Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan İstanbul'da faciayla ilgili ilk değerlendirme
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da iki genç kızın canice öldürüldüğü olayla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan "Son günlerde milletçe yüreğimizi yakan olaylara şahit oluyoruz. Bu hadiselerin önüne geçeceğiz. Gençlerimizin sosyal medyanın ve dijital mecraların, her türlü melanetin bulunduğu karanlık dehlizlerinde yitip gitmelerine seyirci kalamayız" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde "2024-2025 Yükseköğretim Akademik Yılı Açılış Töreni"nde açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları şöyle;
Bizler dünyanın ilk eğitim- öğretim merkezlerinin neşet ettiği medeniyetler beşiği olan Anadolu coğrafyasının bin yıllık sakinleriyiz.
Ecdadımız kurduğu eğitim-öğretim müesseseleriyle tarihin her dönemine ışık tutmuştur.
Söğüt'teki beylikten cihan imparatorluğuna giden yolun mihmandarlığını böyle alimler ile alimlere karşı hürmetkar sultanlar yapmıştır.
İlme, araştırmaya, bilime, düşünceye ve ilim erbabına verilen değer ne kadar büyükse bir ülkenin istikbali o kadar aydınlıktır.
Okul öncesinden başlayarak yüksek öğrenime kadar her aşamada Türk eğitim sisteminin iyileştirmesini temel önceliğimiz olarak belirledik. 2002 yılında 76 olan yüksek öğretim kurumu sayısı bugün itibarıyla 208'e ulaştı.
Yüksek öğretim bütçesini 2002 yılında 2,4 milyar liradan 2004 yılında 341 milyar liraya getirdik.
Kadınlarda yüksek öğretimdeki net okullaşma oranı yüzde 14 iken bugün bu oran yüzde 51'i buldu.
Her ilimize üniversite kurduk. Öğrenci sayısı 2 milyondan 7 milyona çıktı. Üniversitelerde kadın öğretim üyesi oranımız yüzde 46,5 ile OECD ortalamasının bir puan üzerinde.
Göreve geldiğimizde 64 bin civarında olan öğretim elemanı sayısı bugün 185 bine çıktı. Böylece Türkiye öğretim elemanı sayısı bakımından OECD ülkeleri içerisinde 8. sıraya yükseldi.
Bugün 198 farklı ülkeden gelen misafir öğrenciler, Türk üniversitelerde eğitim görüyor. Faşist çevrelerin propagandalarının tam aksine bu öğrencilerin neredeyse tamamı ülkemizde kendi imkânlarıyla okumaktadır.
28 Şubat zihniyetinin üniversitelerimize vurduğu en büyük darbelerden olan kat sayı adaletsizliğini ve kılık kıyafet yasaklarını ortadan biz kaldırdık. İkna odalarından geçilerek girilen üniversite utancına biz son verdik.
Geçmişte üniversitelerimiz hukuk dışı arayışlara alet edilmiştir. Bu karanlık günler artık geride kalmıştır.
Türk üniversitelerine yakışan bilimsel yayınlarda ülkemizin ilk 10 arasına girmesini sağlamaktır. TEKNOFEST Adana'daki manzara umutlarımızı daha da artırdı.
Gazze soykırımı, Siyonist lobinin dünyanın en prestijli üniversitelerini de tahakkümü altına aldığını bir kez daha göstermiştir.
Gazze soykırımında Batılı yönetimler İsrail'i korumak uğruna, özellikle itibarlarını kaybettikleri çok kötü bir sınav vermiştir.
(Batılı ülkeler) Yıllarca bize demokrasi dersi verdiler. Bize en üst perdeden ahkam kesenlerin Gazze soykırımdan nasıl tavır takındıklarını hepimiz gördük.
Millet ve devlet olarak bu hadiselerin önüne geçecek adımları atmazsak batılı ülkelerin karşılaştığı sıkıntılarla bizim de yüzleşmemiz kaçınılmazdır.
Eğitim, milli şuurla desteklendiği oranda başarılı olacaktır. Tarihini bilen, öz güvenli nesiller yetiştirdiğimiz ölçüde yarınlarımıza güvenle bakabiliriz.
Bu hadiselerin önüne geçeceğiz
Son günlerde milletçe yüreğimizi yakan olaylara şahit oluyoruz. Bu hadiselerin önüne geçeceğiz.
Gençlerimizin sosyal medyanın ve dijital mecraların, her türlü melanetin bulunduğu karanlık dehlizlerinde yitip gitmelerine seyirci kalamayız.
Teröre, uyuşturucuya, alkol bağımlığına, sapkın akımlara, suç çetelerine kaybettiğimiz her gencin vebali hepimizin üzerindedir.