• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ahmet Varol
Ahmet Varol
TÜM YAZILARI

Trump’ın dayatmasının alternatifi yok mu?

04 Ekim 2025
A


Ahmet Varol İletişim: [email protected]

Trump’ın dayatmasının alternatifi yok mu?

AHMET VAROL

En başta şunu bilmeliyiz ki, siyonist işgal rejiminin en büyük hamisi durumundaki ABD’nin başkanı Trump’ın öne sürdüğü plan gerçekte iddia edildiği gibi bir “barış planı” değil, Filistin halkını ve direnişini işgalci katillere teslim olmaya çağıran bir dayatmadır. 

ABD’nin de bilfiil içinde yer aldığı soykırım savaşı yoluyla işgalci siyonistler Filistin direnişini ve halkını “beyaz bayrak” kaldırmaya ve katillere şartsız teslim olmaya çağırdı.

Bunu başarabilmek için kundaktaki bebekleri öldürmekten, insanları topluca aç bırakıp ölüme mahkum etmeye kadar vahşetin ve zulmün her yöntemini kullanmaya çalıştı; ama bunu cephede başaramadılar. 

Ondan dolayı, uluslararası hukukun suç saydığı, bütün insani değerlere ve uluslararası anlaşmalara aykırı soykırımı daha da şiddetlendirmeyi bir tehdit aracı olarak da kullanmak suretiyle, Filistin direnişini ve halkını beyaz bayrak kaldırmaya zorlamak için diplomatik yöntemi kullanmak amacıyla böyle bir planı gündeme getirdiler. 

İşgalci katiller eğer ki istediklerini sahada gerçekleştirmeyi başarabilselerdi böyle bir planı öne sürme ihtiyacı duyacaklar mıydı?


Kesinlikle hayır! 

Öyleyse demek ki işgalci siyonistleri ve onların savaşı sürdürebilmeleri için gerekli tüm araçları ve imkanları sağlayan, kendisi de bilfiil savaşın içinde yer alan ABD’yi zorlayan sebepler de var. Planın bir an önce Filistin direnişi tarafından kabul edilmesi ve hiçbir şekilde pazarlık yapılmaması için Trump’ın son derece iğrenç tehdit araçlarına başvurması da bu yüzdendir. 

Bu savaşta, Filistin halkının ağır bir bedel ödemek zorunda kaldığı gerçeği elbette görmezden gelinemez. Ama siyonist düşman da bir tükeniş yaşamaktadır. Bunlardan daha önce muhtelif yazılarımızda söz ettiğimizden ayrıntısına girmeye gerek görmüyoruz. 


 Bu yüzden zaman bir yandan siyonist işgalin de aleyhine işlemektedir. Bunu Filistin direnişi görmüyor değil. Onlar kendileriyle ilgili gelişmeleri takip ettikleri kadar işgalcilerin karşı karşıya olduğu gerçekleri de çok yakından takip ediyorlar. 


Peki, siyonist katiller karşısında sahada ağır bedeller ödemeyi göze alarak beyaz bayrak kaldırmazken diplomatik alanda kaldırıp kendini, vahşette sınır tanımayan, bütün değerleri ayaklar altına almış siyonist katillerin insafına terk etmek Filistin halkı için bir çıkış yolu mu olacak? Filistin toprakları üzerinde işgalci siyonist rejimin kurulmasının üzerinden geçen 77 yıldan fazla süre içinde bunun bir örneği var mı?

Trump’ın öne sürdüğü plan Filistin halkının mağduriyetinin sona erdirilmesiyle ilgili hiçbir güvence vermediği gibi, siyonist katillerin taleplerinin öncelikli olarak ve şartsız bir şekilde yerine getirilmesini istiyor.


 Filistin direnişinin, işgalci siyonistleri zorlayan “esirler (onların isimlendirmesiyle rehineler)” ve “silah” kartını derhal elinden çıkarması isteniyor. Direniş eğer bunu kabul ederse artık elinde işgalci katilleri zorlayacak hiçbir araç kalmamış olacak. Öte yandan işgalci katillerin saldırıları sonlandırması konusunda bir güvence verilmediği gibi işgal ettiği Gazze’den çekilmesi bile bir sürece bağlanıyor. Böyle bir şeyi kabul etmek boynunu katile teslim etmek demektir. 

Peki, bunun hiçbir alternatifi yok mudur?

Bazen olmayabilir. Nitekim tarihte bu tür durumların yaşandığı olmuştur.

Ancak şimdilik Filistin direnişinin elindeki kartlar siyonist katilleri zorlamaya devam etmektedir ve dediğimiz gibi işgalciler de önemli zorluklarla karşı karşıyadır.



 O yüzden elinizdeki araçları değerlendirmeniz, vahşette sınır tanımayan katillere boynunuzu teslim etmekten daha tutarlı bir tutum olacaktır. 

Bu arada şunu belirtelim ki bazen zilletle yaşamanın alternatifi izzetle ölmek olabilir.

Ama unutmayalım ki ikincisi çok daha şereflidir. Ve biz ölümü bir yok oluş değil, asıl kazanılması gereken sonsuz hayatın başlangıcı olarak görüyoruz.

Filistin’deki mücahit kardeşlerimiz de aynı şeyi düşünüyor. Zaten böyle düşünmeselerdi kararlılıkla mücadeleyi tercih etmek onlara çok zor gelebilirdi.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Okur

Keşke filoda bir tekneden yazsaydın bunları

Metin GÜR

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla yapılan atama kararları Resmî Gazete’de yayımlandı. Karara göre, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda eski başkan Ali Erbaş döneminden kalan 4 başkan yardımcısı ile 8 genel müdür görevden alındı. İyi olmuş.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23