‘Terörsüz Türkiye’yi karalamak için zırvaladı! Şimdi de mezhep düşmanlığı!
“Ülkenin ve bölgenin huzuru”ndan, “toplumun bütünlüğü”nden rahatsız olan CHP’nin ‘Terörsüz Türkiye’ projesine yönelik sabotaj teşebbüslerine yenisi eklendi. Emanetçi Genel Başkan Özgür Özel, tarihi projeyi baltalamak için mezhep provokasyonuna ve cumhuriyet istismarına girişti. Gerek Başkan Erdoğan’ın “Türk-Kürt-Arap kardeşliği” vurgusu gerekse ABD Büyükelçisi Tom Barrack’ın “Dinler, mezhepler, merkezi bir sistemde cumhuriyet ya da demokrasi dediğimiz yapıda yan yana yaşayabilir” açıklaması üzerinden provokasyona yeltenen Özgür Özel’e öfke yağdı.
Buğra Kardan İstanbul
Akan kanın durmasına, ülkenin ve bölgenin sükûna kavuşmasına, halkın kucaklaşmasına tahammülü olmayan CHP tarafından ‘Terörsüz Türkiye’ projesini akim kılma adına sinsi bir hamlede daha bulunuldu. Emanetçi Genel Başkan Özgür Özel, tarihi projeyi sabote etme için mezhep provokasyonuna ve cumhuriyet istismarına yöneldi. Hem Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk-Kürt-Arap kardeşliğini perçinleme mücadelesi hem de ABD Büyükelçisi Tom Barrack’ın “Köyler, dinler, mezhepler, tarikatlar, kabileler, fraksiyonlar merkezi bir sistemde cumhuriyet ya da demokrasi dediğimiz yapıda yan yana yaşayabilir” cümlesi üzerinden provokasyona ve istismara girişen Özel, infial uyandırdı.
“Hiç kimseye cumhuriyet çatısını yıkıp mezhep çatısı kurdurtmayız” paylaşımında bulunan Özel’e milyonlardan “Tehlikeli ve kirli bir oyun peşindesin” tepkisi geldi. Siyasiler de, her konuyu rejim krizine dönüştüren, toplumu ayrıştırmayı adet edinen CHP’nin sinsi bir oyunu daha sahneye koyduğunu kaydettiler. Mezhep kartını kullanarak ümmet, millet birliğine dayalı ‘Terörsüz Türkiye’ sürecini dinamitlemeye odaklanan Özel’in hıyanet içinde olduğunu anlattılar. Özel’in cumhuriyet istismarına soyunarak sürece nifak tohumları atmasının da mümkün olmadığını aktardılar.
“ÖZEL NET OLSUN”
Akit’e konuşan Demokrasi ve Birlik Derneği Genel Başkanı Mehmet Metiner, şunları söyledi: “Ülkemiz için hayati önem taşıyan ‘Terörsüz Türkiye’ adımını baltalamaya kalkmanın anlamı yoktur. Bu tarihi adımı belli kavramlardan, belli mefhumlardan yararlanarak provoke veya sabote etmeye girişme hakkı bulunmamaktadır. Cumhuriyet, Özgür Özel’in babasının tapulu rejimi ya da mülkü değildir. Özel, CHP cumhuriyetin ne sahibidir ne efendisidir. Hiç kimsenin de cumhuriyetle problemi yoktur. O nedenle Özel’in bu rejim üzerinden ‘Terörsüz Türkiye’yi hedef alması makul değildir. ‘Terörsüz Türkiye’yle demokratik cumhuriyeti güçlendirmek, ülkede ve bölgede huzuru tahkim etmek amaçlanmaktadır. Terör örgütünün silah bırakmasına gayret edilmektedir. Burada gaye, herkesin kendi aidiyetiyle barış içinde hayat sürmesidir. Esasen ‘Terörsüz Türkiye’ bir cumhuriyet projesidir. Bunu cumhuriyet için tehdit olarak görmek akla yatkın değildir. Özel de CHP de bilmelidir ki cumhuriyet dışlayıcı bir rejim değildir. Özel de CHP de unutmamalıdır ki hiç kimse bu rejimi tekeline alamaz, kullanamaz. Bir örgüt silah bırakma, fesholma evresindedir. Bundan rahatsızlık duymak ne demektir? PKK, bir 40 sene daha mı ülkeyi uğraştırsın? Ülkenin etnik, mezhebi temelli federasyona gitmediği açıktır. Üniter yapının zarar görmediği aşikârdır. Hâl böyleyken ‘Terörsüz Türkiye’yi mezhep üzerinden baltalamak iyi niyetli değildir. Özel de CHP de artık millete korku ve umutsuzluk pompalamaktan kaçınmalıdır. Herkes net olmalıdır. Gerilimden mi, huzurdan mı yana olduğunu ortaya koymalıdır.”
“GAYE AYRILIK GAYRILIK ÇIKARMAK”
Eski Sur Belediye Başkanı Cemal Toptancı da şunları belirtti: “CHP, ‘Terörsüz Türkiye’ hususunda kuşku ve kaygı vermektedir. Çünkü bu hususta ara ara bahaneler üretmekte, tartışmalar çıkarmakta hatta tehlikeli oyunlara kalkmaktadır. Tabii Kürtlerde bölünme ya da ayrılma gibi bir temenni ve tavır yoktur. Bundan dolayı Kürtler bırakılmış, Alevileri galeyana getirmek planı devreye alınmıştır. Özel’in skandal cümleleri bu planın bir ürünüdür. Anılan cümlelerle amaçlananlar bellidir. İlki mezhep üzerinden ülkeyi bölmek, toplumda ayrılık gayrılık çıkarmaktır. İkincisi DHKPC, TİKKO gibi terör örgütlerine kapı aralamaktır. Özel’in yakın tarihi okuması gerekmektedir. Mustafa Kemal Paşa’nın 1920’de ortaya attığı fikri temel almasıdır. Mustafa Kemal Paşa, o tarihte “Meclis-i Âlimizi teşkil eden zevat yalnız Türk değildir, yalnız Çerkes değildir, yalnız Kürt değildir, yalnız Laz değildir. Fakat hepsinden mürekkep anasır-ı İslâmiye’dir’ demiştir. Etnik ya da mezhebi vurguda bulunmamıştır. Heyhat ki CHP, aradan bir asır geçse de Mustafa Kemal Paşa’yı idrak edememiştir. Bundan dolayı Özel, cumhuriyeti de istismar etmiştir. ‘Terörsüz Türkiye’ projesi cumhuriyetin teminatıdır. Müşahede ediyoruz ki Özel, uyarılara kulak vermemekte kararlıdır. Çünkü vesayet altındadır. Onda tarih şuuru da yoktur. Onun Türk ve Kürt sosyolojisiyle ilgili malumatı da bulunmamaktadır. Nihayetinde Özel, bir eczacı. O, aspirin satar satmasına da ne hikmetse 86 milyonun huzur içinde olması için yazılan reçeteyi anlamaz.
Ve şu anda CHP’nin ‘Terörsüz Türkiye’ için komisyona verdiği üyeler temkinli olmalıdırlar. Kirli tarihlerini okumalıdırlar. Milli Mücadele’nin, Çanakkale ve Sarıkamış’ta düşmana karşı el ele verilen savaşın kıymetini görmelidirler. Müslümanlara, Kürtlere yapılan zulümlere bakmalıdırlar. Katliamları, dini baskıları not almalıdırlar. İskilipli Atıf’ın, Şeyh Sait’in başına gelenleri öğrenmelidirler. Muhakkak ki CHP’ye en iyi cevap ‘Terörsüz Türkiye’yi başarıyla tamamlamak olacaktır. Bundan dolayı 86 milyon, kol kola ilerlemelidir. Halk, daha çok kenetlenmelidir.”