AK Parti MKYK Üyesi, eski İstanbul Milletvekili Metin Külünk, gündemi gazetemize değerlendirdi.
Batı ile ilişkilere ve gurbetçilerin sorunlarına değinen Metin Külünk, şunları dile getirdi:
LGBTİ bataklığı
“Avrupa’nın bir tek kurtuluş şansı var. İslam ve Müslüman kimliğine tanış olmak. Bunu yeryüzündeki millet olarak varlığını devam ettirmek isteyen millet kimliğini, biz partiyiz deyin, bir milletiz deyin adına ne derseniz deyin. Millet kimliğinin devamının tek şartı İslam ve Müslüman kimliği ile barışık olmak. İslam ve Müslüman kimliği ile şeytan tabiatlı Batı uygarlığının insanlığa dayattığı LGBT’nin çatısı olan toplumsal cinsiyet, cinsiyetsizleştirme, ailenin çökertilmesi, biyolojik insanın tüketilmesi, insanlık neslinin devamı için varlığının değiştirilmesi yönünde atılan adımlar karşısında, bu dalgaya karşı koyacak ve bu dalgayı aşabilecek tek güç vardır. İslam ve Müslüman kimliğimiz ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin çatısı altında insanlık için söyleyeceğimiz sözdür.
Tek kurtuluşları İslam'da
Batı’nın durumunun iç açıcı olmadığını Ukrayna savaşı ile beraber gördük. Yani Ukrayna ile sınırlandırılan Avrupa Birliği projesidir. Avrupa Birliği projesinin devam etmesi mümkün mü? Avrupa cinsiyetsizleştirme ile millet kimliğini kaybetme sürecine girdi. Avrupa özellikle küresel norm haline getirilmek istenen cinsiyetsizleştirme politikalarıyla Avrupa’daki millet kavramı, devlet kavramı ve de grafik yapı ciddi tehdit altındadır. Avrupa’nın bir tek kurtuluş şansı var. İslam ve Müslüman kimliğine tanış olmaktır.”
Batı şeytan tabiatlıdır
İç siyasete de değinen Metin Külünk, “7 köşeli masada Türkiye’yi bir devlet krizine sokmak isteyen kim?” sorusuna ise şu cevabı verdi: “CHP’de Türkiye’yi aklen ve fiziken işgal etmek isteyenlere teslim eden bir zihniyet hakim. Şunu hiçbir zaman unutmayalım! Biz bir İngiliz işgali gördük. Allah göstermesin eğer dikkatli olmazsak Amerikan işgali görmeyiz diye bir kural yok. 15 Temmuz’da bu felaketin kenarından döndük. Yaklaşık 20 yıl önce Amerika’nın Nevada Çölünde bir tatbikat yapıldı. Bu tatbikatın ortak düşmanı neresiydi? İşgal edilecek ülke neresiydi? Türkiye. Demek ki Batı şeytan tabiatlı, Batı uygarlığının fiziki aklında her zaman Anadolu topraklarını işgal etmek gibi bir başlık bir yerde duruyor. ‘’Coğrafya kaderdir’ diyoruz ya. O açıdan CHP’nin tabanında tepe yönetimi ile ciddi kopukluklar var. Dolayısıyla 7 köşeli masanın köşebentleri yok. Sadece zorla tutturulmuş, her an birbirinden kopacak köşe ayaklar var. Dışarıdaki unsurlar, yani kimdir o dışarıdaki unsurlar? Bir bütün olarak bakalım. Türkiye’yi tıpkı 2. Dünya Savaşından sonra olduğu gibi Türkiye’nin çıkarlarının esas olmadığı, tamamen Batının yörüngesinde ileri karakol durumuna getirilmiş, 45 sonrası Türkiye’yi isteyenler var. Kim bunlar, NATO bir taraftan bunu istiyor. ABD’deki bir kanat bunu istiyor, bir kanat itiraz ediyor.
Bizi yoğun bakımda istiyorlar
AB bu anlamda Türkiye Batı ittifakının koşulsuz bir parçası olsun ama büyümesin. Olsun ama savunma sanayinde başarıları olmasın. Olsun ama Libya’dan geri çekilsin, Dağlık Karabağ’dan geri çekilsin. Kıbrıs’ı terk etsin. Mavi Vatandan vazgeçsin. Doğu Akdeniz’deki çıkarlarından vazgeçsin, suyun altındaki denizin dibindeki gaz hidratlarla ilgilenmesin. Petrolle ilgilenmesin. Başta Kıbrıs’ı terk etsin. Evet, bu şartlarda bir Türkiye nedir? Bize Batılılaşma serencamından bu yana bize Alzheimer hastası muamelesi yapmaya kalktılar. Bizi… Önemli bir cümle! Bizi yoğun bakımda yaşayan hasta noktasında kabul etmeye kalktılar, bu milletin bunu kabul etmesi mümkün mü?
Masanın altından çok sular akar
2023’e bir yıldan az bir zaman kaldı. Yedi köşeli masanın altından çok sular akacak. Çünkü yedi köşeli masanın tabanıyla, partilerin yönetim kademeleri arasında ciddi uçurumlar var. Erdoğan gitsin de ne olursa olsun diyen bir masa ittifakı tutmaz. Erdoğan gitsin de ne olursa olsun diyenler, dünyanın yeni jeopolitik dengelerinde Türkiye’yi nerede konumlandırıyorlar. Ukrayna-Rusya savaşında 7 köşeli masaya kalsaydı, Türkiye Ukrayna’nın yanında Rusya’ya karşı, zaten biz bir Kırım Savaşı bedeli ödemedik mi küçülerek?
Bunlar Rusya ile savaş çıkarırdı
Kim ikinci kez bir Türkiye-Rusya savaşını bu topraklara dayatmaya kalktı da 7 köşeli masa hemen atladı. Rusya’nın karşısında, Ukrayna’nın yanında durarak hem Türkiye hem Rusya’yı çökertecek bir projenin parçası haline ülkemizi getirmek istedi. Tutmadı tabi tutmuyor, tutmayacak. Daha ağırını söyleyeyim. Abdülhamit gitsin ne olursa olsun dediler değil mi? Abdülhamit gittikten sonra ne oldu? 7 köşeli masanın etrafında yıllarca Erbakan Hoca yanında durmuş ama duramamış, Sayın Erdoğan’a hiçbir şartla ihanet etmeyeceğini söyleyenler ve yıllarca bu ülkeye stratejik derinlik adı altında sürekli üstten bir bakış açısıyla ders verenler yok mu? Bunların hepsi dindar kimliklerinin arkasına saklanarak bu necip milletin duygularının üzerine, bu 2. bir Abdülhamit’e yapılanın aynısını yapmaya kalktılar.”