Faziletleri ve Müslümanlar için anlamı nedir? Bugün hicri yılbaşı
Hicri takvime göre yeni bir yıla girdik. 1 Muharrem 1447, miladi takvime göre 26 Haziran 2025 Perşembe gününe denk geliyor. Bugün, İslam tarihi açısından derin anlamlar taşıyan Hicri yılbaşı...
25 Haziran Çarşamba akşam ezanıyla birlikte Muharrem ayına girildi. Peygamber Efendimiz’in (S.A.V) Mekke’den Medine’ye yaptığı kutlu hicretin izini taşıyan Hicri Yılbaşı, sadece bir milat değil, aynı zamanda sabrın, inancın, azmin ve yeniden doğuşun sembolüdür. Bugün, 1 Muharrem 1447… Miladi takvime göre 26 Haziran 2025 Perşembe gününe denk gelen bu tarih, hicretiyle tarihin yönünü değiştiren bir ümmetin, yeni bir yıla besmeleyle adım atışıdır.
Hicri takvimin başlangıcı
Hicri takvim, Hz. Ömer’in (r.a) halifeliği döneminde, hicretten 17 yıl sonra toplanan bir istişare meclisiyle kabul edilmiştir. Hz. Ali’nin (r.a) önerisiyle, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (S.A.V) Mekke’den Medine’ye hicreti esas alınarak, bu olayın gerçekleştiği yıl “1” kabul edilmiş ve böylece Hicri takvim başlamıştır.
Ayın evrelerine dayalı olan bu takvim sistemi, miladi takvime göre her yıl yaklaşık 10-12 gün daha erken başlar. Hicri yılbaşı da bu takvime göre her yıl farklı bir güne denk gelir.
Muharrem ayı ve hicri yılbaşının anlamı
Hicri yılbaşı, sadece yeni bir yılın başlangıcı değil, aynı zamanda Muharrem ayının da ilk günüdür. Muharrem, İslam’da “haram ay” olarak kabul edilen dört aydan biridir. Bu ayda savaşmak dahi yasaklanmıştır. Aynı zamanda Aşure Günü’nün de içinde bulunduğu bu ay, ibadetle geçirilmesi tavsiye edilen zamanlardan biridir.
Müslümanlar için hicri yılbaşı, sadece bir tarih değil; hicretin, yani inanç uğruna yapılan fedakârlığın, kararlılığın ve teslimiyetin sembolüdür. Bu nedenle her Hicri yılbaşı, Hz. Peygamber’in (S.A.V) ve ilk Müslümanların Mekke’den Medine’ye yaptığı kutlu göçün yeniden hatırlandığı, anlamlandırıldığı bir zaman dilimidir.
Manevi yenilenme zamanı
Yeni bir hicri yıla girerken Müslümanlar için bu gün, manevi muhasebe ve yenilenme fırsatı anlamına gelir. Zilhicce ayının son gecesi ve Muharrem ayının ilk günü; geçmişin muhasebesini yapma, tevbe etme ve geleceğe daha ihlaslı bir kalple yönelme zamanıdır.
Hicri yılbaşının faziletleri
Hicri yılbaşı, yalnızca yeni bir takvim başlangıcını değil; Müslüman’ın kendini, niyetlerini ve hayat yolculuğunu yeniden gözden geçirmesi gereken mukaddes bir eşiği temsil eder. Bu tarih, hem bireysel muhasebe hem de ümmet bilinci için bir fırsattır. Zira hicret; terk edişin, sabrın, sebatın ve Allah’a teslimiyetin adıdır.
Bu mübarek zaman dilimi, geçmişin muhasebesini yapıp geleceğe salih amellerle yönelmek isteyen her Müslüman için rahmet kapılarının aralandığı bir gündür. Hicri yılbaşı;
Peygamber Efendimiz’in (S.A.V) kutlu hicretini hatırlatır ve bu hicretin imanla yapılan bir fedakârlık olduğunu öğütler.
Muharrem ayının bereketiyle birleşir. Zira bu ay, "Allah’ın ayı" olarak nitelendirilmiş, içinde Aşure Günü gibi büyük hikmetler barındıran bir zaman dilimidir.
Nafile oruçlar ve ibadetlerle değerlendirilirse, geçmişin günahlarına kefaret olacağına dair hadislerle müjdelenmiştir.
Müminin tevbe ve istiğfarına kapı aralayan, dua ve yakarışlarını Allah katında kabul ettirecek bir vakittir.
Aynı zamanda toplumsal duyarlılığı artıran bir gündür. Hicri yılbaşında sadaka vermek, muhtaçlara yardımda bulunmak, birlik ve kardeşlik ruhunu pekiştirir.
Kısaca Hicri yılbaşı, zamanı sadece takvimle değil, niyetle, ihlâsla ve salih amelle değerlendirmek isteyenler için bir başlangıç değil, bir diriliş kapısıdır.