MUHSİN BAYRAKTAR / ANKARA - “17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu” olarak tarihe geçen olayı AK Parti iktidarını devirebilmek için bir fırsat olarak gören CHP’nin, Sinan Aygün olayını hatırlamaması dikkatlerden kaçmıyor. Hatırlanacağı gibi, 1 Temmuz 2008 tarihinde Ergenekon Terör Örgütü Savcısı Zekeriya Öz tarafından Aygün’ün evine yapılan operasyonda kasa içerisinde 2,5 milyon dolar para ele geçirilmişti. Aygün, paraların kendisine ait olduğunu söylerken, medyaya yansıyan bilgilere göre 2,5 milyon doların haksız kazanç olduğu öğrenilmişti. Aygün’ün bu paraları tefecilikten ve Ankara Ticaret Odası Başkanlığı sırasında aldığı rüşvetlerden elde ettiği ileri sürülmüştü. Ergenekon iddianamesinde yer alan bilgilere göre ceza almasına kesin gözüyle bakılan Aygün’ü CHP, 2011 genel seçimlerde milletvekili yaparak hapishaneden kurtardı. Aygün, 5 Ağustos tarihinde Silivri’de görülen Ergenekon duruşmasında 13,5 yıl hapis cezasına çaptırılmış, milletvekili olduğu için cezanın infazı ertelenmişti. Sinan Aygün polislerin evine yaptığı operasyon sırasında “Atatürk’ü sevmekle suçlanıyorum” demiş, bir polis memuru da, “Sayın Başkan Atatürk’ü sevdiğini söylüyorsun ama kasandan çıkan paralarda Atatürk’ün resmi yok” diye karşılık vermesi hafızalara kazınmıştı.
İKİYÜZLÜ CHP Bakan çocuklarına ve iş adamlarına yönelik yapılan operasyonu savunan CHP’nin kendi milletvekilinin haksız kazancını görmezlikten gelmesi “ikiyüzlü politik duruş” olarak yorumlandı. Rüşvet ve yolsuzluk operasyonunda bakan çocuklarının evinden çıktığı iddia edilen paraları eleştiren CHP kendi vekilinin kasasından çıkan ve Aygün’ün yasa dışı yollarla elde ettiği 2,5 milyon doları hatırlamak istemiyor.