Büyükelçi Ali Sait Akın: Korsanlar bizi durduramaz
Yunan uşağı bir Alman fırkateyninin ‘AB gücü’ adı altında, Libya’ya silah ambargo bahanesiyle Türk kargo gemisine tacizini değerlendiren eski Bingazi Büyükelçisi Akın, “Bu ve benzeri tutumlar, uluslararası ilişkilerde ikiyüzlülük örneğidir. Bu davranışlar Libya’yı peşkeş çekemeyeceklerini anlamış olmanın rahatsızlıklarıdır. AB korsanlığı yükselen Türkiye’yi durduramaz” dedi.
Doğu Akdeniz’de Libya açıklarında, İrini Görev Gücü kapsamındaki bir Alman firkateyninden, Libya silah ambargosunu ihlali bahanesiyle geçtiğimiz günlerde sivil ve silahsız bir Türk kargo gemisine tecavüzde bulunulmasına ilişkin Akit’e değerlendirmede bulunan Türkiye’nin eski Bingazi Başkonsolosu, Büyükelçi Ali Sait Akın, “Bu ve benzeri tutumlar, uluslararası ilişkilerde katalog bir ikiyüzlülük örneğidir” dedi.
Asıl silah ambargosunu delenler batılı ülkeler ve BAE
Müdahaleye dayanak yapılan BM Güvenlik Konseyi kararının, şüpheli durumlara dair olası aramalarda, meşru Libya yönetimiyle danışmayı ve bayrak ülkesinin ön iznini almayı öngördüğünü hatırlatan Büyükelçi Akın, şunları dile getirdi: “Libya’da dış güçler tarafından kimin silahlandırıldığı ve kimin saldırganlık yaptığı aşikardır. Asıl silah ambargosunu delenler batılı ülkeler ve Birleşik Arap Emirlikleri’dir. AB ambargo ihlalini denetim işinde samimi olsaydı, saldırgana ve ona akan silahlara odaklanırdı. Darbeci Hefter’e Mısır üzerinden karadan ve havadan her türlü ağır silah akışı devam etmektedir. BAE, ayrıca, havayoluyla doğrudan sevkıyat da yapmaktadır ki bunlar belgelenmiştir. Fransa ve Almanya, saldırgan General Halife Hafter’e ileri teknoloji ürünü silahlar sağlamaktadırlar. Fransa, 2019 Trablus saldırısı sırasında, Hafter’e, NATO ülkelerine bile özel izinle verilen, ABD yapımı son model Javelin (Cirit) füze sistemleri vermiştir. Bu durum ABD Kongresi tarafından raporlanmış ve Fransa tarafından da, örtbas edici bir açıklamayla olay kabullenilmiştir. Keza, Almanya, Berlin’de Libya Barış Konferansını düzenledikten sonra bile, sadece 20 Ocak- 03 Mayıs 2020 tarihleri arasında, 308.2 milyon Avro silahı darbeci Sisi yönetimine satmış, bu silahların bir kısmı oradan Hafter güçlerine aktarılmıştır. Bu satışta asıl amaç, Mısır’ın paravan olarak kullanılıp kritik silahların darbeci General Hafter’e gönderilmesidir. Batı’nın bu şekilde yıllardır Hafter’i silahlandırdığı bilinmektedir.”
Peşkeş çekemeyeceklerini anlamanın rahatsızlığı
AB korsanlığının yükselen Türkiye’yi durduramayacağını belirten Büyükelçi Akın şöyle devam etti: “Bu gelişme, Fransa ve Almanya gibi önde gelen AB ülkelerinin haksız ve ikiyüzlü siyasetlerini de bir kez daha ortaya koymaktadır. Bu ülkeler, sözde barış ve güvenliği sağlama adı altında, bir taraftan darbeci ve katliamcı bir saldırgana karşı meşru müdafaa yapan bir halkın elini kolunu bağlamakla; diğer taraftan, doğrudan veya dolaylı yollardan bizzat saldırganı da silahlandırmaktadır. Bu uluslararası ilişkilerde katalog bir ikiyüzlülük örneğidir. Türkiye’nin Libya halkına yardımı ve saldırgana karşı duruşu şaşmaz. Bu davranışlar Libya’yı peşkeş çekemeyeceklerini anlamış olmanın rahatsızlıklarıdır ve sonucu değiştirmeyecektir.”
