Türkçeyi henüz kullanamayan ve anlayamayan bir öğrenciden fazlasını beklemek abestir. Türkçeyi iyi öğrenebilmek yabancı dil öğrenirken olur. Aksi takdirde herkes ana dilini iyi kullandığını düşünür. Hele bilim söz konusu olunca, onu kapısı Türklere ebedi kapalı gözüküyor.

Hiçbir zaman milli olmayan Milli Eğitim sisteminin gerçekten Milli olması için ne yapmalıyım diye kafa yorun..

Sizin en eğitimliniz.. Okullarda dersanelerde yurtlarda hatta yurtdışında büyük faaliyetleri vardı..

Sizin en eğitiminliniz

İmamlardada olsun uzman imam baş imam..hatta tüm memurlarda...madem faydalı ve başarıyı verimi arttıran birşeydir...niye sadece öğretmenlik mesleğine uygulandı...diğerleride memleketin memuru..

Eğitim bir ihtiyaçtır ve kişi kendini geliştirme ihtiyacı hissederse ömür boyu süren bir süreç başlar. Bizde ise eğitim zorunlu. Sonuç odağı olmayan bir süreç var bizde. Ehliyet kursuna yazıldınız örneğin. Bu sürecin sonunda ehliyet alıp şoför oluyorsunuz. Peki ilkokul, ortaokul, lise hatta üniversite bitirmeniz sizi hangi sonuca götürecek ne dedi iktidar diploma iş için yeterlilik değildir. E o zaman 6 yaşından 22 yaşına kadar çocuğun amacı ne olacak. Öngörülebilir bir eğitim anlayışı olmalı. Hayat felsefesinin kısa yoldan zengin olmak olduğu günümüzde eğitim gibi uzun soluklu bir süreç gereksiz gözüküyor gençlere. 100 bin lira maaş alan vekil yemeği de meclis lokantasında yerse herşey güllük gülistanlık gözükür. Bakış açınız bu şekilde.Eğitim ile ilgili yazı yazacaksanız taşraya gidin lütfen.

Uzmanlık başöğretmenlik denilen ünvanlar dağıtılan rant gibi oldu..herkesin yaptığı iş görev aynı..eskiden kıdeme göre makul artışlar olurdu,,oda kıdemi tecrübeyi onure etmek için..bir veli haklı olarak soruyor; uzman öğretmen istiyor çocuğunun sınıfında sınıfın başarı oranı yüksek,, yada diğerlerine göre sınıfın başarı daha düşüklerde(standarttan farklı özelliği olduğu için),,diye...e bakmayın siz ünvanlara fark yok, iş çocukta bitiyor diye cevap alıyor...MADEM İŞ ÇOCUKTA BİTİYOR,BAŞARILI ÇOCUKLARA VER O ÜNVANLAR YERİNE....

Yüksek lisans ve doktora için parasal karşılık beklenmesi doğaldır,,,ama derslerde anlatılan belli,akademik bir yer değil temel öğretim,,makul ölçüde teşviği olabilir,,ve hatta uzmanlık başöğretmenlik gibi 10 yıl dolma şartlı verilen ünvanlarının ve ücretlerin eğitime ne katkısı etkisi oldu,,,,,,bunu hiç araştırdınızmı,,,,,?! Bir araştırın isterseniz....!? Ama sonuç belli,,sizde biliyorsunuz....hiç gark yok...!? Üstüne birde diğer genç öğretmenlerin (10 yılı doldurmayanların)idealistliği kenara atıp bırakması zararı oldu...herşeyin ilave para ücret ile olacağını sandınız,,kısmen doğru,,,,ama o profesyonel işlerde olur,,,,bir kere ünvanı ver,yaptığı yapacağı iş proje ilave görev tanımı yok..iş ömrü boyunca salla başını gibi olur..öylede oldu..bu fikir kimden çıkmışsa hiçte iyi bir fikir değil..düzeltilmeli..

Okusam ne olacakki diye düşünen düşündürülen bir zamandayız..okulların 12 yıl zorunluluğu herkese ızdırap,,8 yıl yeterli idi belkide...okumayacak çocuk 8 den sonra zaten herkese kendinede işkenceye çeviriyor okulu sınıfı..8 den sonrası ak koyun kara koyun okuyacak okumayacak belli oluyor..8 yıllık eğitimde zaten toplumsal sosyal yeterlilikler için kafi bilgi veriyor..sonrası;okumaya niyeti olmayanada başarılı olamayanada eziyet..bari bir an önce meslek edinebilsin..lise akademik düzey olarak düşünülmeli..

İdealist öğretmeni bu sistemde zor bulursunuz öncelikle atanabilmeniz gerekiyor ve birçok branşta şans oyunu kazanmak gibi. (Her yerde eğitim fakültesi var üstelik fen edebiyat mezunları da öğretmen olabiliyor) Hadi atandınız aldığınız ücret ile ideallerinizi gerçekleştirmek mümkün değil. Eskiden ders içi yarışmalarda en iyilere kalem alırdım sonra çikolata şimdi ise alkışa döndüm. İyi öğrenci için örnek soru bankası almaya filan çalışıyoruz kırtasiyeden. Her sene alttan gelen nesil daha kötü. Bu bir genelleme ama çocuğun amacı yok çünkü bu sistemde eleme sınavlarını ortaokulda yaş olarak kabullenemiyor çocuk. Okuyup da ne olacaksınız? Emin olun bu soruyu öğretmenler bile sormaya başladı. İlkokula çocukların yüzde 90 ı şevkle başlarken lisede yüzde 90 yılmış bitmiş bir öğrenci kitlesi var. Fırsat eşitliği kalmadı. Not şişiren kolejler. Özel ders alanlar, dershaneye gidenler ile bunlara ulaşamayan öğrenci aynı kulvarda yarışıyor ve biz de bu haksızlığa şahit oluyoruz. Matematik-fizik, kimya... gibi branşlarda öğretmenler özel ders peşinde, diğerleri ise borsa peşinde çok yanlış ama bu düzen zor değişir. Yaz yaz bu mesele bitmez ... Çelişkiler de çok milli eğitimde telefon yasağı geldi ama okul idaresi telefondan yoklama almanızı istiyor derste. Ya da alanınızda yüksek lisans ya da doktora yapmanızın milli eğitimde size katkısı yok denecek kadar az. Ya da.....