Mısır tarihinin en büyük toplu idam kararında, 529 İhvan üyesinin idam cezasına çarptırılmasına dünya çapında tepkiler sürerken, Müslüman Kardeşler’in 683 üyesi daha, dün de cunta mahkemesinin karşısına çıktı. Savunma avukatları ise davayı boykot etti.
DIŞ HABERLER SERVİSİ - Mısır’daki cunta mahkemesi Pazartesi günü sadece iki duruşma sonrası ülke tarihinin en kalabalık toplu idam cezası kararına imza atarken, bu karar insan hakları kuruluşlarından büyük tepki çekti. Mısır’da seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin Savunma Bakanı General Abdüllfettah Sisi tarafından görevden uzaklaştırılmasını ‘darbe’ olarak tanımlamayan BM, Avrupa Birliği ve ABD de kararı eleştirdi.
Hukuk uzmanları da karar karşısında şoke olduklarını ifade ederken, mahkemenin uluslararası prosedürleri izlemediğini vurguladılar.
BM: HUKUK İHLÂL EDİLDİ
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Rupert Colville, Mısır’da Müslüman Kardeşler Teşkilatı üyesi 529 kişinin idama mahkûm edildiği yargılamada “uluslararası insan hakları hukukunun ihlâl edildiğini” bildirdi. Colville, bu kararın Mısır’ın modern tarihinde bu kadar fazla kişi aleyhine verilen ilk karar olduğuna işaret ederek, benzer suçlamalara binlerce kişinin daha maruz kalmasından dolayı kaygılı olduklarını dile getirdi. Mahkeme sürecindeki hukuk dışı uygulamalara dikkati çeken ve yargılamada uluslararası insan hakları hukukunun ihlâl edildiğini vurgulayan Colville, “İki gün içerisinde 529 kişinin yargılanmasının yapılması bile büyük ihtimalle adil yargılama gereksinimlerini karşılayamaz” dedi. Yargılama sırasında 398 sanığın salonda yer almadığına işaret eden Colville, “Her sanığa yöneltilen suçlamalar okunmadığı için suçlamalar net değil ve sanıkların hepsi avukata sahip değil” diye konuştu.
ASHTON: AB, KARARDAN SON DERECE ENDİŞELİ
AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ise, Mısır’da darbe karşıtı 529 kişinin idama mahkûm edilmesinin “son derece endişe verici olduğunu” belirterek, ölüm cezasına karşı duruşunu tekrarladı. Ashton, yazılı açıklamasında, hangi suçtan hüküm giyilirse giyilsin idam cezasının asla meşru gösterilemeyeceğini vurguladı. Avrupa Konseyi de, Mısır’da darbe karşıtı 529 kişinin idam cezasına çarptırılmasına tepki gösterdi. AA muhabirinin sorusunu yanıtlayan Avrupa Konseyi Sözcüsü Daniel Höltgen, idam cezalarını kınadıklarını söyledi.
'37 SİVİLİ ÖLDÜREN POLİSE 10 YIL, GÖSTERİCİLERE İDAM'
Ortadoğu Politikası için Tahrir Enstitüsü ise mahkemeyi eleştirirken, savunma avukatlarına dava dosyalarının gösterilmediğini, hatta avukatlara duruşmalarda savunma yapma izni bile verilmediğini anımsattı. Enstitü, 37 sivili öldüren polise sadece 10 yıl hapis verildiğini, yüzlerce sivili protestolarda öldüren güvenlik görevlilerinden sadece birkaçının açığa alındığını aktarırken, bu durumun ‘ciddi bir çelişki doğurduğunu’ vurguladı.
Mısırlı İnsan Hakları İçin Arap Ağı kurumunun Başkanı Gemal Eid de, “Mahkeme kararı bir felaket. Mısır yıllarca bu gülünç skandalın etkisinde kalacak” öngörüsünde bulundu.
'İDAM KARARLARI' SOKAKLARI DURDURAMADI
Müslüman Kardeşler üyesi 529 kişinin Pazartesi günü idama mahkûm edildiği Mısır’da darbe karşıtı öğrenci gösterileri kesintisiz devam ediyor. Darbe karşıtları bir çok kentte gösteri yaparak kararı protesto etti. Mısır’ın kuzeyindeki Demenhur kentinde İslami Araştırmalar Fakültesi’nde okuyan kız öğrenciler darbe karşıtı gösteri düzenledi. Darbe karşıtı sloganlar atan kız öğrenciler tutuklu arkadaşlarının salıverilmesini istedi.
Minye Üniversitesi kampusunda toplanan yüzlerce öğrenci de darbe karşıtı öğrenci sloganlar attı. Öğrenciler daha sonra ‘Askeri yönetim yıkılsın’, ‘Asker zulmü yıkılsın’ sloganları eşliğinde yürüyüşe geçti. Ezher Üniversitesi’nde okuyan darbe karşıtı kız öğrenciler de güvenlik güçlerinin üniversitelere yönelik baskınlarını protesto etti. Rabia amblemi olan dövizler taşıyan kız öğrenciler, idam kararının hukuksuz olduğunu söyledi.
683 SANIKLI İKİNCİ OTURUM 28 NİSAN'A ERTELENDİ
MİNYA - Mısır’da önceki gün 529 kişiye idam cezası verilen davanın, 683 sanıklı ikinci oturumun ilk duruşmasında, sanıklar hakkında verilen hükmün 28 Nisan’da açıklanmasına karar verildi. Minya Ceza Mahkemesi 7. Dairesi tarafından yayımlanan karar metninde, aralarında Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii’nin de bulunduğu 683 kişinin yargılandığı davanın duruşmasının, sanıklar hakkındaki hükmün açıklanması için 28 Nisan’a ertelendiği belirtildi. Kararda ayrıca, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, serbest bırakılan ve kaçak durumda olan sanıkların ise tutuklanmalarına karar verildiği kaydedildi. “Şiddete teşvik ve Minya’daki polis merkezini basma” suçlamasıyla yargılanan 683 kişiden 610’u gıyaben yargılanıyor. Bugün (dün) görülen duruşmada 63 kişi hakim karşısına çıkarken, Bedii güvenlik gerekçesiyle mahkemeye getirilmedi. Tutuklu bulunan diğer 9 kişinin ise, mahkemeye neden getirilmediği konusunda açıklama yapılmadı. Savunma heyeti üyesi Usame el-Hulu, yaptığı açıklamada, idam kararının ardından Barolar Birliği’nin, “duruşmaya katılmama” çağrısına uyduklarını ifade etmişti. Hulu, heyetin duruşmaya katılmaması nedeniyle, mahkemenin de duruşmayı ertelemekten başka seçeneğinin bulunmadığını belirtmişti.
