Asrın Yolsuzluk Dosyasına Karartma Operasyonu! Sözcü, İmamoğlu İddianamesini Sakladı! Sözcü okurlarını aptal sanıyor
Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı yolsuzluk soruşturmasıyla sarsılan Ekrem İmamoğlu dosyasını, Sözcü gazetesi yine manipülasyonla perdelemeye çalıştı! 407 şüpheli, 3.741 sayfalık dev iddianame, 142 ayrı suç ve 2 bin 352 yıl hapis talebi... Ama Sözcü’nün manşetinde sadece “Hatırladığım kadarıyla”!
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen “çıkar amaçlı suç örgütü” soruşturmasında, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ekibine yönelik 3.741 sayfalık dev iddianame tamamlandı.
Aralarında 105 tutuklu, 5 “müşteki şüpheli” olmak üzere toplam 407 isim yer aldı.
İddianamede, İmamoğlu’na yolsuzluk, rüşvet, irtikap, görevi kötüye kullanma ve örgüt kurma suçlarından tam 142 ayrı fiil isnat edilerek 2.352 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
Ancak bu dev yolsuzluk dosyasını gündemin merkezinden uzaklaştırmak için Sözcü gazetesi yine devreye girdi.
“Asrın yolsuzluğu”nu ‘unutkanlık’la geçiştirdiler!
Sözcü’nün manşeti, “Hatırladığım kadarıyla iddianamesi” oldu.
Devletin resmi kayıtlarına giren 3.741 sayfalık belgeyi görmezden gelen gazete, iddianamede geçen “hatırlamıyorum”, “bilmiyorum”, “mışlar, mişler, muşlar” ifadelerini öne çıkararak kamuoyunu yanıltmaya çalıştı.
Sözcü okurlarını yine aptal yerine koydu!
Sözcü gazetesi, bu kez de kendi okurlarını yine aptal yerine koydu.
Binlerce sayfalık delil, tanık beyanı ve usulsüzlük zincirini yok sayan gazete, birkaç kelimelik ifadeyi manşete taşıyarak “bakın delil yokmuş” algısı oluşturdu.
Gerçeği saklayıp okuruna çarpıtılmış bilgi sunan Sözcü, böylece hem gazeteciliğin itibarını hem de kendi kitlesinin aklıyla alay etti.
Gerçekleri gizleyip suçluyu aklama gayreti
Sözcü’nün yayın politikası, İBB’de dönen milyonluk yolsuzluk ağını perdelemek üzerine kuruldu.
İddianamede geçen belgeler, banka dekontları, villa alım-satım ilişkileri ve belediye ihaleleriyle örgütlü çıkar ilişkilerini açıkça ortaya koyarken, gazete bunların hiçbirine değinmedi.
“Gazetecilik” adı altında yapılan bu perdeleme girişimi, kamu vicdanında büyük tepki topladı.
2019’da “Musakka-adalet” sözü vermişti, villalarla hatırlandı!
Ekrem İmamoğlu’nun 31 Mart 2019 yerel seçimleri sonrası “Çalışana musakka, yöneticiye antrikot olmaz” sözüyle halkçı bir profil çizmeye çalıştığını hatırlatan vatandaşlar, bugün gelinen noktada “Sarıyer villaları” ve “milyonluk ihaleler”le gündeme gelen tabloyu ibretle izliyor.
Sözcü’nün, bu tablonun üzerini örterek “temize çıkarma operasyonu” yapması, “gerçekleri gizleyen medya” tartışmasını yeniden alevlendirdi.
Kamuoyu ne istiyor?
Millet, “Asrın yolsuzluğu” olarak anılan bu davanın tüm detaylarının canlı yayınla halka açık şekilde görülmesini istiyor.
Gerçeklerin gizlenmediği, yargının cesurca sorular sorduğu, villaların, ihalelerin ve milyonların hesabının tek tek sorulduğu bir duruşma süreci talep ediliyor.


