doğu ve güneydoğuda 16 sene görev yapmış ğlmam sebebiyle şunu söyleyebilirimki oralarda bu ağalık düzeni yani korku düzeni olduğu müddetçe oranın insanını yediden yetmişe işlenmiş bir suçu kimseye ikrar ettiremezsiniz buradada böyle oldu malesef... bacak kadar çocukların bile ifadelerini bu devlet alıp gerçeği öğrenemedi 360 insanın ifadesini alacaksınız ve hepside öğretilmiş ifadelerini verecek niye derseniz hepiside konuşursa kim vurduya gideceklerini biliyor dikkat ederseniz bir kaç bayan açıklayacak oldu onlarda sanırım evlat korkusundan ifadede kıvırdılar orada nevzatın kendisine verilen görevi yapmama gibi bir lüksü yoktu çünki o köyün en çömeziydi ve salimin kullanışlı aparatıydı yapmıyorum dese kendinin ve ailesinin başlarına ne geleceğini biliyordu zaten bu çocuklarını güvenceye aldırttıktan sonra öttü.. ben avukatlarına salimin tehdit altında suça karıştırıldığına örnek olması için evinin şu anki fotoğraflarını mahkemeye sunmasını tavsiye ediyorum.... savcılarımızın işine karışmak gibi değilim ama suçsuz olan bir güranlardan birini ilk etapta bu öldürmüş deseydi o zaman hepsi bülbül gibi öterdi. veya mahkemeye isimsiz ihbar mektupları gelirdi.. savcılık mektubu yazanı bulur suçu saklamaktan konuşmazsa başına gelecekleri söylerdi.... şimdi soruyorum o köyde devamlı yaşayan siz başınıza gelecekleri tahmin ederek siz olsaydınız ötermiydiniz

Nevzatın da suçu var.Ama,baştan beri doğruyu,yani yaptıklarını beyan etti.Korku ve tehditle yapmak zorunda kaldığını;para da teklif ederek kendisinin zorlandığını beyan etmiştir.Suçu var inkar edemeyiz ama,müebbet nitelikte olmamalı.Mertçe,kendisine yaptırılanları anlatmıştır.