• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

CHP ve BDP aynı zihniyetin ürünü

Yeniakit Publisher
2013-02-19 21:42:00 - 2013-02-19 21:43:26
CHP ve BDP aynı zihniyetin ürünü

AK Parti Isparta Milletvekili Recep Özel, CHP’nin ırkçı zihniyetinden bir türlü kurtulamadığını söyledi. Özel, “CHP’li Birgün Ayman Güler’in ve BDP’li Sırrı Sakık’ın Meclis kürsüsündeki ırkçı sözleri aynı zihniyet yapısının ürünüdür” dedi. Terör sorununun

Isparta Milletvekili olan Recep Özel, AK Parti’nin sessiz ama başarılı milletvekillerinden biri. AK Parti Isparta İl Başkanlığı kurucularından olan Özel, 22. Dönemde AK Parti milletvekili olarak Parlamento’ya girdi 24. Dönemde Mecliste Adalet Komisyonu’nda görev yapan Özel, Anadilde Savunma Yasası olarak bilinen düzenlemede en büyük emeği geçenlerden. Recep Özel ile Anadilde Savunma Yasası’nın içeriğini, neler getirdiğini, CHP zihniyetinin günümüzdeki izlerini, terör sorununu ve gündemdeki konuları masaya yatırdık.
RAMAZAN ALKAN / ANKARA  
- “Anadilde Savunma Hakkı” olarak Meclis’ten geçen yasanın detayları nelerdir? Bu yasada sadece Kürtçe dilinde savunma yapmak yok değil mi?
- Bu yasa, sanığa kendini en iyi şekilde ifade edebileceği bir dilde savunma yapma imkânı sağlıyor. Aslında bu bizim yasalarımızda mevcut, ancak mahkemelerde bu uygulanamadı, uygulanmak istenmedi. KCK davalarında da sanıkların olumsuz tutumları sürecin kilitlenmesine neden oldu. Mahkemeler biz bu düzenlemeyi yapmadan kendileri bu işi çözebilirdi. Çünkü ellerindeki kanun metni buna müsaade etmekteydi. Ancak tıkanma oldu, biz de Meclis olarak devreye girdik.
- Yasa, anadilde savunmanın dışında başka neleri kapsıyor?
- Denetimli serbestlik hakkı var. Cezaevlerindeki açık cezaevine çıkma hakkı elde etmiş mahkûmlardan şartlara uygun olanlar denetimli serbestlik hakkından yararlanacak. Bunun uygulaması 2015 yılına kadar devam edecek.
- Peki eşlerin cezaevlerinde görüşmeleri uygulaması nasıl olacak?
- Şimdi suç türüne göre uygulama yapılacak ve eş görüşmesi bir ödül olarak cezaevlerinde kalanlara uygulanacak. Cezaevlerinde kalan herkes bundan faydalanacak diye bir şey söz konusu değil yasada. Ceza alan kişi, iyi halini göstermesi lazım. Bir ödül yönetmeliği çıkarılacak, bu yönetmeliğe uygun davranan mahkûmlar eşleriyle ve çocuklarıyla görüştürülecek. Başka ödüller de var; telefon ile konuşma, odasına televizyon konma gibi hakları da olacak mahkûmların. Verilen ödüller mahkûmun durumuna göre elinden de alınabilir. Bir ödüllendirme sistemi oluşturuluyor cezaevlerinde.
SAĞLIK DURUMU İYİ OLMAYAN MAHKUMLAR
AİLESİNİN YANINDA KALACAK
- Sağlık durumu iyi olmayan mahkûmların da tahliye durumları var. Bu süreç nasıl işleyecek?
- Bu şu şekilde işleyecek: Ağır bir hastalığa yakalanan, yemeğini kendisi yiyemeyen, ihtiyaçlarını gideremeyen mahkûmların cezaları adli tıp kurumundan alınacak raporla ertelenecek. Mahkûm iyileşinceye kadar ailesinin yanında kalacak, hastalığı geçtikten sonra cezasını çekmek üzere tekrar cezaevine konulacak.
- Çıkarılan bu yasa bir af sayılır mı?
- Hayır. Bu bir af değil. Cezaevlerinin amacı suç işleyen insanlara sadece ceza vermek değildir. Suça bulaşmış kişiler bu cezaevlerinde tekrardan topluma kazandırılmaya çalışılmaktadır. Çıkarılan bu yasa da bunu hedefliyor.

CHP, genetik
kodlarından
kurtulamıyor
- CHP’nin İzmir Milletvekili Birgün Ayman Güler’in Meclis kürsüsündeki konuşmasında siz de oradaydınız. Ne düşünüyorsunuz o sözler hakkında?
- Bunları konuşup konuşmamaktan ziyade bu zihniyeti taşıyıp taşımamak daha önemli. Zihniyet ne ise dışarıya da o çıkıyor. Güler’in konuşması CHP’nin ırkçı zihniyetinin tekrardan patlak verdiğinin kanıtıdır. CHP’nin ilk yıllarındaki zihniyet yapısı, şu anki CHP’lilerde de mevcut, bunu miras olarak kendilerine almışlar. O gün Meclis kürsüsünde yaşananlar CHP zihniyetinin genel yapısı. Bunu kapatmaya çalışıyorlar ancak olmuyor. Bir yerde patlak veriyor... CHP, elitistlerin partisi. CHP, toplumla kaynaşamayan, toplum içerisindeki diğer ırklardan olan vatandaşları küçük gören, ‘dağdaki çobanla benim oyum bir mi?’ diyen jakoben bir anlayışın, bir geleneğin ürünü. CHP genetik kodlarından bir türlü kurtulamıyor.
- Sırrı Sakık da Türklerin bu coğrafyaya ait olmadığını söyledi...
- ‘Ben ev sahibiyim, sen kiracısın, sen şuradan geldin, sen yabancısın’ gibi söylemler talihsiz söylemler. Bu coğrafyada yaşayan herkes bu vatanın birinci dereceden sahibidir. Biz birlikte Türkiyeyiz. Bizim bunu başarmamız lazım. Sakık’ın sözlerinin de Güler’in sözlerinden aşağı kalır bir yanı yok. Aynı zihniyetin ürünü.
HÜKÜMET, BARIŞ SÜRECİNİN altına
SADECE ELİNİ DEĞİL, GÖVDESİNİ DE koydu
- Terör sorunu bitecek mi?
- Son 30-35 yıldır yaşanan olaylar herkesi bıktırdı. Bu sorunun çözümü için kiminle görüşülmesi gerekiyorsa, bu yapılmalı. Bu acı dinmeli, yıllardır akan kan durmalı artık. Bu konuda BDP’lilerin de terör örgütünün ağzıyla değil de, çözüm üreten bir siyasetçi ağzıyla konuşmaları gerektiğine inanıyorum. BDP’nin de yaşanan bu sürecin içini olumlu söylemlerle doldurması gerekiyor. Hükümetimiz sürecin altına elini değil gövdesini koydu. Başarı sağlanmazsa hükümetin başarısızlığı, ama başarı olursa, ülkenin başarısı ve kazancı olacak. Burada herkes çözüm istiyor. Biz diyoruz ki ‘neden olmasın?’

Birbirimiz OLMAYA ÇALIŞMAK yerine
birbirimize saygılı OLMAK DAHA DOĞRU
- Etnik ayrışma toplum nezdinde ne tür yaralar açtı sizce?
- Şöyle söylemler ortaya çıktı son zamanlarda: Ben Mehmet Akif kadar Arnavutum, Selahaddin Eyyübi kadar Kürtüm, şu kadar Türküm. Şimdi bunlar hoş şeyler gibi duruyor. Ancak böyle demek yerine, ‘kardeşim ben Türküm, sen Kürtsün; ama bizim aramızda hiçbir farklılık yok. Biz devlet katında eşitiz ve biz birbirimize saygı duyacağız.’ Yani ben bir Türk olarak, “Ben de Kürt vatandaşlarımız gibi Kürtüm” desem de onlar gibi olamam. Onlar da Türk olamaz. Bunu seçme şansımız yok ki. Birbirimiz olmak yerine, birbirimize saygılı olmak daha doğru bence.
 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23