Meral Akşener'in, diğer liderlerin Kemal Kılıçdaroğlu ismine itiraz etmediğini, CHP'nin ise ısrarından vazgeçmediğini görünce Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığı adaylığına razı olduğunu belirten Fadime Özkan, "Olan yine İBB Başkanına oldu" dedi.
Meral Akşener'in, diğer liderlerin Kemal Kılıçdaroğlu ismine itiraz etmediğini, CHP'nin ise ısrarından vazgeçmediğini görünce Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığı adaylığına razı olduğunu belirten Fadime Özkan, "Olan yine İBB Başkanına oldu" dedi. Özkan, Star'daki yazısında özetle şunları kaydetti:
"Erdoğan ve AK Parti karşıtlığında buluşan, bunun dışında hemen hiçbir noktada ortaklaşamayan ve hem kendi içlerindeki hem ortaklar arasındaki pazarlıklardan başını bir türlü alamayan muhalefet partileri asıl meseleyi konuşmak üzere nihayet sözleşmişler.
Bugün Meral Akşener ev sahibi.
Hafta boyunca masanın diğer ortaklarını tek tek yokladı zaten.
Anlaşılan o ki 11. toplantının gündemi biraz da bu yoklamalar sayesinde "ortak aday" olabildi.
Başka türlü söylersek, Akşener diğer liderlerin Kemal Kılıçdaroğlu ismine itiraz etmediğini, CHP'nin ise ısrarından vazgeçmediğini görünce mecbur kaldı, pes etti, havlu attı, razı oldu büyük ortağına.
Olan yine İBB Başkanına oldu.
Meral Ablasının ettiği onca uygunlu uygunsuz lafla, verdiği ölçüsüz gazla 1 numara olmak istediğini erkenden ve çok fazla belli etti İmamoğlu. Büyükelçilerle sıkça buluşup batı medyasına ülkesini defalarca kötüledi. İstanbul'u yönetmeden iki kez Anadolu turnesine çıktı. Şu son on günde bile önce umreye sonra Kastamonu'ya sonra Yunanistan'a gitti.
Ama olmayınca olmuyor.
Üstelik girdiği seçimlerin tamamını kaybeden, siyaset yaptığı yirmi yılda partisine fazladan 20 oy getiremeyen ama FETÖ yardımıyla da olsa Deniz Baykal, Önder Sav gibi epey dişli CHP'lileri yiyen ve Atatürk'ün partisini HDP'nin kuyruğuna takan Kılıçdaroğlu'na yenildi işte. Yaprakların bile kendisini alkışladığı Bay Başkan.
Zaten CHP ve İP için mesele seçim kazanmaktan çoktan çıkmış durumda.
Eski CHP'liler için CHP'yi Kılıçdaroğlu'ndan kurtarmak, İyi Parti içinse CHP'nin boşalttığı alana yayılmak asıl amaç.
Bu kadar entrikanın döndüğü bir masada hiçbir şey henüz net değil. Her an her şey olabilir tabii.
Ama İmamoğlu isminin askıya alındığı, Kılıçdaroğlu'nun güç bela kendini kabul ettirdiği artık kesin görünüyor.
Asıl soru ise 14 Mayıs'ı bekliyor:
Adaylığını bile birlikte siyaset yaptığı ortaklarına bir yılda zor kabul ettiren Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı görevi için yüzde 50+1 oy almayı, altılı masa seçmenlerinin tamamına, ne kadar zamanda, hangi vizyon, hangi donanım, hangi referansla ve nasıl başaracak? (...)"