Akdeniz’in iki yakası parlıyor: Dev nükleer hattın yeni güç haritası çiziliyor
Rosatom yöneticisi Kirill Komarov, Akdeniz’in kuzeyinde Türkiye’deki Akkuyu, güneyinde ise Mısır’daki El Dabaa nükleer santralleriyle dünyanın en büyük çift yönlü nükleer enerji hattının kurulduğunu açıkladı. Rusya, Suudi Arabistan ve Afrika’da da yeni projelere hazırlanıyor.
Küresel enerji dengeleri yeniden şekilleniyor. Rosatom Kurumsal Gelişim ve Uluslararası İlişkiler Birinci Genel Müdür Yardımcısı Kirill Komarov, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da hızla büyüyen nükleer enerji projelerinin “dünya enerji tarihinde bir dönüm noktası” olduğunu söyledi.
Komarov’a göre, Akdeniz’in kuzeyinde Türkiye’nin Akkuyu Nükleer Güç Santrali, güneyinde ise Mısır’ın El Dabaa Nükleer Santrali inşa ediliyor. İki dev proje, Akdeniz’in iki ucunda dünyanın en büyük nükleer inşaat hattını oluşturuyor.
“Bu iki proje yalnızca enerji üretimi değil, bölgesel güç dengeleri açısından da bir devrimdir,” diyor Komarov.
8 üniteyle dev enerji koridoru
Her iki santral de dörder üniteden oluşuyor. Akkuyu ve El Dabaa tamamlandığında, toplam 8 nükleer reaktör Akdeniz hattında enerji üretecek. Bu, yalnızca Türkiye ve Mısır için değil, tüm bölge için enerji güvenliği açısından stratejik bir ağ anlamına geliyor.
Komarov, projelerin “dünyanın en büyük nükleer santral inşaatı” unvanına sahip olduğunu belirterek, bu adımın Rosatom’un küresel nükleer alandaki liderliğini daha da pekiştirdiğini vurguladı.
BAE ve Suudi Arabistan da sırada
Komarov, Birleşik Arap Emirlikleri’nde faaliyette olan Barakah Nükleer Santrali’nin ülke elektriğinin %25’ini ürettiğini belirterek, BAE’nin yeni reaktör projeleri üzerinde çalıştığını duyurdu.
Ayrıca, Suudi Arabistan’ın da en az iki yeni nükleer ünite için ihale sürecini başlattığını açıkladı. Rosatom’un da bu ihaleye katıldığını belirten Komarov, “Suudi Arabistan’ın enerji ihtiyacı büyük ve bu alanda güçlü bir rekabet yaşanıyor” dedi.
Afrika yeni enerji sahnesi oluyor
Komarov’a göre, Afrika kıtası, küresel enerji krizinin merkezinde. Yaklaşık 750 milyon insanın elektrik erişimi bulunmuyor.
Elektrik fiyatlarının kilovatsaat başına 15 ila 20 sent arasında değiştiği kıtada, nükleer enerji yalnızca bir seçenek değil, ekonomik bir zorunluluk haline geliyor.
Rosatom, halihazırda Nijerya’da iki üniteli nükleer santral için hükümetler arası bir anlaşma imzalamış durumda. Ayrıca kıtanın tek faal nükleer tesisi olan Güney Afrika’daki Koeberg Santralinin modernizasyon süreci de devam ediyor.
“Afrika için nükleer enerji artık lüks değil, ihtiyaç”
Komarov, “Afrika’da nükleer enerjiye geçiş yalnızca kalkınmayı değil, milyonlarca insana enerji erişimi sağlamayı da mümkün kılacak,” ifadelerini kullandı.
Uzmanlara göre, bu adımlar Rusya’nın enerji diplomasisini güçlendiren yeni bir jeopolitik stratejiye işaret ediyor. Akkuyu’dan El Dabaa’ya, Barakah’tan Nijerya’ya kadar uzanan bu dev ağ, 21. yüzyılın nükleer enerji kuşağını oluşturuyor.
