Akit’in bölge kaynaklarından edindiği bilgiye göre DEAŞ, Suriye’de Ahmet Şara yönetimine savaş ilan ederek yeni hücreler oluşturmaya hız verdi.
MUHAMMET KUTLU ANKARA
Buna karşılık Halep/El Bab’da örgüte büyük darbe vuruldu. Humus Valiliği İç Güvenlik Komutanlığı da, El Mukharram’da çok sayıda silah ve mühimmatı ele geçirdi. Gelişmeleri değerlendiren Güvenlik Uzmanı Ersan Ergür, şunları söyledi: “Trump’ın ‘Suriye’den askerlerimizi çekeceğiz’ demesi de aslında taktiksel bir söylemdi. Dolayısıyla bugün yeni Suriye rejimi ABD’nin istediği politikaları ve uygulamaları hayata geçirmediği müddetçe her zaman için oyun sahası olacaktır. Suriye’ye doğrudan asker göndermekten vazgeçtiğine göre proksi güçler, yani terör örgütleri üzerinden bölgedeki varlığını ve etkinliğini sürdürecektir. Hatta PKK’dan ayrılarak yeni isimler altında bölgede yine terör ortamını sürdürecek adımlar atacaklardır diye değerlendiriyorum. Ancak Türkiye ile birlikte DEAŞ’a karşı mücadele eden ülkelerin kararlı duruşu, ABD ve İsrail’in emperyalist hesaplarının hayata geçirilmesinin önünde engel olacaktır.”
PYD ÜZERİNDEN DEAŞ
Güvenlik Uzmanı Emekli Kıdemli Albay Mustafa Hacımustafaoğulları şöyle konuştu: “Suriye’de en büyük sorun İsrail. İkincisi de PYD/YPG. DEAŞ tutukluları PYD’nin elinde, hükümete teslim edecekleri sözünü vermişlerdi. Ancak pazarlıklarda teröristleri serbest bırakabilecekleri tehdidini de ileri sürüyorlardı. Gelişmelere bakıldığında hükümete karşı sahaya salmaya başladıkları anlaşılıyor. Demek ki DEAŞ kartını yeniden sahaya sürdüler. Suriye yönetimi otoriteyi sağlayamadı ama Türkiye’nin desteğiyle DEAŞ/PYD sorununu kökünden halledecektir. Türkiye’nin istemediği bir hamlenin başarıya ulaşma şansı yok.”
