Avukat Yaşar Baş masumiyet kuralını çakma hukukçulara tane tane anlattı
Avukat Yaşar Baş, masumiyet kuralını çakma hukukçulara tane tane anlattı.
Avukat Yaşar Baş, çakma hukukçulara ders vermeye devam ediyor.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Baş, masumiyet kuralını çakma hukukçulara tane tane anlattı.
İşte Yaşar Baş'ın o açıklaması:
Demokratik hukuk düzenlerinde, masumiyet karinesi ile demokratik düzeni karakterize eden ifade hürriyeti arasında makul bir denge bulunur…
Her kuralın koruduğu bir de hukuki yarar bulunur..
Masumiyet karinesi ile korunan hukuki yarar kişiseldir.. İfade hürriyetinin koruduğu hukuki yarar ise, toplumun bilgi edinme hakkının sonucudur yani toplumsaldır..
Kişisel yarar ile toplumsal yarar çatıştığında, toplumun yararı öncelik kazanır..
Bu bağlamda, herhangi bir kişinin kişisel yararı yerine toplumun yararının tercih edilebilmesi için, kişiler ile ilgili bilgilerin makul bir şüpheye dayanması ve bu şüphenin konuşulması ve tartışılmasında kişisel yarardan daha öncelikli toplumsal yararın bulunması gerekir..
Bir kimsenin tutuklanması, suçlanan kişi hakkındaki kuvvetli bir şüphe olduğunu gösterir..
Eğer tutuklanan bir kimse, toplumun tercihleri ile yürütülen bir görevi sürdürmekte veya böyle bir görev için aday durumunda ise,
Böyle bir kimse ile ilgili iddiaların konuşulmasında hiç tartışmasız bir şekilde kişisel yararın önüne geçen toplumsal yarar bulunmaktadır..
Toplumun bir bölümünün tercihleri ile toplumun tamamına ait yetkileri kullanma talebinde bulunan bir kimseyi toplumun gerçek anlamda tanıma hakkı vardır…
Toplumun tercihini talep eden bir kimseyi toplum tartışmasın demek gülünç derecede tutarsız bir bakış açısıdır..
Hiç bir siyasi görevi olmayan veya bir siyasi görev için girişimde bulunmayan bir kimsen toplum önünde tartışılmasında toplum için herhangi bir fayda bulunmayacağından, hakkındaki iddiaların toplum önünde tartışılması masumiyet karinesinin ihlali olabilir..
Ancak bir siyasetçi hakkında suç işlediğine dair makul veya kuvvetli bir şüphe varsa, bu şüphenin tartışılmasının toplum için sağlayacağı yarar kişisel yararın önüne geçer…
Toplumun ilgisinden kişisel fayda sağlayan sanatçı, gazeteci gibi meslekleri yürütenler için de masumiyet karinesine göre toplumun bilgi edinme hakkı öncelik kazanır..
Masumiyet karinesi kavramını da anlamını bilmeden yerli yersiz kullanma alışkanlığı başladı.. Karine kelimesi aksi ispatlanabilecek ön kabul anlamını taşır.. Masumiyet karinesi de, bu anlamda aksi konuşulabilecek ve ispatlanabilecek bir ön kabuldür..
Masumiyet karinesinin aksini gösteren delil ve emareler bulunmakta ise, kişinin masum olduğuna dair ön kabul (karine) nin aksinin ispatlanması için yol açılmış olur…
Masumiyet karinesinin aksini iddia eden, bunu ispatlama hakkına da sahiptir..
O nedenle bir kimse hakkında herhangi bir isnatta bulunan kişi, isnadını makul gösterecek delilleri sunar ve ileri sürdüğü iddiaları dile getirmede toplumsal bir yararın bulunduğunu gösterebilirse kendisine ceza verilmez…
Bir kimse hakkında savcılık harekete geçmeden önce, dayandığı delillere güvenen bir kimse, eğer konunun tartışılmasında toplumsal yarar da varsa, herhangi bir kimsenin masum olduğuna dair karineyi (yani ön kabulü) tartışmaya açma hakkına sahiptir…
Eğer bir kimse hakkında savcılıkça yürütülen bir soruşturma varsa, konunun tartışılmasında toplumsal yarar bulunmak kaydıyla masumiyet ön kabulünün (karinesinin) sağladığı koruma zaten tamamen ortadan kalkar….
Tutuklanmış bir belediye başkanı ile ilgili iddiaların toplum önünde konuşulmasının masumiyet karinesinin ihlali olabileceğine dair yorumu hiç bir demokratik ülkede duyamazsınız…
Hiç bir yerde olmayacak bir yorum bizde nasıl olabiliyor…
Bu kadar yaygın ve yoğun olanının örneği yoktur ama yolsuzluk her yerde olabilir…
Ancak yolsuzluğa eşlik eden bu kadar ağır bir yüzsüzlüğün örneğini başka yerde bulmanız mümkün değildir..