• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Cumhuriyet'in "çatlak" yazarından Cübbeli'ye "domuz" itirazı

Yeniakit Publisher
2022-01-16 15:01:00 -
Cumhuriyet'in "çatlak" yazarından Cübbeli'ye "domuz" itirazı

Cumhuriyet'in sözde hayvan hakları savunucusu, özde İslam düşmanı yazarı Zülal Kalkandelen, ABD’de, bir kalp hastasına domuz kalbi nakledilmesine karşı çıkan Cübbeli Ahmet Hoca'yı aklınca eleştirdi. Yazısında, domuzun ne kadar temiz bir hayvan olduğunu ispatlama gayretine girişen Kalkandelen, "İnsana hiçbir zararı olmayan bir hayvanı aşağılamak, kendi türünün canavarlığını görmeyen kibirli insanın zalimliğindendir" herzesini yumurtladı.

Cumhuriyet'in sözde hayvan hakları savunucusu, özde İslam düşmanı yazarı Zülal Kalkandelen, ABD’de, bir kalp hastasına domuz kalbi nakledilmesine karşı çıkan Cübbeli Ahmet Hoca'yı aklınca eleştirdi. Yazısında, domuzun ne kadar temiz bir hayvan olduğunu ispatlama gayretine girişen Kalkandelen, "İnsana hiçbir zararı olmayan bir hayvanı aşağılamak, kendi türünün canavarlığını görmeyen kibirli insanın zalimliğindendir" herzesini yumurtladı. İşte o tuhaf yazı:

"Belki yoğun siyasi gündemde fazla üzerinde durulmadı ama bugün önemsediğim bir konudan söz edeceğim. 

7 Ocak’ta ABD’deki Maryland Üniversitesi Tıp Merkezi’nde görevli doktorlar, kalp rahatsızlığı olan 57 yaşındaki David Bennett’e domuz kalbi nakletti. Özel izinle yapılan ameliyat yaklaşık yedi saat sürdü. 

Cübbeli Ahmet Hoca diye bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, bu konuda OdaTV’ye şöyle demiş: “Domuz pisliğin ta kendisidir. Tüyünü dahi kullanmak Kuran’da caiz değildir. Başka bir alternatif yoksa mecburi olarak kullanılabilir. Bu durum hayat memat meselesidir, estetik kaygı olmadığı için kabul edilebilir.” 
ÖNE ÇIKAN VİDEO

Olayın beni rahatsız eden yönleri var. Çoğunluk konuya domuz açısından bakmasa da hayvan özgürlüğünü savunan bir yazar olarak bunu dile getirmek bana düşer. 

Ünlü’nün sözlerini eleştiren birçok kişi, “Domuz kalbini vermiş, daha ne istiyorsunuz?” diyerek tepki gösterdi. Bu yerinde bir tavır ama bu söylem yanlış. Domuz kalbini vermemiştir, öldürülmüş ve ona ait olan kalp alınmıştır. Bir makine gibi kullanılmış, sonra da yok edilmiştir. 

Bu insanların ve insan dışı hayvanların yaşam hakkı arasında ayrım yapmayı reddeden türcülük karşıtı felsefeye göre etik dışı. Çünkü burada yaşam hakkı ve türcülük açısından sorgulanması gereken bir sorun var. 

Yanlış anlaşılmasın; bir insanın kendi rızasıyla yaşarken organ bağışlamasına ya da ölümünden sonra ailesinin izniyle bunun yapılmasına elbette karşı değilim. Aksine onu teşvik ederim. Burada söz konusu olan o değil. 

***

Ameliyatta kullanılan domuz kalbi, Revivicor adlı bir şirket aracılığıyla elde edilmiş. Virginia merkezli bu şirket, tedavi amacıyla insanlarla uyumlu alternatif doku kaynağı sağlamak için hayvan biyoteknolojisine odaklanıyor. Kalbi alınan domuz, onların yetiştirdiği genetiği değiştirilmiş domuzlardan biri. 

Bu operasyon için altı aylık bir yavru öldürüldü. İnsan eliyle ve yapay dölleme yoluyla gebe bırakılan bir anne domuzdan kafes içinde doğdu, doğduğu andan itibaren işkence gördü, duyguları olan bilinç sahibi bir hayvan olarak vahşete maruz kaldı. 

Görmezden gelinen bu gerçekleri yazdığım için bana öfkelenip insan hayatının kurtarılması için önerimi sorabilirsiniz. 

Kök hücrelerden üretilen belirli dokular, mesela deri, artık laboratuvar ortamındaki yapay koşullarda (in vitro) geliştirilebiliyor ve daha sonra hasta insana nakledilebiliyor. Son yıllarda bu teknolojinin, bir organın tümüyle geliştirilmesi için de kullanılmasına yönelik ciddi çalışmalar yürütülüyor. Çok yakın bir gelecekte bunun da olacağı yönünde bilgiler var. 

Amerika gibi zengin ve bilimde ileri ülkeler, bir canı kurtarmak için başka bir canı katletmeyi teşvik etmek yerine, buna yatırım yapmalı. Aksi halde organ nakli için hayvan yetiştirme fikri, yeni bir sömürü alanı yaratacak. 

Bilenler vardır mutlaka ama bilmeyenler için yazayım. Domuzların dört yaşındaki çocuklar kadar ve köpeklerden daha zeki olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış durumda. Bunu umursamayanlar olabilir ama sormak isterim acaba domuzun yerinde bir köpek veya kedi olsaydı, onun öldürülmesi normal görülecek miydi?

Bunu elbette hayvan düşmanlarına sormuyorum. Zira bugünlerde sokaklarda köpek katliamı devam ederken keyif alan bolca hasta ruhlu insan var. Onlar iflah olmaz. 

Sorum yaşam hakkına değer verenlere, bu hakkın sadece insana ait olmadığını düşünenlere...

***

Son sözüm de Ünlü’ye... 

Hayvan bedenlerinin, derilerinin, tüylerinin kullanılmasına karşı olan bir veganım. Sadece domuzlar hakkında doğruyu söylemek için yazıyorum. 

Domuzlar pis değildir. Onları kir içindeki ahırlara kapatıp orada yaşamaya mahkûm edenler insanlardır. Yaygın görüşün aksine domuzlar en temiz hayvanlardandır; çok az miktarda ter bezine sahip olduklarından buharlaşma etkisi yaratarak serinleme ihtiyacını karşılamak için suda ya da çamurda yuvarlanırlar. Olanakları olduğunda yaşadıkları alanın yakınına dışkılamayı reddederler.

İnsanların en gaddarca işkence ettiği hayvanlardan biridir domuz. Sakat doğan yavruları bacaklarından tutup kafasını hızla duvara çarparak katletmek hayvancılıkta kabul edilmiş bir yöntemdir. 

Böylesine zulmedilen ama insana hiçbir zararı olmayan bir hayvanı aşağılamak, kendi türünün canavarlığını görmeyen kibirli insanın zalimliğindendir."

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Ali Karakeseli

Allah yemeyin demiş. Yemeyin. İlla hayvancağıza kötü şeyler addetmeyin. Domuz demek kötü hayvan demek değil.

Ahmet

Cübbeli Ahmet Hoca’nın domuzu kötülemesi yanlış neticede domuz da Allahın yarattığı bir hayvan İslamiyette sadece yenmesi haram yemezsın Domuzu olur biter yok domuz pislik hayvanın tekidir filan demenin anlamı yok ki
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23