakan’dan geldi. Hatta onun yaptığı muhalefeti ulusalcılar, solcular hatta komünistler bile yapamadı. O sebeple Erbakan konuştu, düşmanlar sustu! Erbakan’ın zekası, dostu da düşmanı da susturdu! Arada kendine yol açabilen Ak Kadrolar Türkiye’nin büyümesini ve en önemlisi sağlık reformlarını gerçekleştirdi. Sağlık reformu Erdoğan’ın en büyük kozuydu, zira “her işin başı sağlık” diyen bir toplumuz! Elbet önce iman! Ancak imanımızı boğmaya çalışan tek dişli canavarlara karşı reformlar ekonomiden başladı. Ak Parti artık halkın çeşitli kesimlerinin de desteğini almıştı! Ulusalcı Laikler ise tüm muhalefet işini Erbakan’a bırakmış, Erbakan’ın öğrencisi Erdoğan’ı dövdüğünü sanarak serin ağaç gölgelerinde keyif yapıyordu.

Erbakan, darbecilerin anlamaya erişemeyeceği bir ustalıkla Ak Parti’ye oy kazandırmış; bu dengeyi çok sağlam tutmuştur.

Abdullah Gül’ün Fazilet Partisi lideri olmak için aday olduğunu ve seçimi kaybettiğini hatırlıyorsunuz değil mi? Abdullah Gül o seçimi kaybetmeseydi asla cumhurbaşkanı olamazdı. Zira Abdullah Bey’in akıbeti de siyasi yasaklılardan farklı olmazdı. Türkiye’nin tarihine vurulan büyük damgayı görüyorsunuz. Bu damga cuntanın değil milletin mührüdür!

Erbakan, 28 Şubat 1997’nin ardından gelecek 2002-2007 darbelerini de engellemiş, Ak Parti’ye paratoner olmuştur. Aksi takdirde bizler yılın belirli aylarında birkaç darbeyi kınamakla yetinirdik.

Numan Kurtulmuş da Saadet’in başındaydı değil mi? Orada kalsaydı Ak Parti’nin seçmeninden %7-8 civarında gelen oy Ak Parti’nin azalmış güçle iktidara gelmesine sebep olurdu. Necmettin Erbakan, Kurtulmuş’a yol vermiştir. Ve en önemlisi Numan Kurtulmuş bugün Ak Parti’de siyaset yapmaktadır.

Erbakan en çok kimlere kızıyordu? Abdullah Gül’e ve Recep Tayyip Erdoğan’a! Sonuç ne oldu? Her ikisi de hem Başbakanlık makamına hem de Cumhurbaşkanlığı makamına oturdu! Planı yapan taşları yerine iyi oturtmuştu. Çünkü o, zaferin, planları bilen Allah’tan geleceğine inanıyordu.

Erbakan’ın ne kadar rakibi varsa onları iyi bir şekilde hatırlayan bile yok, isimlerini telaffuz eden bile yok! Ama Erbakan unutulmayacak ve hakkı bir gün teslim edilecek. Erbakan güçsüz değil, tam tersine çok güçlüydü. Bugün Erbakan dilediği hedefleri yapsaydı çoktan 2023 vizyonunu görmüştük. Kaybeden cuntacılar, kazanan Erbakan’ın nezdinde millet oldu!

Necmettin Erbakan’ı bir kez daha hayırla yâd ediyoruz. Türkiye’nin tüm inanç kesimleriyle birlikte İslam toprağı olduğu unutulmadan dünya lideri olduğu günleri göreceğiz, Allah isterse olur!

(30 Ağustos 2014)

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23