Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Asan, “Türkiye’de uyguladığımız Gönül Elçileri Projesi sayesinde, 1 yılda 133 çocuk koruyucu ailenin yanına yerleştirilmişti, kampanya sayesinde 1 ayda bin kişi başvurdu. Biz Almanya’ya da gidip bu çalışmayı yap
ZONGULDAK
Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Aşkın Asan, ‘’Medyada yer aldığı şekliyle boşanmalar artmadı, hemen hemen aynı devam ediyor’’ dedi.
Asan, Zonguldak’ta Genel Maden İşçileri Sendikası Salonu’nda düzenlenen ‘’Toplumun Temeli Aile’’ konulu toplantıda yaptığı konuşmada, yapılan bir araştırmada Türk toplumunda aile kurumunun çok değerli görüldüğünün ortaya çıktığını söyledi.
Aile ve Toplum Hizmetleri Genel Müdürlüğü kapsamında yapılan çalışmalara değinen Asan, Aile Sosyal Destek Programı’nı iki ilde pilot olarak uyguladıklarını, şu anda Türkiye genelinde sistemi yaygınlaştırma çabası içerisinde olduklarını belirtti.
Asan, çiftlerin boşanma sürecinde UYAP sisteminden bilgi geldiğini belirterek, ‘’Bizden destek almak isteyip istemedikleri konusunda çiftlerle irtibata geçiyoruz. Kesinlikle onları vazgeçirme gibi bir şeyimiz yok ama vazgeçenler var. Boşanmaya karar verenlere sürecin sağlıklı şekilde sürmesi için destek veriyoruz. Boşanma sonrası varsa çocuğa ve aileye destek sağlıyoruz. Bazen kişiler çocuklarını aileden bağımsız gibi kullanıyorlar. Boşanma sürecinde ‘git sen onu’ söyle ya da ‘ne yapıyor’ bana haber ver şeklinde en fazla çocuk mağdur oluyor’’ diye konuştu.
BOŞANMALAR ARTMADI
Bakan Yardımcısı Asan, medyada boşanma oranlarının çok arttığı yönünde haberler yer aldığını hatırlatarak, şöyle devam etti:
‘’Bizim araştırmalarımız bu şekilde söylemiyor. 2000’de 122 bin 459 kişi boşanmış, 2010 verileri 122 bin 939 yani hemen hemen aynı, 2012 yılında 124 bin şeklinde çıktı. Medyada yer aldığı şekliyle boşanmalar artmadı, hemen hemen aynı devam ediyor. Boşananların yüzde 72’si yeniden evleniyor. Yüzde 17’si de tekrar eski eşiyle evleniyor. Evlenme oranlarımız yine yüksek. Avrupa binde 4,51 oran, bizde 8,21, boşanma oranları da Avrupa oranlarının çok çok aşağısında. Onlarda 2,1, biz de 1,6 şeklinde seyretmekte.’’
Asan, yaptıkları araştırmalarda en fazla ihmal ve istismarın aileden kaynaklandığını işaret ederek, ‘’Mesela çocuklara yönelik ihmal ve istismar verilerini bir bakın sadece yüzde 2’si hiç tanımadığı yabancılardan, yüzde 98’si ise yine tanıdığı o aileden geliyor. Bunun için aile değerlerini destekleme, eğitim faaliyetleri, sığınabilecek bir mekanizma oluşturmak için bakanlık olarak çok çalışıyoruz’’ diye konuştu.
TÜRK ÇOCUKLARININ HIRİSTİYAN
AİLELERE VERİLMESİ
Türkiye’de ‘’Gönül Elçileri’’ projesini başlattıklarını vurgulayan Asan, şöyle konuştu:
‘’Eskiden çocuk yuvaları vardı, şimdi biz onlara ‘sevgi evleri’ diyoruz. Burada 14 bin çocuğumuz var. Devlet bunlara çok güzel bakıyor. Şu anda sevgi ve çocuk evleri modellerimizde kuş sütünden tutun da her türlü ihtiyaçları karşılanıyor. Ama eksik olan bir şeyler var. Özellikle 0-6 yaş grubu için BM dahil tüm akademik camia, bu çocukların ailenin yanında olması gerektiğini söylüyor. Bu 14 bin çocuğun annesi ve babası var ama fonksiyonlarını yitirmiş. Almanya’da çocukları Hıristiyan ailelere veriyorlar. Almanlara (Niye bizim çocuklarımızı Hıristiyan ailelere veriyorsunuz, Türklere versenize) diyoruz, onlar da diyor ki ‘Vereceğiz de kimse başvurmuyor ki). ‘Bu çocuklar burada doğdukları için Alman vatandaşı, biz de sıraya girmiş, koruyucu aile olmak isteyen aileler var. Sıradakine veriyoruz’ diyorlar. Demek ki Almanya’daki Türklerle de çalışmak lazım. Çünkü dernekler geldi, bizden yardım istediler.’’
Asan, ‘’Gönül Elçileri’’ projesi kapsamında vali eşlerinin mükemmel çalıştığını belirterek, ‘’1 yılda 133 çocuk koruyucu ailenin yanına yerleştirilmişti, kampanya sayesinde 1 ayda bin kişi başvurdu. Kampanyaların ne kadar büyük faydası olduğu ortada, biz Almanya’ya da gidip bu çalışmayı yapacağız. Kişilerin kafasından bazı tereddütler var, bunları silmesi gerekiyor. Mahrem olur mu, namahrem olur mu? Biz eskiden koskoca evlerde amca yenge teyzeler hep birlikte yaşıyorduk, problem olmuyordu. Bir de küçücük çocuk’’ diye konuştu.