Mısır’a uzanan eller kırılacak ve Şeytan’ın soydaşları başaramayacak!
Allah Teala Hazretleri Âdem’i (as) yarattı ve “Cinlerin ve Meleklerin O’na secde etmelerini (Hicr 29)” emretti. İşte o andan itibaren Dünya’da inananların başına kıyamet koptu.
Çünkü bütün kötülüklerin atası olan ateşten yaratılmış Şeytan “Benim, kuru bir çamurdan, şekillenmiş balçıktan yarattığın insana secde etmem mümkün değildir (Hicr 33)” dedi.
Bunun üzerine Şeytan’ın, Allah (cc) tarafından “Öyle ise oradan çık! Sen, artık kovulmuş birisin (Hicr 34)” buyrularak Cennet’ten kovulması ile yeryüzünde her türlü azgınlık ve zalimliklere kapı açıldı.
Böylece, Biz Müminlerin de Şeytan ve O’nun temsilcileri ile imtihanımız başladı.
Gelin birlikte bakalım, Âdem’den (as) beri bu zorlu imtihanı kim nasıl kazanıyor ve kim de nasıl kaybediyor?
Değil mi ki, Adem’i (as) türlü yalanlarla kandırarak yasak meyveyi yedirten ve cennetten çıkarılmasına sebep olan İblis, aynı zamanda O’nun ve Havva validemizin affına engel olamadı.
Değil mi ki, Allah (cc), Nuh-u Nebi ‘nin (as) 950 yılda azgınlıklarından vaz geçiremediği inatçı kâfirleri, tufanla kısa bir sürede tarih sahnesinden ebediyen sildi.
Değil mi ki, Hud’un (as) bir türlü “Ortaksız bir İlahı” kabul ettiremediği, “Bizden daha güçlü kim var (Fussilet 15)” diyen Ad Kavmi’ni, “Dondurucu bir rüzgâr (Fussilet 16)” gönderen Allah (cc), yer küreden sildi süpürdü.
Değil mi ki, Hz. Salih’in (as) emanetine ihanet ederek azan şirk topluluğu Semudlular’ı Allah (cc), “Yerle bir etti (Şems 14)”.
Değil mi ki, hak yoldan sapan, inkâr ve isyana dalan, kadınları bırakıp erkeklere yönelen kendilerine gönderilen Allah (cc) Elçisi Lut’un (as), onca uyarılarına kulak tıkayan livatacı Sodom kavminin Allah (cc), “Ülkelerinin altını üstüne getirdi (Hud 82)” ve azgınlıklarının cezasını verdi.
Değil mi ki, Allah’ın elçisi Hz. İbrahim’i (as) ateşe atan, ancak, “Ey ateş! İbrahim’e serin ve selametli ol (Enbiya 69)” emri karşısında aciz kalan ve bir “sinek” ile baş edemeyen Nemrut’u kendi adamına gebertti.
Değil mi ki, İlahlık taslayan bir aptala (Firavun), kucağında Hz. Musa’yı (as) büyüttüren ve “Tuzak kuranların en hayırlısı (Enfâl 30)” olan Allah (cc) Hz. Musa’ya (as) “Asan ile denize vur (Şuara 63)” buyurdu. Musa (as) ve dostları kurtuldu. Firavunlukları günümüze kadar nam salan Firavun ve askerleri ise Kızıldeniz’in azgın sularına gömüldü.
Değil mi ki, Allah (cc), Hz. İsa’ya (as) yaptıkları onca zulümden sonra bir de O’nu öldürmeye kalkmaları üzerine, ihanet edenleri O’nun yerine çarmıha gerdirip, Sevgilisini katına çıkardı.
Değil mi ki, Kâinatın Yegâne Sahibi, En Sevgili Elçisi (sav) ve güzide ashabını topyekûn yok etmek üzere Bedir’e gelen, baş düşmanı Ebu Cehil’in pis laşesini Bedir’de kargalara yedirtti.
Değil mi ki, Allah Resul’üne (sav) yapmadık kötülük bırakmayan üstüne üstlük bir de amcası olan Ebu Leheb’i (lanetullahi aleyh), Yüce Allah (cc), odunlarını “Odun hamalı (Tebbet 4)” karısının taşıyacağı “bir alevli ateşe yaslayacak (Tebbet 3)”.
Değil mi ki, Sevgili Habibi’nin (sav) Yüce Allah’ın birliğini kabule davet mektubunu parçalayarak ve Resûl-i Ekrem Efendimiz’in (sav), “Yâ Rabbi! Nasıl o benim mektubumu parçaladı, sen de onu ve onun mülkünü parçala!” talebine mazhar olan İran Kisrası Perviz, oğlu Şîreveyh tarafından Cehenneme gönderildi.
Değil mi ki, ilk liderleri Hasan el Benna, Abdülkadir Udeh ve Seyyid Kutub’un (Allah Onlara rahmet etsin) Mısır Neronları tarafından şehit edilmeleri onları durduramadı. Her seferinde düştükleri yerden daha güçlü kalktılar.
Değil mi ki, kiralık katillerce Rabia Meydanında yüzlerce “masumu” katlettiren ve alkış tutan batılın azgın temsilcileri, direnişi kıramadılar ve direnenleri susturamadılar.
Öyle de, Asrın Nemrutları, Firavunları, Ebucehilleri olan İslam düşmanı Batılı emperyalistlerin Mısır maşası Sisi’ye, Cumhurbaşkanı Mursi ve arkadaşlarını idam ettirmekle, ihvanları bir saniye duraksatamayacak ve bir milim geri götüremeyecektir.
Öyle de, Mısırlı ihvanların şanlı direnişi düştüğü yerden çok daha gür şekilde kalkacaktır!
Öyle de, Mısır’a uzanan eller en kısa zamanda kırılacak, inşallah, Âmin…