• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

“Sivas Olayları”nın indirdiği maskeler!

03 Temmuz 2015
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

“Sivas” deyince aklıma ne geliyor? “Madımak” denilince, neler hatırlıyorum?

Hemen cevaplayayım..

“Aleviler” diye genellersem, yanlış olur..

“Türkiye’deki Alevilik üzerinden istismara kalkışan solaklar” tanımı daha uygun olur..

“Aleviliği kendine kalkan edinen ateistler” cuk oturur..

Evet, bu tanımlama içindeki solaklar için, Sivas-Madımak tam bir mihenk taşıdır..

Sivas-Madımak ile bu grubun yüzlerindeki maskeyi indirmiş, gerçek yüzlerini ışığa çıkartmış olursunuz..

Söyledikleri ile, yaşadıkları arasındaki uçurumu net olarak görmüş olursunuz..

• 

Sivas-Madımak terazisinin bize gösterdiği gerçekleri, sıralayalım..

Alevi olduklarını hatırlatarak, herkese hoşgörülü olduklarını, “insanlar arasında hiçbir sebeple ayrımcılık yapmadıkları”nı söyleyen bu kesimin..

Bırakın diriler arasında..

Ölüler arasında bile nasıl ayrımcılık yaptıklarını somut olarak göstereyim..

Sivas Madımak’ta 37 insan ölmüştür...

Ölenlerden dördü için, gösterici olma ihtimali söylenir.. Bir başka ihtimal de, dört kişiden 1-2’sinin, gösterici olmasa bile.. Otelde çalışanlardan olduğu şeklindedir..

22 yıldır “Sivas” diye oturup, “Madımak” diye kalkan grup..

Madımak’ta ölen sayısını kaç olarak gösterir, biliyor musunuz?

33 kişi..

Oysa orda 37 insan ölmüştür..

Dört kişiyi insandan saymazlar..

Sivas’ta ölenlerin anısına yapılan anıttaki 37 isimden 4’üne itiraz edip, ordan sildirtmeye bile kaşkışmışlardır..

Oysa, o 4 kişinin aleyhine hiçbir yargı kararı yoktur..

Bir suç işlediklerine yönelik tespit yoktur..

Buna rağmen..

Ölmüş dört insanı, suçlu gibi gösterirler.. 33 ölüden ayırıp, dört ölüyü mahkum etmeye kalkışırlar.. Dört ölmüş insanı, 33 insanın katili gibi tanıtırlar..

“Sivas” denilince, o kesimin, işte bu vicdansızlığını hatırlarım ben..

Sivas-Madımak turnusolünün ortaya çıkardığı bir başka gerçek de..

Bunların hümanistliklerin palavra olduğudur..

İşlerine gelince..

Hayat felsefelerini; “Ele, bele, dile sahip çıkma” olarak özetlerler..

Ama..

Sivas’taki olaydan sorumlu gösterdikleri Cafer Erçakmak isimli kişi söz konusu olunca..

Gözlerinin nasıl hiçbir şeyi görmediğini..

72 yaşındaki kişinin ölmesine inanmayıp..

Hiçbir suçu olmayan ailesini de taciz edecek şekilde..

Mezarını iki defa kazdırtıp, “Acaba gerçekten ölmüş mü? Acaba gerçekten defnedilen kişi, o kişi mi?” diye otopsi yaptırtacak kadar ölüye bile saygısız olduklarını..

Sivas olayları örneğinde öğrendik..

Mezarı açtıran da kim biliyor musunuz? 

Üç hafta önce, CHP’den milletvekili seçilen Şenal Sarıhan..

Oysa, o kişi zaten 72 yaşında..

Ölmüş gibi gösterip de, dünyaya kazık mı çakacaktı, 72 yaşındaki insan!

“Devlet güvenlik mahkemesi”nde yargılanmak, solcular için hep “işkence” olarak nitelendirilmiştir.

DGM’leri, bağımsız yargıya aykırı görmüşlerdir... “Darbe mahkemeleri” olarak tanımlamışlardır.

Ama.

Sivas davası şüphelileri, ağır ceza mahkemesinde yargılanırken.

MHP’nin dışardan desteklediği DYP-SHP hükümetinin Adalet Bakanı Seyfi Oktay’ın kumpasları ile.

Solcuların tahrikleri ile..

Ağır cezadaki dava DGM’ye getirilmiştir..

Biri asker olan üç özel yetkili hakim ile Sivas şüphelileri yargılattırılmıştır..

Oysa solcular, kendileri için sorulduğunda, DGM’leri “mahkeme” olarak tanımazlar.. 

Kendileri için mahkeme değildir ama..

Sivaslı masumları mahkum ettirmek için.. Onların cezalarını ikiye katlattırmak için.

Ağır cezadaki dosya, binbir ayak oyunu ile, DGM’ye getirtilmiştir..

Kayseri DGM’yi de beğenmemişlerdir. Özel karar ile, Ankara DGM’ye getirtmişlerdir!

Bu da; “Aleviliği kalkan edinen solcu ateistler”in, “temel hak”ları sadece kendileri için istediklerini, gerçekte ne kadar zalim bir kafa yapısına sahip olduklarını bana her daim hatırlatır.. 

“Solcular idama karşıdır.”

Siz de öyle bilirsiniz değil mi?..

Hatta “Biz ilkeli insanlarız. Önemli olan şu isim bu isim değil. Apo da söz konusu olsa.. Deniz Gezmiş de söz konusu olsa.. İdama karşıyız” derler..

Ama Sivas davasında, ölenlerden (o da kendi ölülerinin sayısı olan 33 ismini esas alarak alarak, diğer ölen 4 kişiyi yok sayarak) her biri için bir Sivaslının idamını istediler.

Ve 33 idam kararı çıkarttırdılar..

Hatta ilk kararda, Aziz Nesin’in kışkırtmaları indirim sebebi yapıldığı için.. İdam cezası indirimle ağır hapise dönüşmüştü.

Kararı temyiz ettiler; “İdam, idam, idam” dediler. Sonunda da idamı aldılar..

Tam 33 idam..

Apo için çıkarılan “idamın kaldırılması değişikliği” ile, Sivas masumları, ateist solakların elinden, kurtulmuş oldular..

Ama hâlâ birçoğu, cezaevindeler..

22 yıldır, “Sivas-Madımak” diyerek, tepemizde boza pişirdiler..

Yüzlerce çarpıtma haberle, gerçekleri tersyüz ettiler..

Ama yukarıya aldığım, somut örnekler..

Onların yüzlerindeki maskeyi, indirdi..

Gerçek yüzlerini görmemizi sağladı..

Ağır bir fatura; 37 insanın ölmesi.. Onlarca Sivaslının hâlâ cezaevinde olması..

Ama, bu ağır fatura ile, bu gerçekleri öğrenmiş olduk!

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23