"Cumhuriyet gazetesi bizim yayımladığımız haberi ‘dünyada ilk’ gibi vurgularla manşet yapınca sadece gülümsedik. Daha sonra Dündar bu haber sayesinde Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nden ‘basın özgürlüğü’ ödülünü kabul edince şaşırdık... " diyen Aydınlık gazetesi bakın Casus Can Dündar'ı neyle suçladı...
Deniz Yıldırım imzasıyla Aydınlık'ta Can Dündar'a hitaben yayınlanan açıklama şöyle:
Cumhuriyet gazetesi bizim yayımladığımız haberi ‘dünyada ilk’ gibi vurgularla manşet yapınca sadece gülümsedik. Daha sonra Dündar bu haber sayesinde Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nden ‘basın özgürlüğü’ ödülünü kabul edince şaşırdık... “Büyük” ödül alırken Aydınlık’ın Cumhuriyet gazetesinden 16 ay önce o haberi yayımladığını görmedi, duymadı, bilmiyordu. Aynı haber nedeniyle müebbet hapis cezası ile yargılanmaya başlayınca hatırladı. Soruşturmanın başından beri yaptığı savunmalarda sırtını Aydınlık’a dayadı. Dayasın dedik. Tutuklanmasına başından beri karşı çıktık.
MAHÇUP OLMALISIN ZATEN!
Ancak Dündar,savunmasında “Ocak 2014’te Aydınlık gazetesi, silahların fotoğrafını yayınlamıştı. Haber, her yerde yayınlandıktan sonra Cumhuriyet’te çıkınca müebbetlik suç sayılıyorsa, haberi görmezden gelinen diğer gazeteler adına mahcubiyet, kendi gazetem adına gurur duyarım. Hiçbirinde olmayan bir etkileme kudretine sahipmişiz ki onlar yazınca görmezden gelinen konu, biz yazınca hadise oldu” dedi.
Aydınlık yaptığı haberin arkasında durur. Haberlerimiz nedeniyle yıllarca hapis yattık, yargılandık. Gerçekler adına yine yatarız. Ama kimse Aydınlık’ı FETÖ ile çıkar ilişkileriyle, casuslukla, ülkemize yönelik uluslararası bir operasyonun parçası olmakla suçlamadı, suçlayamaz. Mahçupsan ‘basın özgürlüğü’ ödülünü iade et. Olayda başka bir “suçlu” arıyorsan da onu Aydınlık’ta değil, Fethullahçı Terör Örgütü içinde ara.
