• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Zekeriya Say
Zekeriya Say
TÜM YAZILARI

Mustafa Kemal!.. Kitap deyip geçmeyin!..

16 Ekim 2018
A


Zekeriya Say İletişim: [email protected]

Dün “Nutuk”un 91. yıldönümüydü.

Nutuk;

Mustafa Kemal’in “Halk Fırkası Genel Başkanı” sıfatıyla 15 - 20 Ekim 1927 arasında, mecliste 6 günde, tam otuz altı buçuk saat süren konuşmasının kitaplaştırılmış hali.

Kemalizm’i “din” kabul edenlerin “Kutsal Kitabı!..”

İtiraf etmek gerekirse;

Geçmişte bir iki kez okumaya teşebbüs etsem de, daha ilk paragrafında bulunan, Sultan Vahdettin’e yönelik ağır ifadeler nedeniyle Nutuk’u bir türlü okuyamadım.

Okuyanların aktardığına göre, Nutuk;

 “Milli Mücadele sürecinin tasnif ve tahlilinin yanı sıra, Mustafa Kemal’in geleceğe karşı yaptığı bir savunma” mahiyetindeymiş..

Belli ki, Mustafa Kemal;

İleride ortaya çıkması muhtemel bazı ithamlar karşısında hem ön alma, hem de kendisini savunma ihtiyacı hissetmişti.

Dediğim gibi;

Nutuk’u okumadığım için daha fazla yorum yapmam doğru olmaz.

Öte yandan,

Her sene elinde değişik basım bir Nutuk’la Anadolu Ajansı’na poz veren Mukime Furatoğlu adlı 90’lık Kemalist teyzeden başka bu kitabı okuyan birileri de yok sanırım.

Satış fiyatının ucuzluğu da, Nutuk’un okunma oranının düşük olduğunu destekler mahiyette.

***

Öncelikle,

“5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Kanunu’nun, 1 ve 2. Maddesi uyarınca”  hakkında dava açılmış ve bu davadan beraat etmiş biri olarak, benim;

Nutuk’un okunmasını veya satış rekorları kırmasını arzuladığım sanılmasın…

Bana ne!

İster okunsun ister okunmasın…

Yeter ki, birileri bu kitapları dayatmaya veya bu ve benzeri kitaplar üzerinden bu ülkeye operasyon çekmeye kalkmasın…

Bazılarınızın;

“Kitapla operasyon mu olur?” dediğini duyar gibiyim…

Olur, olur hem de bal gibi olur…

Geçmişte nice operasyonlar kitaplar üzerinden yapılmadı mı?

“İrtica yuvası” olarak gammazlanan bir evi basan Kıbrıs polisi, “Kur’an-ı Kerim”in üzerinde yazar ismi göremeyince, ev sahibini tekmeleyip;

“Söyle ulan!..

Bu kitabın yazarı kim?” diye bağırarak, zavallı adamı darp etmedi mi?

*

Bu ülkede;

12 Eylül'den önce terörle ilgili…

12 Eylül'den sonra da İslam'la ilgili kitaplarda patlama yaşanmadı mı?

“İslam’ı hurafelerden arındırsın” diye Yaşar Nuri Öztürk gibi birine;

"İslam Gerçeği” adlı kitabı yazdırmadılar mı?

Ya da;

"İhsan Doğramacı”nın önsözünü yazdığı “Türkiye'de Anarşi ve Terörün Sebepleri" adlı kitabın neden bir yazarı yok?

Diyelim ki, yazar önemli değil…

Peki,

1985'te yayımlanan söz konusu kitaba; "Bu kitabın yazılmasını yetkili birimler istedi" diye not düşülmesine ne demeli?

Hakeza;

 Bir dönem Özel Harp Dairesi Başkanlığı yapmış Eski Tümgeneral Cihat Akyol'un "Kontrgerilla" adlı kitabı.

*

Tüm bu bilgileri, 27 Ekim 2005 yılında Yeni Şafak gazetesinde;

"Kitap yazdırmanın devletin bir geleneği haline geldiğini" belirten Araştırmacı yazar Orhan Gökdemir açıklamıştı.

Aynı haberde Prof. Yalçın Küçük, oyun yazarı Turgut Özakman'a;

"Şu Çılgın Türkler" adlı kitabı "MİT”in yazdırdığını iddia ediyordu.

İlber Ortaylı'ya göre, "popüler kültür ürünü bir senaryo"dan ibaret olan mahut kitap o dönem satış rekorları kırmış…

Ulusalcı ve Kemalistler ise mahut kitabı gözyaşı dökerek okumuşlardı.

Genelkurmay tüm personelinin, "Şu Çılgın Türkler" kitabını okuması doğrultusunda “tavsiye emri  yayımlamıştı…”

Uygun fiyata satışlarla, askerler “toplu alımlar”a mecbur edilmişti.

Kara Harp Okulu öğrencileri, kitabın tiyatro uyarlamasını sahnelemişti.

Bazı CHP’li belediyeler ise, nikâh törenlerinde ücreti mukabilinde yeni evli çiftlere bu kitabı zorunlu olarak satmıştı.

CHP’li Bülent Baratalı daha da ileri giderek; “Şu Çılgın Türkler”in ders kitabı olarak okutulup okutulamayacağını Milli Eğitim Bakanlığı’na sormuştu.

2006 yılında Özakman'ın çağrısını dikkate alan Genelkurmay;

Sakarya Meydan Savaşı”nı yıllar sonra ilk defa görkemli bir törenle kutlamıştı.

Derken;

“Militarist” duyguların ayyuka çıktığı o günlerden biri olan 14 Nisan 2007’de  Ankara'da, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Çankaya Köşkü’ne Milli Görüş kökenli birisinin çıkmasını engellemek” için yapılan “Cumhuriyetimize sahip çıkıyoruz” mitingine;

Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi sıfatıyla “Şu Çılgın Türkler” kitabının yazarı Turgut Özakman da katılmıştı..

Özakman’ı “özel” kılan ise;

“Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” sloganının mucidi oluşuydu.

Sonrası malum;

İki hafta sonra, o gece ışıkları bir türlü sönmeyen Genelkurmay Başkanlığı, “Türkiye Darbeler Tarihi”nde lanetle hatırlanacak “e-muhtıra”yı yayımladı.

*

O meşum gecenin üzerinden tam 11 yıl geçti…

Şimdilerde yeni bir kitap çıktı.

Mustafa Kemal’in “Nutuk”unu okumayanlar, “Mustafa Kemal” adlı bu kitabı kapış kapış ediyorlar.

Kitabın yazarı ise;

27 Nisan e-muhtırası ile ilgili;

“Hâlâ deniyor ki... Bundan sonraki adım ne olur?

Bundan sonraki adım, tank olur.

Gücüm var diye dayatırsan...

Gücü olan sana dayatır.” satırlarını yazan müptezel…

***

Özetle;

"Mustafa Kemal" adlı kitap bir haftada 500 bin sattıysa...

Bunu da, Nutuk bile okumaktan aciz olan Kemalistler satın aldıysa.

Bu yalnızca bir kitap değil, olsa olsa bir "Siyasi Mühendislik" çalışmasıdır.

Benden söylemesi.

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23