• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ahmet Tâlib Çelen
Ahmet Tâlib Çelen
TÜM YAZILARI

Müfredâta sızma çabaları

22 Eylül 2025
A


Ahmet Tâlib Çelen İletişim:

Müfredâta sızma çabaları

AHMET TALİB ÇELEN

Bundan önceki yazımızda Millî Eğitim Bakanlığı’nın (yâni Yusuf Tekin Hoca’nın) “Türkiye Yüzyılı Maârif Modeli” başlığı altında yaptığı müfredâttaki iyileştirmeleri yeterli bulmasak da desteklediğimizi ama eğitim sistemimizin millîleşmesinin önündeki en büyük engelin kötü müfredât değil, gayr-i millî öğretmen kadrosu olduğunu söylemiştik. Müfredât da elbette mühimdir ama onu talebeye iletecek olan öğretmendir. Dolayısıyla müfredâta son şeklini sınıftaki öğretmen verir ve o öğretmenin ideolojisi, inancı-inançsızlığı, kültürü, ahlâkı o müfredâta bulaşır. Hangi müfredâtı getirirseniz getirin netîce olarak talebeye ulaşacak olan öğretmenin ideolojisi, inancı/inançsızlığı, ahlâkıdır. Geçen haftaki yazımızda bunun çarpıcı bir misâlini vermiştik. Merhum hocamız Durmuş Ali Taşçı, bir dostunun lise talebesi kızıyla arasında geçen bir konuşmayı anlattığı yazısıyla meseleyi çok net bir şekilde ortaya koymuş. 

Şimdi bir haber paylaşacağım. Milletimizin hayrına olmayan bir kısım inanç ve ideolojiler “iyi müfredat”ın içine nasıl sızıyorlar dikkat ediniz. 

***

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), bir eğitim sendikasının “müfredat dışı ders işleneceği” iddialarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Eğitim-Sen’den Ramazan ayında ‘eğitim’ bahanesiyle eşcinsellik propagandası


Eğitim-Sen, Ramazan ayında eşcinsellik propagandasına imza attı. Eğitim sisteminin toplumsal cinsiyet rollerinin pekiştirilmesinde önemli bir rol oynadığına vurgu yapılan açıklamada, 10 Mart’ta okullarda “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” dersinin yapılacağı duyuruldu. Sapkın açıklamaya Eğitim-Bir-Sen’den tepki geldi. Eğitim-Sen’in ideolojik bir körlükle öteden beri sürdürdüğü eşcinsellik propagandasını Ramazan ayında sürdürmesinin provokasyon olduğu belirtilen açıklamada, “Aile kavramına savaş açan düşüncelerin, eşcinsellik ve benzeri sapkın yaşam biçimlerinin çocuklarımıza ders adı altında propagandasına müsaade edilemez.” ifadeleri kullanıldı.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’den, okullarda LGBT propagandası yapan Eğitim Sen’e tepki:

Yapılan anayasaya aykırıdır.

Türk toplumunun merkezinde aile vardır.


Yapılan sendikal bir hak değildir. Sendikanın yaptığı suçtur.

Adli ve idari işlemleri yapacağız.

***

Sendikanın gözü karalığına bakar mısınız? Ak Parti hükûmetine, hükûmetin bakanına rağmen okullarda kendi ideolojilerinin borusunu öttürmeye kalkıyorlar. “Müfredât dışı ders işlemek” ne demek? Bir devlet kendi ülkesindeki eğitimin müfredâtını belirler ve bunun dışında bir mevzû ve faaliyete müsaade etmez. Aksi takdirde devletin devletliği kalmaz. Sendika, devlete rağmen müfredâta müfredât ekleme cesâretini nereden buluyor? Elbette, gayr-i millî odaklardan… Onların “toplumsal cinsiyet eşitliği” sızmasını destekleyecek çok güçlü odaklar vardır elbette. Bunu bildikleri için bu cesâreti bulabiliyorlar. İşte size “Müfredât var müfredâttan içeri” hâdisesi… Bunu sendika faaliyeti olarak açıkça yapamayınca vazgeçeceklerini mi zannediyorsunuz? Hayır! Sınıflarında bizim “iyi müfredât”ı talebeye aktarırken bir mimik, bir îmâ, bir gülüş, bir dudak büküş, bir kaş çatış, kayıt dışı bir metin okuma ile müfredâtı yine kendi ideolojilerinin rengine boyayarak sunmayı bir şekilde başaracaklardır. 

Yusuf Tekin hâdiseye el koymuş ve bu müfredâta ekleme yapma hoyratlığına engel olmuş, güzel. Ama her seferinde böyle mi engellenecek bu gibi faaliyetler? Hadi bu açıktı, haberiniz oldu, engellediniz. Ya yukarıda da bahsettiğimiz gibi hiç haberiniz olmadığı müfredâta sızmaları nasıl önleyeceksiniz? Sistemdeki bu açığı denetimle de çözemezsiniz. Bunun tek çâresi vardır, o da öğretmen kadrosunu tam olarak millîleştirmek, milletin inanç ve kültürüne ters tipleri öğretmen yapmamaktır. Bunun için öğretmen seçiminde “İstiklâl Marşı Kriterleri” aransın diyoruz. İstiklâl Marşı Kriterleri baraj olmalı, imtihan bu barajı geçenler arasında yapılmalı. Bu, millet olarak varlığımızın devâmının temel şartıdır. Bunu yapamazsak geleceğimiz karanlıktır. 

Öyle bir öğretmen seçmeliyiz ki kötü bir müfredâttan bile güzellikler çıkarabilsin. Liyâkatin barajı îman ve ahlâk olduğunda “müfredât var müfredattan içeri” hâdisesinden korkmayın. Millî değerlerine bağlı insandan millî değerlerimize uygun işler çıkacaktır. Bu yüzden öğretmen seçimini eğitim meselelerimizin en başına yazmak gerektiğini düşünüyoruz. Bu, bekâ meselemizdir.


Yazımızı yazarken önümüze düşen bir haber:

İtalya, okullarda LGBT sembollerini resmi olarak yasakladı.

Allah’ım, beğenmediğimiz Batı neler yapıyor, bizim bir kısım öğretmenlerimiz nelerin derdinde…

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Hoca

 nerede hangi okulda yapılmış yazın o zaman. Neden haberlere çıkmadı. Geleceği, niteliği ve sistemi olmayan eğitim sisteminde siz öğretmeni suçlarsınız, öğretmen veli ve öğrenciyi suçlar kısır bir döngü içinde kalır herşey.

Sitem

Öğretmen de bir devlet memuru bakanligin gond3rdiği genelgeye uymak zorundadir uymayanlara sorusturma acilip geregi yapilmalidir iş okul idaresine birakilmamalidir uzun sure bir ögretmen ayni okulda idarecilik ve ögretmenlik yapmamalidir kenar mahallede calisan ogretmenlerimizde kendisini yeristirmiş mealeki konuda bilgili ise onlarida merkezi yerlerde gorwv verilmelidir.Belirli ideolojileri aşılamaya çalışan öğretmenlere gereği yapılıp gerekirse il dışına tayine gönderilip emekliliği gelmişse emekliliğe sevk edilmelidir sayın yazarın dediği gibi ölçü milli marşimiz istiklal marşimiz olmalidir.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23