İspanya’nın Lanjarón köyünde mezarlık yeri sıkıntısına dikkat çekmek için 1999’da “ölüm yasağı” ilan edildi. Yasak hala sürüyor...
İspanya’nın Lanjarón köyünde mezarlık yeri sıkıntısına dikkat çekmek için 1999’da “ölüm yasağı” ilan edildi. Yasak hala sürüyor...
İspanya’nın Granada iline bağlı Lanjarón köyünde mezarlık krizi, sıra dışı bir hikâyeye dönüştü. 1999 yılında dönemin belediye başkanı José Rubio, köy sakinlerinin ölmesini yasaklayan eşi benzeri görülmemiş bir karar aldı.
Bu şaşırtıcı karar, köyün uzun yıllar boyunca yaşadığı mezarlık yeri sıkıntısına dikkat çekmek amacıyla alınmıştı. Rubio, geleneksel yollarla sonuç alamayınca, alışılmadık bu yöntemle bölgesel yetkililerin dikkatini çekmek istedi.
Kararname, vatandaşlara "sağlıklarına azami özen göstermeleri ve belediye yeni bir mezarlık alanı tahsis edene kadar ölmemeleri" çağrısında bulunuyordu. Kararnamede açıkça şu ifadeye yer verildi: “Bugünden itibaren Lanjarón’da ölmek yasaktır.”
Rubio, daha sonra bu kararın sembolik bir adım olduğunu ve yetkililer üzerinde baskı kurmak amacı taşıdığını belirtti. “Ben sadece bir belediye başkanıyım; nihai karar Tanrı’ya aittir,” dedi.
Bu sıra dışı karar, geçen yirmi yılı aşkın sürede yaklaşık 4.000 kişilik nüfusa sahip köyün kimliğinin bir parçası hâline geldi. Her ne kadar “yasadışı ölüm” nedeniyle herhangi bir ceza uygulanmamış olsa da, karar medyanın ilgisini çekmeyi başardı.
Bugün hâlâ Lanjarón sadece tek bir mezarlığa sahip. Ancak köy, şifalı mineralli kaynak sularıyla tanınır hâle geldi.
İlginç bir şekilde, Lanjarón bu türden tek örnek değil. Norveç’in Longyearbyen kasabasında da benzer bir “ölüm yasağı” 1950’den beri uygulanıyor. Bu yasak, cesetlerin donmuş toprakta çürümeden kalması ve virüslerin korunarak yeniden ortaya çıkma riski sebebiyle getirildi.
