Her fırsatta ülkemizi şikâyet eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, rezaletlerine bir yenisini daha ekledi.
YENİAKİT HABER MERKEZİ
Yeniakit gazetesinin 12.10.2025 tarihli nüshasında yayınlanmıştır
CHP’li belediyelerin saplandığı yolsuzluk, rüşvet ve irtikap bataklığında hesap vermek yerine il il gezerek aklama mitingleri düzenleyen Özel, Avrupa’ya gerçekleştirdiği icazet turlarına İspanya’yla devam etti. Özel, İspanya’nın başkenti Madrid’de Sosyalist Enternasyonal Prezidyum Toplantısı öncesinde İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ile bir araya geldi. Görüşmede Özel, Türkiye’yi hedef alan ifadeleriyle bir kez daha ülkesini yabancılara şikâyet etti. Konuşmasında yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında tutuklanan eski belediye başkanlarını gündeme getiren Özel, 19 Mart sonrası yaşanan olayları “iktidar baskısı” olarak nitelendirdi. Sık sık 2024 yılında gerçekleştirilen yerel seçimlerde elde ettiği göstermelik birinciliği dile getirerek kendilerinin başarılı olduğunu iddia eden ve Türkiye’de demokrasinin ve basın özgürlüğünün askıya alındığını öne süren Özel, Ekrem’i de unutmadı: “Toplumun tümünü baskı altına alan bir kuşatma altındayız. 19 Mart 2025’te siyasi iktidarın rakiplerine yönelik bir darbe girişimi yaşandı. Türkiye’de geleceğin iktidarına, geleceğin cumhurbaşkanına darbe yapıldı.”
DARBECİLİKLE SUÇLADI
AK Parti hükümetine yönelik ağır ithamlarda bulunan Özel, uluslararası kamuoyuna çağrıda bulunarak şu skandal ifadeleri kullandı: “Türkiye’de yaşananlar bir iç mesele değildir. Küresel demokrasi mücadelesini ve tüm demokratları yakından ilgilendirmektedir. Uzun yıllar iktidardan uzak kalmış olsak da partimiz, son yerel seçimlerde birinci olmuştur ve bugün yapılan tüm genel seçim anketlerinde açık farkla birinci partidir. İşte bu başarıyı gösteren partimiz, Türkiye’de 23 yıldır iktidar olan yapının saldırılarına maruz kalmaktadır. Öyle ki kendileri geldiklerinde demokrasinin tüm nimetlerinden yararlananlar, şimdi demokrasiyi askıya almaya, basın özgürlüğünü askıya almaya, serbest siyaseti askıya almaya, öğrencileri, gazetecileri ve özellikle sanatçıları en ufak bir eleştiride bulunduklarında gözaltına almaya, tutuklamaya ve uzun süre hukuksuz yere cezaevlerinde tutmaya yeltenmişlerdir.”
KAYNAK: YENİAKİT GAZETESİ