• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Sandıkçıoğlu
Ali Sandıkçıoğlu
..
TÜM YAZILARI

Türk bayrağı…

27 Nisan 2024
A


Ali Sandıkçıoğlu İletişim: [email protected]

DEĞERLİ KARDEŞLERİM:

Şehit kanları ile sulanmış güzel vatanımızın bazı vilayetlerinde 31 Mart 2024 tarihinde yapılan mahalli seçimlerde kazanan ve dışarıdan yönetilen, bir türlü teröriste terörist diyemeyen bir kısım belediyelerde seçimler sonuçlandıktan sonra akıl almaz işler oluyor.

Nice sahabinin, nice Allah dostunun yattığı büyük bir vilayetimizin büyük şehir belediye başkanı seçilen zat ilk iş olarak belediye meclis salonlarından Türk bayrağını kaldırması oldu.

Bunun gibi;

Bazı belediyeler Türk bayraklarını kaldırıyor.

Bazı belediyelerde ise İstiklal Marşının okunmaması oylanıyor. Ve öylece marşımızın okunmaması için kararlar alınıyor. Yani anlayacağınız Türk bayrağı ve İstiklal marşı Türkiye Cumhuriyeti devletinin bazı belediyelerinde yasaklanıyor!?...

Bakın hele şu yapılanlara…

Bu doğrudan Türk devletine, Türk adliyesine başkaldırmak, kafa tutmaktan başka bir şey değildir.

Elbette ki ülkemizde helal süt emmiş, vatanını, bayrağını milletini seven, tarihine saygılı hâkimler ve savcılar, hukukçularımız vardır.

Bekleyelim. Görelim…

Allah aşkına ısrarla biz; “İttifak yapmadık” diyenler:

Türk bayrağının belediyelerden kaldırılmasına ne derler acaba?

Hiç mi vicdanları sızlamaz?...

Daha da önemlisi: Solu ve DEM’i, bebek katillerini destekleyen cemaat mensupları, tarikatçılar kimlere hizmet ettiniz, kimlerle beraber oldunuz biraz olsun at gözlüklerinizi atarak düşünüp, görebiliyor musunuz?...

Türk bayrağını, İstiklal Marşını yasaklayanları desteklediğiniz ve desteklettiğiniz için vicdanen rahat mısınız? Kimlere destek verdiniz, kimlerle beraber oldunuz?...

Bu vebal size yeter!....Yeter!.... ve artar bile…

Bakalım bunun hesabını nasıl vereceksiniz?...

Bu vatan için, o şerefli bayrak için, kanlarını ve canlarını feda eden şehit ve gazilere nasıl hesap vereceksiniz?

Onların kefensiz, kanlı elbiseleri içinde kemiklerini sızlattınız… Yazıklar olsun sizlere…

Allah aşkına söyleyin;

Dünyanın hangi batılı ülkesinde devletine, hukuk sistemine, devletin bağımsızlığını sembolize eden değerlere karşı çıkılsa o insanlara müsamaha ederler.

Kendilerini alkışlarlar?...

Bayrağımızı belediyelerden kaldıranlar;

Türkiye düşmanlarının maşalarıdır.

Öyle veya böyle ülkeyi karıştırıp, hukuk yakalarına yapışınca da, mağdurluk politikası uygulayacak insanlardır.

Bunların gayretleri bir kısım belediyelere kayyım atansın, biz de ondan sonra daha şiddetli propaganda yapalım diyedir..

Bu milletin ekmeğini yiyorlar. Bu milletin okullarında okudular, yine bu milletin koltuklarında oturuyorlar. Utanmadan, sıkılmadan, bu millete ve bu milletin değerlerine hakaret etmeye kalkışıyorlar.

Çünkü ağababalarından bu yönde talimat alıyorlar da ondan…

Milletçe cesur olmalıyız…

Suçu kim işledi ise devlet olarak, hukuk olarak yakasına yapışmalıyız…

Unutmayalım;

Bu vatan, bu bayrak bizlere ecdadımızdan, şehitlerimizden birer kutsal emanettir.

Ülkemiz sınırları içinde yaşayan cebinde T.C. nüfus cüzdanı veya pasaportu olan herkes bu bayrağa saygılı olmalıdır…

Kahraman ve şerefli ecdadımızı incitmeye hiçbirimizin, hiçbir kuklanın, hiçbir maşanın hakkı yoktur.

Türk bayrağı ile alakalı çok geniş bilgi ve malumatlar var. Ancak kısaca şanlı şerefli, uğruna nice insanımız kan döktüğü bayrak hakkında kısa bir malumat vermeye çalışalım;

Türk Bayrağı’ndaki Hilal ve Yıldız’ın sembolik anlamı için pek çok teori ileri sürülmüştür.

Bir görüşe göre; Türk Bayrağı’ndaki hilal İslamiyeti; yıldız ise Türklüğü temsil eder.

Kırmızı renk ise toprağa karışan kanı temsil eder.

Bir başka görüşe göre, Ay-Yıldız Orta Asya’dan gelen Türklüğü, kırmızı zemin ise vatanı temsil etmektedir

Ancak bu rivayetler arasında en önemlisi;

Kosova Savaşı esnasında şehit askerlerin kanıyla oluşan kan gölünün üstüne yansıyan hilal ve yıldız görüntüsüne yapılan ithaflar nedeni ile Türk bayrağının kan renginde olduğu bu bayrağı ve devleti savunmak için insanların kanlarını döktükleri düşüncesi yaygın olarak kabul görür.

Türk bayrağının kutsal kabul edilmesinin nedeni budur.

18. yüzyılda III. Selim döneminde bayrağımız bugüne benzer şeklini almaya başlamıştır.

Yıldız sekiz köşelidir ve zaferi temsil eder.

Sultan Abdülmecid döneminde bayraktaki yıldız beş köşelidir.

Bu da insanı temsil eder.

Cumhuriyet döneminde 29 Mayıs 1936'da 2994 Sayılı Türk Bayrağı Kanunu ile Türkiye Cumhuriyeti'nin ulusal bayrağı olarak kanunlaşmıştır. 22 Eylül 1983'te 2893 Sayılı Türk Bayrağı Kanunu ile bayrak ölçütleri belirlenmiş ve bayrak son hâlini almıştı

Arif Nihat Asya’nın Bayrak şiiri:

 

Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü,
Işık ışık, dalga dalga bayrağım!
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.

Sana benim gözümle bakmayanın
Mezarını kazacağım.
Seni selamlamadan uçan kuşun
Yuvasını bozacağım.

Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver.
Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar;
Yurda ay yıldızının ışığı yeter.

Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün
Kızıllığında ısındık;
Dağlardan çöllere düşürdüğü gün
Gölgene sığındık.

Ey şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı;
Barışın güvercini, savaşın kartalı
Yüksek yerlerde açan çiçeğim.
Senin altında doğdum.
Senin dibinde öleceğim.

Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
Yeryüzünde yer beğen!
Nereye dikilmek istersen,
Söyle, seni oraya dikeyim!

Milli şairimiz Akif ne güzel söylemiş:

“Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır; toprak, eğer uğrun da ölen varsa vatandır.”

Akif bir başka şiirinde ise: “Bir hilal uğruna ya Rab ne güneşler batıyor” söylemektedir.

Bu toprakları bizlere vatan yapan, tarihimize altın sayfalar hediye eden şerefli ecdadımızın hatıralarını kanımızın son damlasına kadar koruyacağımız kesindir.

Bayrağımıza ve İstiklal Marşımıza gereken değeri vermeyen, indirilmesine yönelik hareketlerde bulunanları şiddetle lanetliyor ve;

Arif Nihat’ın söylediği gibi; “Seni selamlamadan uçan kuşun yuvasını bozacağım.”

Cümleniz Mevla’ya emanet olunuz.

 

AÇIK DİLEKÇE:

Anıtlar Kurulu Başkanlığına, 

KONU:

Özel mülkiyete geçmiş tarihi hamamın kapalı tutulması hk.

İstanbul ilinin Sarıyer ilçesine bağlı, eski bir mahalle vardır.

Adı: İSTİNYE MAHALLESİ.

İstinyede Kanuni sultan Süleymanın kızı Neslihan Sultan hanımın yaptırdığı tarihi “Neslişah Sultan Camii ve Hamamı” vardır.

Vakıfların kayıtlarından anlaşılacağı üzere cami çok eski tarihi bir camidir.

Neslihan sultanın kabri de caminin girişinde solda bulunmaktadır.

Ancak tarihi hamam geçmişte nasılsa satılmış. Kim satmış, kaça satılmış elbette ki devlet kayıtlarında vardır ancak bizler bilmiyoruz…

Bugünkü maliki epeyce bir zamandır bu tarihi eseri kapatmış, atıl tutmaktadır.

 Geçmişte; Sarıyer Belediyesi, sahibi ile temasa geçti.

Alıp yine vatandaşın hizmetine sunalım diye.

Ancak sahipleri, astronomik bir rakam talep ettiler.

Belediye de alıp restore edip halkın kullanımına açmasından vazgeçti.

Tamamen tarihi bir eser olan bu hamamın tabelası söküldü yıkık, virane bir durumda, bir nevi ağlar halde, kendisine uzatılacak ve kurtaracak eli, sahip çıkacak kurumu bekler haldedir.

Sahibi ile temas kurularak ya kendisi tarafından yeniden işletmeye açılmasının temini.

Bu mümkün olamayacaksa; milli bir kuruluşumuz olan Vakıflar Genel Müdürlüğümüz bu tarihi esere sahip çıkarak, günün rayici üzerinden satın alıp bölge insanının hizmetine sunması bölge insanı olarak hepimizin arzu ve isteğidir.

Yoksa bu tarihi eser milletin gözü önünde sahipsizlikten, bakımsızlıktan yok olup gidecektir.

Bu eseri yeniden kurtarıp, hayata geçirmeniz;

Asırlar önce bu eserleri yaptıran “Neslihan Sultan hanımın” ruhunu şad edecektir.

Bir Türk vatandaşı olarak konu ile acilen ilgilenmenizi emirlerinize arz eder, neticeyi sabırsızlıkla bekleriz.

20.04.2024

ADRES:

Bostan koru üstü sok.

No 56/ 5 İstinye- İSTANBUL ALİ SANDIKÇIOĞLU

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Okur

T.C ne oldu

Ömer

Tamam da kardeşim senelerdir aynı , devlet hükümet niye var ? Neden baştan tedbirini almıyor şikayetle olmaz gerekeni yapacaksın yeter artık . Terörün partisi mi olur , kapatılsın yetmez. Tüm hakları alınsın , tekrar parti kurmaları önlensin . Vatandaşlıktan çıkarılsın . Hem seçime girsin göz yumulsun sonra da vay efendim bayrak indi falan . Ne bekliyorsunuz ki ? CHP zaten onların kankası . Biz hükümetimizden acil icraat bekliyoruz . Hemen kayyum atansın . Meclisteki teröristler temizlensin . Bizim paramızla bize ihanet ediyorlar .
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23