• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Çağımızın en tehlikeli sorunu! Uzmanlar bu bağımlılığa karşı uyardı

Yeniakit Publisher
2023-02-05 07:59:00 -
Çağımızın en tehlikeli sorunu! Uzmanlar bu bağımlılığa karşı uyardı

Son yıllarda internet kullanımı bir hayli yaygınlaştı. Uzmanlar ise mutluluk hissi yaşamak isteyenlerin online alışverişe bağımlı olmaya başladığını belirtti. Peki, online alışveriş bağımlılığından kurtulmak mümkün mü?

Son 15 yılda internet kullanımı bir hayli arttı. Özellikle son birkaç yılda, pandeminin de etkisiyle sosyal medya ve online alışveriş tercih edenlerin sayısı arttı. Bilimsel araştırmalar, alışveriş yapmanın mutluluk hormonu serotonini arttırdığını gözler önüne seriyor. Bu sebeple online alışveriş bazı kişilerde bağımlılık haline geldi. Peki, bu bağımlılıktan kurtulmak mümkün mü? 

Online alışveriş bağımlılığına ilişkin Gazete Vatan'da bir röportaj yer aldı. Uzman Psikolojik Danışman Mehmet Akif Aydın, online alışveriş bağımlılığını değerlendirdi.

Aydın, "Eğer bir sorun sizin yaşamınızı zorlar hale gelmişse, yakınlarınızla veya toplumla aranızda sorunlar oluşturmaya başlamışsa, iş yaşamınızı olumsuz etkiliyorsa buna bozukluk yahut hastalık tanımlaması yapılabilir. Nitekim teknoloji ve ekran bağımlılığı da diğer bağımlılıklar içinde sayılmaktadır artık" dedi.

Aydın,  danışanların arasında karşılaştığı en uç örnekle ilgili de şunları söyledi; Mesela en sıra dışı antikaları takip edip üst düzeyde para harcamak, her ay kendini eksi bakiyede tutacak şekilde kredi kartı kullanmak, bir veya birkaç ürünün koleksiyoncusu haline gelmek ve ısrarla o koleksiyona dair her parçayı elde etme arzusu uç örnekler arasında sayılabilir. Bunun dışında ise gelirini zorlayacak derecede ihtiyaç fazlası alışveriş yapan onlarca insandan bahsedilebilir.

Satın alma dürtüsüyle hareket edenlere Aydın, tavsiyelerde bulundu.

İşte o öneriler... 

1. Öncelikle satın almak istediğimiz şeyin gerçekten bir ihtiyaç olup olmadığını sorgulamalıyız. 

2. İnsan psikolojisinde “acıdan kaç hazza ulaş” sistemi vardır. Mesela canımızın sıkılması bize acı verir. Onu yatıştırmak için ihtiyaç dışı yemek yemek, alkol ya da sigara kullanmak, ihtiyaç dışı uyumak, ihtiyaç dışı alışveriş yapmak, ihtiyaç dışı seks yapmak vb. olaylarla kendimizi avuturuz. Buna karşı güçlenebilmek adına o acı veren duyguya biraz temas etmek, acı duyguda kalıp bunun anlamını araştırabilmek bizi gereksiz avuntulardan korur.

Örneğin; canım sıkıldığında içimden bir ses işe yaramadığımı ve bir şey üretmediğimi söyler. İlk soracağımız soru şudur; Bu ses kime ait? Geçmişten birinin sesine benziyor mu? Geçmişten annemiz ya da babamız biraz boş durduğumuzda bizi eleştirmiş olabilir.

Yeterince çalışmadığımızı vurgulayıp bu halimizi eleştirmiş olabilirler. Buradaki kötü duyguya temas etmek onu bilinçaltında bilince getirip hatırlamak, o kötü duyguyla yüzleşmeden onu bastırmak için gereksiz alışveriş yapıyor olabiliriz. Bununla yüzleşirsek bazen hiçbir şey yapmadan beklemenin de normal olduğunu kabul edip olgunlaşırız.

3. Daha iyi görünmek için çokça kıyafet almak, insanların beğeni ve kabullerini çok yüceltmek, daha konforlu bir yaşam temin etmek adına her tür alet ve makine almak güven ve sevgi eksikliği ile büyüdüğümüzü gösteriyor olabilir. Koşullu sevgilere maruz kalmışsak belli koşulları sağladığımızda sevilebileceğimizi ve değer göreceğimizi düşünmeye başlarız. Oysa gerçekler öyle değildir. Sevgi eksikliklerimizi gidermek adına nitelikli bir psikolojik destek almak; kendimizi tanımak, kendimize değer vermeyi öğrenmek, hem kendi ihtiyacını hem yakınlarının, hem dünyadaki diğer insanların ihtiyaçlarını görebilmek yetisini kazanmak bize kalan hayatımızda daha ruhsal tatminlik sağlayacaktır.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23