• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Latif Erdoğan
Latif Erdoğan
TÜM YAZILARI

Şeytanlar… 

02 Ekim 2021
A


Latif Erdoğan İletişim: [email protected]

Şeytan, “Şatana” veya “Şâta” filinden türemiş olup, birinciye göre “Uzak olan”, ikinciye göre ise, “Bâtıl olan” manalarına gelir. Salah ve hayırdan uzaklığına ve daima haktan yüz çevirmesiyle batıl oluşuna nispet edilerek, şeytana, “Şeytan” denmiştir. 

Şahsına ait yönüyle, hiçbir zati değer ve kıymeti olmayan bu menhus, bu melun varlık, netice ve Yaratıcısına bakan cihetiyle, binlerce hikmete mebni olarak yaratılmıştır. Bu hikmetlerden biri, belki en birincisi de cinlerin ve insanların yükseliş ve alçalışında oynadığı roldür. İstidat ve kabiliyetler, ona karşı yapılan mücadele ve kavgadaki başarılar ölçüsünde inkişaf edip gelişerek cennete ehil hale gelirken, mağlubiyetler de yoz ve bodur halde kalmış bir külçenin cehenneme yuvarlanmasını netice verirler… 

Değer ve kıymetin keyfiyete bağlı olması; kemiyetin kıymet ve değer ölçüsünde tercih ettirici bir fonksiyon ve tesiri bulunmaması sebebiyle, umuma ve keyfiyetteki bu değer ve kıymete nazaran Cenâb-ı Hak, şeytan gibi bir varlığı yaratmıştır; ve bu hiç bir zaman, O’nun rahmet ve şefkatine zıt ve muhalif değildir. 

Zira, bu sayededir ki, cinlerin ve insanların yaratılışı bir mana bulacak, âli ruhlar ile sefil ruhlar birbirinden ayrılacaktır. Ayrıca, cennet ve cehennemin varlığının bir hikmeti ve hatta bir illeti olan iradi ve ihtiyari amel ve fiiller ancak bu sayede bir değer hükmüne sahip olacaktır... 

Şeytan, insanın ezelî düşmanıdır. Tek gayesi insanı Allah’tan alıkoymaktır. Yaptığı bütün hile ve tuzaklarında, yegâne gayesi bu arzusuna kavuşmaktır. Ancak en tehlikeli ânı, kişiye kendisini unutturduğu ândır. 

Kur’an-ı Kerim’in muhtelif ayetlerinde şeytan için “Karîn” (Zuhruf, 36) tabiri kullanılır. Karîn ise, insandan hiç ayrılmayan ve âdeta onu gölge gibi takip eden yakın, demektir. İstidat ve kabiliyet yönünden insanlar ayrı ayrı olduğu gibi, şeytanlar da ayrı ayrıdır. Allah Resulü: “Şeytanlardan bazısı bazısından üstündür” derken bu hususa işaret eder. 

İnsanın manevi gücü artıp çeşitlendikçe ona musallat olan şeytanların gücü ve sayısı da artar. Daha öncesinde bir tek şeytana yenik düşen insan, bu temrinlerle güçlenir, kuvvetlenir ve yüzlerce, binlerce şeytanı hem de bütün hile ve oyunlarını deneme fırsatı bulmuşlarken mağlup hale getirir. Bazen bu kavgalar öylesine çetin geçer ki, insanın galebesine melekler bile hayret eder. Ve Cenab-ı Hak, meleklerine karşı bu kullarıyla övünür… 

İnsan da insanı oyuna getirmeye çalışan şeytan da, aslında zayıf birer varlıktır. Ancak aradaki göreceli fark, birinin diğerine galibiyet veya mağlubiyetini netice vermektedir. Önceleri, insandaki mevcut zaafları bilmesi sebebiyle, şeytan galibiyet şansını elinde tutuyor gibi görünür. Fakat insan biraz gayret eder, biraz uyanık davranırsa, şansın aksi yönde neticelenmesi muhakkak ve mukadder olur… 

Kur’an-ı Kerim’de, bir de şeytana “Merîd” denir. (Saffat, 7; Hac, 3; Nisa,117) Merîd, hayırla alakası yok demektir. Türkçede bunun bozulmuş haliyle “Meret” kelimesi kullanılır. Esasen bu kelimenin kökünde ‘kaypaklık” manası yatmaktadır ki, şeytanın ayırıcı özelliklerinden birisi de işte bu kaypaklığıdır. 

Kur’an’da şeytana açık bir düşman, denmektedir. Görmediğimiz, sesini duymadığımız halde, ona açık bir düşman denmesinde şu hikmetler düşünülebilir: 

Hiçbir hakikati müphem ve gizli bırakmayan Kur’an, bu vasfıyla mübîndir. İşte böyle bir Kitapta, hakkında “adüvvün mübin” denilen şeytan elbette ki açık bir düşmandır. Mümin buna, yakini bir iman ile tereddütsüz iman eder. Zira, bir mümin için, Allah ve Resulünden bir meseleyi duymak, gözle görmekten daha açık ve zahirdir. 

 “Mübîn” kelimesi, “İbâne” kökünden gelir. İbâne ise bir şeyi kesmek, demektir. “Beyan”a bundan dolayı beyan, denilmiştir. Çünkü o, bazı ihtimalleri diğerlerinden kesip ayırmaktadır. Şeytana “Mübin” denmesi ise kulu vesvese ile Allah’a itaatten, sevap ve O’nun rızasını kazanmaktan kesip koparması sebebiyledir. 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Şeytanın en mühim hassası

kizb yani yalan olup Şeytanın Şakirtlerinin alamet i farikasıdır.

İsmen geçmese de

yazı baştan sona FETÖyü tarif ediyor.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23