• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Kılıçdaroğlu’na kendi mahallesinden hakaret üstüne hakaret Un, dos, tres, haydi CHP!

Yeniakit Publisher
2023-06-11 10:59:00 - 2023-06-11 11:06:52

Kendi mahallesinden Kılıçdaroğlu’na hakaret üstüne hakaret yağmaya devam ediyor. Son olarak T24 yazarı Şengün Kılıç “Un, dos, tres, haydi CHP!” diyerek “İstediğin kadar yüzde 47,8 oy al, kaybettin işte, kaybettin! Alevi, Dersimli, alt sınıftan gelen, serbest piyasa ilişkisi zayıf bir memur neden haddini bilmez?” diye yazdı.

İşte T24 sitesinde Şengül Kılıç’ın yazdığı “Un, dos, tres, haydi CHP!” başlıklı yazısı

CHP bana Douglas Adams'ın Otostopçunun Galaksi Rehberi'ndeki Vagonları çağrıştırır hep. Vagonlar, "Üç imzalı emirler imzalanmadan; yollanıp, geri gönderilip, soruşturulmadan; yine yitirilip, sonunda üç ay boyunca kâğıt bulamacında bekletilip yakıt olarak yeniden dönüşüme uğratılmadan kendi öz ninelerini Traal'ın Yırtıcı Cırlayan Canavarı'ndan kurtarmak için parmaklarını bile kımıldatmazlar." Öyle bir ırk işte Vagonlar.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunu atlattık ve görünen o ki, yeni gündem -en azından CHP kurultayına kadar- Kemal Kılıçdaroğlu'nun yerini Ekrem İmamoğlu'na bırakarak istifa etmesi gerektiği tartışması olacak. Aslında ortada bir tartışma da yok, herkes bu konuda hemfikir. Burada "herkes"ten kastım, son yirmi bir yılda AK Parti iktidarının yarattığı iklim ve gittikçe gelişen sosyal medyanın bileşiminde ortaya çıkan tuhaf bir gazeteci türü. Anahtar sözcük, değişim! "Değişim"den ne kastediyorsunuz sorusuna verilen cevap, başta genel başkan olmak üzere yönetim kadrolarının değiştirilmesi. Yeni kadrolar CHP'de ne değiştirecek, yol haritaları nasıl olacak sorusunun cevabı ise şimdilik biraz muğlak. Açık açık söylememekle birlikte "kuvvetli ima" düzeyinde CHP yönetimine talip olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Kervan yolda düzelir," diyerek değişimi bir kez daha müjdelemekle meşgul şu sıralar! Seçimin kaybedilmesi sadece teknik aksaklıklardan kaynaklanıyor bu cenaha göre, CHP'nin siyasi çizgisi, yüzlerce dukalıkla dolu örgüt yapısıyla ilgili herhangi bir sorun yok. Peki İmamoğlu bu değişim müjdesini kime veriyor? Kemal Kılıçdaroğlu tarafından bir araya getirilen ve bir arada tutulan Millet İttifakı seçmenine mi, yoksa CHP seçmenine mi?

 

Sonuçta "değişim" büyüleyici bir sözcük, kim değişim istemez ki, hele yirmi bir yıllık AK Parti iktidarından sonra? Acaba herkesin kaybettiği son seçimlerde neden sadece Kılıçdaroğlu'nun istifası isteniyor? İYİP Genel Başkanı Meral Akşener'in daha ilk günden Alevi ve Dersimli olması nedeniyle "kazanamayacak aday" olarak damgalanan Kılıçdaroğlu'nun ister bağrına taş basarak ister gönülden oy verenlerden yüzde 47,8 oy aldığı düşünülürse bu konu seçmen açısından pek de sorun olmamış görülüyor. Saadet Partisi dışında seçim çalışmalarında ortada olmayan ittifak bileşenlerinden henüz ses yok. Sesi çıkanlar, medyadaki "ben demiştim"ciler. Böyle olunca insanın aklına ister istemez, acaba onlar mı, Alevi, Dersimli, alt sınıftan gelen, serbest piyasa ilişkisi zayıf bir memurun öne çıkmasından rahatsızlar sorusu geliyor. Tabii ki böyle değildir, "ben demiştim"cilerin hiçbiri ırkçı ya da ayrımcı değil, aksine hepsi de demokrattırlar!

 

Baykal'ın iki istifası

CHP tarihinde, seçim yenilgisinden sonra istifa eden tek genel başkan Deniz Baykal. Daha doğrusu, görev yaptığı on beş yıl boyunca hiç seçim kazanamamış Baykal'ın sonucunda istifa ettiği tek yenilgi, CHP'nin yüzde onluk seçim barajının altında kaldığı 1999 seçimleri olmuştu. Gerçi halkın, medyanın ve CHP'nin "sensiz olmaz" diye yana yakıla yaptığı çağrılardan sonra, yaklaşık bir yıllık inzivasına ara vermiş ve Eylül 2000’de yeniden CHP genel başkanı seçilmişti. Oysa 1998'deki CHP Olağan Kurultayı'nda sis makinalarından fışkıran dumanlar arasında, o sırada tüm dünyayı kasıp kavuran Ricky Martin'in On, dos, tres Maria şarkısı eşliğinde merdivenlerden genç, dinamik bir edayla hoplaya zıplaya inen Baykal, gelecekten çok umutlu görünüyordu. 1992'de CHP Genel Başkanı seçilen Baykal, 1995 seçimlerinde partisini ancak beşinci sırada TBMM'ye sokmayı başarmış, bir sonraki seçimde baraj altında kalmış, 2002 seçimlerinde ise kendi başarısından çok CHP'nin kuruluşundan itibaren ilk kez TBMM dışında kalmasından dehşete düşmüş seçmenlerinin el atmasıyla ancak yüzde 19,4 oyla yeniden Meclis'e girebilmişti. Belki de sosyal medyanın o sırada olmaması nedeniyle kimse, "Bu iş Baykal'la olmuyor," dememişti. 2007 seçimlerinde partisini ancak yüzde 20,85'e çıkaran Baykal malum sonrasında kaset skandalı nedeniyle görevini bırakmak zorunda kalmıştı.

 

CHP'nin Baraj altında kalarak TBMM'ye giremediği 1999 seçimlerinden bir yıl önce, 28. Olağan Kurultay'ında Deniz Baykal dumanlar arasından başarılı ufuklara doğru merdivenlerden koşarak iniyordu. Fonda Ricky Martin…

Kuruluşundan bu yana geçen yaklaşık bir asırda, Altan Öymen ve Hikmet Çetin gibi çok kısa süre başkanlık yapanlar dahil, yedi genel başkan değiştiren CHP'nin Kemal Kılıçdaroğlu dışında bu kadar eleştirilen ve istifa baskısı gören bir başkanı hiç olmadı. Amerikan tarzı bir kampanya ve On, do stres Maria ölçüsünde değişikliğin devrim sayıldığı CHP'de Adalet Yürüyüşü gibi uzun soluklu hareketlenmeler pek de hoş karşılanmadı anlaşılan. Baykal'ın tüm muhaliflerini tırpanlayıp, "küçük olsun benim olsun" anlayışını yerleştirdiği CHP ve taraftarları hallerinden gayet memnundu.

Bildik CHP'de ne değişecek?

Seçim güvenliği, nüfus oyunları tartışmaları bir yana, yüzde 47,8 gibi bir oy oranıyla bugüne kadar sosyal demokrat bir adayın aldığı en yüksek oyu alarak kaybeden Kılıçdaroğlu ne yapacak, baskılara dayanabilecek mi göreceğiz. "Anayasa aykırı ama evet diyeceğiz…" diye başladığı her cümleyle Türkiye siyasi hayatına telafisi imkânsız zararlar veren Kılıçdaroğlu'nun sinir bozacak kadar yüksek olan dayanıklılığı düşünülürse istifa etmezse de bu çok şaşırtıcı olmaz. Öyleyse hep birlikte söylüyoruz: On, dos, tres, haydi CHP!

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

oy atmak millet ittifakına

gercek sudur chpnin oyu 25 tir yüzde 8 hdp diğerleri sağ secmenden gitmiştir gerisi teferuattır 50 yıllık durum budur sağ secmenin atmasının sebebide erdoğan gitsinde kim gelirse gelsindir .
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23