Özel bakım şart!

Eğer bebeğiniz vaktinden erken gelmişse, bakımı, özel ihtiyaçları konusunda ve olası uzun vadeli etkileri hakkında endişelerinizin yüksek olması nedeniyle doğum olayı gölgede kalabilir. Bu nedenle, bebeğiniz ve kendiniz için geleceğe yönelik umutlarınızın tüketmeden doğum heyecanını sonuna kadar yaşamanız çok önemli hale gelir.

Konuyla ilgili görüşlerini aktaran Yeditepe Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Hemşirelik Hizmetleri Direktörü Dr. Sevim Şen, hamileliğin 37. haftasından önce doğan bebeklere prematüre denildiğini ve prematüre bebeklerde komplikasyon olma ihtimali oldukça yüksek olduğunu söyledi. 

17 KASIM DÜNYA PREMATÜRE GÜNÜ 

Konunun önemi bakımından her yıl 17 Kasım’ın Dünya Prematüre Günü olarak kutlandığını belirten Dr. Sevim Şen, “Öncelikle prematüre bebek doğduğunda, cilt altı yağ tabakaları olgunlaşmadığından vücut ısısının korunması için dışarıdan yardıma ihtiyacı olabilir. Nefes alma zorluğu ve beslenme sorunu yaşayabilir. Ciltte ve gözlerde sarılık, kan şekerinde düşüklük ve kırmızı kan hücrelerinin eksikliği nedeniyle dokulara oksijen taşınamadığından morarmalar olabilir. Enfeksiyon, solunum durma atakları veya beyin içi kanama gibi daha ciddi bir durumlar da sergileyebilir. Bu nedenle bazı bebeklerde işitme veya görme güçlüğü yaşanabilir. Bunların dışında gelişimsel gecikmeler, öğrenme güçlüğü, motor bozukluklar, kronik, davranışsal ya da psikolojik sağlık sorunları da yaşanabilir” dedi. 

KORKULACAK DURUM YOK

Ancak, prematüre doğumdan korkulmaması gerektiğini, alınacak tedbirler ve özel bakımlar sayesinde hem bebeğin hayatı, hem de annenin sağlık durumunu normal seviyede sürdürebileceğini belirten Dr. Sevim Şen, önce hastanede ve daha sonra evde bakım olmak üzere prematüre sürecinde iki evrenin olduğunu kaydetti. Dr. Sevim Şen hastanedeki bakımı şöyle özetledi:

“Bebeğiniz ilk doğduğunda muhtemelen özel ihtiyaçları için yeni doğan yoğun bakım ünitesinde özel bakım gerektirmektedir. Bu esnada ebeveyn olarak tedavi ve bakımda sizin rolünüz çok önemlidir. Hastane evresinde şu hususlara dikkat edilmeli:

1) Bebeğinizin yeni doğan yoğun bakımda tedavisi ve bakımı devam ederken belirsizlik yaşayabilirsiniz, bu korkutucu olabilir. O nedenle tüm sorularınızı yazın ve hazır olduğunuzda cevaplarını isteyin. Doğru bilgileri edinmeniz, durumu daha iyi idare etmenizi sağlayacaktır.

2) Gözlemlerinizi ve endişelerinizi paylaşın. Eğer bebeğinizin durumunda değişiklik fark ederseniz, hemen hekiminizle veya hemşirenizle iletişime geçin.

3) Anne sütünüzü mutlaka saklayın. Anne sütü enfeksiyonlarla mücadelede ve büyümeyi teşvik eden yardımcı proteinler sağlamada çok önemlidir.

4) Bebeğinizi ilk başta göğsünüzde veya biberon ile beslemek mümkün olmayabilir. Ancak diğer yollarla verilmek veya daha sonra kullanılmak üzere sütünüz dondurulabilir. 

5) Bebeğinizle birlikte vakit geçirin. Bebeğinizle konuşun ve ona dokunun. Bebeğiniz ve siz hazır olduğunuzda kucağınıza alın ve cilt teması kurun. Bebeğinizin alt bakımını, beslenmesini ve günlük masajını siz yapın onu temasınızla yatıştırmayı deneyin. Endişeleriniz olursa mutlaka hemşirenizle paylaşın.

6) Bebeğinizin iyileşmesi için zaman tanıyın. Sağlıklı beslenin, mümkün olduğunca dinlenin.

7) Duygularınızı kabul edin. Sevinç, üzüntü, öfke veya hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz, çok normal duygular olduğunu kabul edin. Kendinize izin verin. Siz veya eşiniz farklı bir stres ve anksiyete yaşayabilirsiniz, fakat bu duygular bebeğiniz için en iyisini istediğiniz içindir. Bu stresli dönemde birbirinize destek vermeyi unutmayın.

8) İhtiyacınız olduğunda bir mola verin. Bebeğinizin size ihtiyacı var, fakat kendiniz ve ailenizin diğer bireyleri ile zaman geçirme konusunda denge kurun.

9) Başka çocuklarınız varsa, yeni bebek hakkındaki sorularını yanıtlamaya çalışın. Sizin bebeğiniz için endişeli olduğunuzu belirtin, ancak bu konuda onları rahatlatın.

10) Ailenizden gelen yardım tekliflerini kesinlikle kabul edin.

11) Ailenizden ve sevdiklerinizden sizi anlamaları için destek isteyin. Eğer depresif hissediyorsunuz ya da yeni sorumluluklar ile başa çıkmak için mücadele ediyorsanız profesyonel yardım isteyin.”

PREMATÜREYE EVDE BAKIM

Bebek hastanedeki bakım evresinden sonra anne ile birlikte taburcu edileceğini ve evdeki bakımından önemli olduğunun altını çizen Dr. Sevim Şen şu tavsiyelerde bulundu:

“Evdeki uygulamalar da bebeğinizin ve sizin rahatlığı ve konforu için dikkat edilmesi gereken hususlar. Bunları şöyle sıralamak mümkün:

1) Bebeğinizi eve getirme zamanı geldiğinde, heyecanlı ve endişeli hissedebilirsiniz. Daha önce hemşirenizle bakım verirken, birden tek başınıza kaldığınız için güçsüz hissedebilirsiniz. Ancak bebeğinizle birlikte daha fazla vakit geçirerek onun ihtiyaçlarını karşılama aşamalarında ilişkinizin daha güçlü güçleneceğinizi unutmayın.  

2) Bebeğinizi eve getirmeden önce bakımını yapabileceğinizden emin olun. Bunun için hemşireniz veya hekiminizden bebeğiniz bakımı ve tedavisinin sürdürülmesi için eğitim alın.

3) Prematüre bebeklerin besin ihtiyaçları zamanında doğmuş bebeklere göre daha fazladır. Beslenmeleri ona göre düzenlenmelidir. 

4) Anne sütünü derin dondurucuda 3 aya kadar, buzdolabı rafında 3 gün, oda sıcaklığında 3 saate kadar saklayabilirsiniz. Anne sütünü bebek beslenmeye başlamadan 1 -2 saat önce oda sıcaklığında bekleterek veya benmari usulü ısıtarak verebilirsiniz.

5) Bebeğinize kullandığınız emzik, biberon vb. gibi malzemeleri steril ederek kullanmalısınız.

6) Bebek emzirme ile ilgili hemşirenizden eğitim alınız. Huzurlu ve sakin olmanız bebeğinizi daha rahat emzirmenizi sağlayacaktır.

7) Prematüre bebeklerin bağışıklık sistemleri tam olarak gelişmediğinden enfeksiyona karşı açıktırlar. Bu nedenle kalabalık ortamlarda bulundurmayınız. Bebeğinize dokunmadan önce, mama hazırlamadan önce, alt bakımı, ağız, göz ve kulak bakımları öncesi ellerinizi su ve sabunla yıkayınız.

8) Beslenme ve uyku düzenini hemşireniz veya hekiminiz belirttiği şekilde ayarlayınız.

9) Bebeğinizin oda sıcaklığı sabit tutulmalıdır (Ortalama 24-25 °C).”